Sayın Adnan Oktar'ın 2 Ağustos 2016 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
ucgen

Sayın Adnan Oktar'ın 2 Ağustos 2016 tarihli sohbetinden önemli başlıklar

40413

A9 TV, 2 Ağustos 2016

 

(Başbakan Binali Yıldırım’ın meclis konuşması var. “1071’de destan yazan ordu, Haçlıları Anadolu’da durduran ordu da İstanbul’u fetih eden ordu da Türk Silahlı Kuvvetleridir. Atatürk’ün açtığı ve askeri makamların üstünde gördüğü meclisi bombalayan hiçbir asker bu ordunun askeri olamaz. Onlarla işbirliği içinde olan kimse bu ordunun askeri değildir. Bu vatanın evladı değildir. Bu en çok Mustafa Kemal’in hatırasını zedelemiştir. Hiçbir darbeci Atatürkçü de değildir. Kemalist de değildir” dedi.)

Doğru, ben böyle nefret azgınlık böyle bir katliam ruhu dünyanın hiçbir yerinde görmedim. Her yerde darbe oluyor ama adamlar halka saygılı oluyorlar. Böyle halkından nefret eden roketlerle bombalarla hepsini mahvetmeyi düşünen çoluk çocuk kadın kim varsa kitle katliamı düşünen, soykırım düşünen böyle bir azgınlık görmedim. Belli ki İngiliz derin devleti Türk milletinin soykırımı konusunda kararlı. Bu bir soykırım denemesiydi. Ama milletin imanlı bağrına çarptı ve yere düştü.

 

İngiliz Derin Devleti 100 Yıl Önce Olduğu Gibi Şimdi de Denizden Saldırmayı Düşünebilir, Gemi Saldırısına Karşı Halk Bilgilendirilmeli ve Önlemler Alınmalı

Tabii bu 200 yıllık bir ihtiras. İngiliz derin devletinin 200 yıllık ihtirası. Türk milletini yeryüzünden silme. Yani bir soykırımla Türkleri yok etme hırsı. Çanakkale’de denediler olmadı. Başka yerde denediler yine olmadı şimdi bir prova yaptılar ama vatan hainlerini burada kullandılar. Bu provada kullandılar. Bunlar daha önce de İstanbul’u biliyorsunuz İngiliz gemileri işgal etmişlerdi denizden. Çanakkale’de de aynı şekilde. Bunlar denizden saldırmayı da düşünebilirler. Gemi saldırısına karşı halk bilinçlendirilmesi lazım. Eğer tanksavar olursa polisin elinde, uçaksavar füze olursa gemiler de giremez. Çünkü gemiler hassas yapıda oluyor. Yani kumanda kabini, birçok noktası çok zayıf oluyor. Ağır silahla karşılık verilirse yani tanksavarla, uçaksavarla karşılık verirse gemilere, geminin yanması an meselesidir. Darmadağın olur. Yani kısa sürede etkisiz hale gelir. Bunu bilen adam gemi ile saldırı yapmayı düşünmez.

İngilizler bu darbe gecesinde biliyorsunuz Ege’de iyice yaklaştılar, duruma göre çıkartma yapacaklardı. Ağır silah dağıtımını polise hemen yapsın devlet, hükümet. Binlerce uçaksavar versin, binlerce tanksavar bunlar çok etkili olur. Çünkü tanksavar gemi için de kullanılır, çok yakın menzilli, özellikle hedefe kilitlenen tanksavarlar gemiye yöneltildiğinde gemiyi deler zırh falan da dinlemez darmadağın eder, o yüzden İngiliz işgaline karşı halkı silahlandıralım.

 

Milis Güçlerinin Oluşturulması ve Özel Harekat Okullarının Açılması Gibi Tedbirlerde Acele Edilmeli. Bir Hafta Sonrasının Ne Getireceği Belli Değil

Miliste de valilere bağlanacağı için ve milis güçler birbirine bağlantılı olamayacağı için hatta kaymakamlara bağlı olacakları için bir kalkışma da milis gücünden beklemenin alemi yok. Milis zaten aklı başında insan ve farklı parti görüşünden insanlardan seçileceğine göre MHP’den, CHP’den, AK Parti’den, Saadet’ten olacağına göre bir fikir birliği de olması mevzubahis değil dolayısıyla tedirgin olunacak bir şey yok.

Özel harekat okulları da her yerde açılsın, maaşlarını da yükseltelim, çok fazla özel harekatçı yetiştirelim. Bizim koçyiğidimiz çoktur, kabadayımız çok. Özel harekatçı olmak için can atan çok fazla insanımız var. Ama ağır silahlarla donatalım. Zamana bırakırsak da olmaz, bir dahaki haftanın ne getireceği belli değil, on gün sonrasının ne getireceği belli değil, acele etmek lazım.

 

Aşırı Şüphecilik de Gereksiz, Tevekkül Gözüyle Bakmak Lazım

Her yerden, her şeyden şüphelenmenin bir alemi yok. Sadece darbe tehlikesi çok önemlidir ondan gerisi önemli değil. Hukukta bir sorun zaten pek çıkmıyor öyle ciddi elle tutulur bir sorun çıkmıyor, poliste hiç çıkmadı, hiç çıkmıyor, askerde de piyade asker bulamadıklarını gördük yani tabanı yok darbecilerin. Çocukları kandırıp getirmişler, onlar da hemen vazgeçti zaten. Darbeci sayısı en fazla bin, iki bin çıkar en fazla Türkiye’de zorlasan iki bin darbeci ancak çıkar, onun dışında çıkaramazlar yani hep kandırılmış, aldatılmış niye geldiğini bilmeyen insanlar oluyor. Mesela bak hiçbir yerde piyade asker bulamamışlar hep şaşırıyor askerler dikkat ederseniz. Halbuki darbeci bilinçli olur ne yaptığını da bilir, burada böyle bir olay yok. Mesela 12 Eylül’de askerin tamamı ne yaptığını biliyordu ama şuan öyle bir şey yok o yüzden abartılı vesveseye de gerek yok.

 

Darbe Girişiminin Amacının Bir Türk Soykırımı Olduğu Anlaşılıyor

Sahil güvenlik teknelerine şuursuzca hedef gözetmeden sahilleri bombalamalarını söylemişler teknelere. Belli ki savaş gemilerini kontrol edebilseler onlara da bu emri verecekler. Hedef gözetmeksizin ama nereye rastgelirse oraya ateş edecekler. Bütün milletten nefret ettikleri anlaşılıyor çünkü ateş ettikleri yerde Fethullah Gülen’in adamları da olabilir, solcu da olabilir, sağcı da olabilir, AK Parti karşıtı da olabilir, taraftarı da olabilir fark etmiyor dikkat ederseniz yani bir soykırım amacı var. Büyük bir Türk soykırımı, Türk milletini ortadan kaldırma projesi olarak uygulanmak isteniyor çok dikkat edelim. Tedbirde de süratli olalım.

 

Darbe Girişimini Dine ve Cemaatlere Saldırı Sebebi Olarak Kullanmak İsteyenlere Karşı Dikkatli Olunmalı

Bu darbe girişiminde bu konuyu dine saldırı aracı olarak kullanmak isteyenler var. O zaman darbecileri çok müthiş bir pozisyona getirir bu politika. Dine saldırı, cemaatlere saldırı, cemaatleri ortadan kaldıralım kafası, o zaman hükümetin dayanacağı hemen hemen hiçbir şey kalmamış olacak. Ki, Tayyip Hoca’yı yalnızlaştırma ve çaresiz konuma düşürme politikasının devam ettiğini görüyoruz. Böyle bir oyuna hiç kimse gelmesin, hiçbir şekilde kabul edilmesin. Dine ve dine ait meselelere yönelik bir saldırı başladı bazı kişilerde. Doğrudan din ve cemaatler, Mehdiyet, İsa Mesih’in inişi -ki İslam’ın ana meseleleri bunlar- bunları çürütme, reddetme yönünde bir politika başladı. Bu çok riskli. Buna karşı herkes uyanık olması lazım. 

 

Tevbe Suresi'nden Ayet Açıklaması

Tevbe Suresi 107, şeytandan Allah’a sığınırım. “Zarar vermek” Müslümanlara zarar vermek, “inkarı pekiştirmek” yani Rumilik, Darwinizm, homoseksüellik. “Müminlerin arasını ayırmak” Müslümanları parçalamak, vatanı parçalamak “ve daha önce Allah’a ve elçisine karşı savaşanı gözlemek için” kim bu? İngiliz derin devleti. Bak Allah’a ve elçisine karşı savaşan. Kimdir? İngiliz derin devleti. “Gözlemek için” yani onları davet etmek için “mescit edinenler” Müslümanca görünüp bir organizasyon yapanlar “ve biz iyilikten başka bir şey istemedik” yani vatanın selameti için, hayır için bunu yapıyoruz “diye yemin edenler var ya Allah onların şüphesiz yalancı olduklarına şahitlik etmektedir” (Tevbe Suresi 107) diyor Allah.

 

30 Ağustos Çok Coşkulu Bir Şekilde Kutlansın Ancak Silah Gösterisine Gerek Yok

Askeri aracın ne işi var canım? O Stalin Rusya’sında yapılıyordu o, Hitlerin gösterilerinde yapılıyordu. Avrupa’da hiçbir yerde yok, Amerika’da da yok. Bu İkinci Dünya Harbi döneminden kalmadır. Tanklar, toplar, uçaklar geçiyor falan. Şehrin içerisinde tankların, topların, füzelerin geçmesinin bir alemi yok, tehlikeli de yani bir terör saldırısı olsa o roketleri infilak etse bayağı tehlikeli olur. Stalin Rusya’sı ve Çin’e bakın, bayramlarında silah gösterisi, askeri araçlar ön plandadır. Bunun bir anlamı yok. Biz silahlarımız hakkında bilgi edinmek istiyorsak basından, gazetelerden öğreniriz ama şehrin içerisinde obüs topları, tanklar, roketler böyle ağır silahlar hepsi bir arada bulunması ve bunlarla geçit yapılması riskli olur. Hayır, 30 Ağustos’un iptaline gerek yok. Çok coşkun güzel kutlansın. Silah gösterisine gerek yok. Silah gösterisini biz PKK’ya yapalım. Bizim milletimizin silah gösterisine ihtiyacı yok. Yasaklama yapılmamış 30 Ağustos’la ilgili, “askeri geçit olmayacak” demiş sadece o normal. Hiçbir zaman için askeri geçit bayramlarda olmaz.

 

Hükümet En Çok Türkiye'nin Modernleşmesi, Kaliteli Olması, Sanat, Estetik ve Halkın Mutlu Olması İçin Gayret Etmesi Lazım

Gelenekçi Ortodoks görünümlü bir Türkiye bütün Avrupa'nın, bütün Amerika'nın hatta Rusya'nın, Çin'in hedefi haline gelir. Bütün dünya karşısına dikilir. Modern Türkiye'yi mutlaka inşa etmemiz gerekiyor. Sanatı, estetiği, kaliteyi ön plana çıkartmamız gerekiyor. Kalitenin bütün Türkiye'de hakim olması şart.

Modern hanımlar, modern genç kızlar her yerde olsun. Sanata çok önem versin. Bu tip toplantılarda gitarla, başka müzik aletleriyle de müzik gösterileri yapılabilir. Büyük toplantılarda müziğe, sanata, estetiğe önem verdiğini hükümet göstersin. Kaliteye önem verdiğini hükümet göstersin. Gelenekçi Ortodoks kardeşlerimize biz zaten saygıda kusur etmeyiz, edilmez. Hükümet öyle bir şey yapmaz zaten. Ama sırf onları koruyup kollayan bir görüntü iyi olmaz. O zaman insanlarda, modern insanlarda "Bir gün biz de böyle modern bir hayata kavuşuruz." özlemi olacaktır. Bu da darbecilerin işine yarar. Böyle bir şeye girmeyelim. Modern insanlar da rahat yaşasın, Ortodoks gelenekçi insanlar da rahat yaşasın, herkes rahat yaşasın. Hükümet herkese seslensin.

 

Hükümette Diğer Partilere de Yer Verilmesi Ak Parti'nin Modernlik Anlayışını Tüm Dünyaya Gösteren Güzel Bir Tavır Olur

Hükümette eğer mümkünse CHP'ye de MHP'ye de yer versin hükümet. Bu süper olur. Hatta AK Parti'nin bir güzellik cemilesi olarak Saadet Partisi'ne, Büyük Birlik Partisi'ne de yer versin. Onlara da bakanlık versin bence. AK Parti'nin modernlik anlayışını herkes görmüş olur, bütün dünya görmüş olur. Esaslı bir değişim, esaslı bir liberal düşünce, kucaklayıcı bir ruh bayağı güzel olur.

 

Hükümet Modern İnsanları Doğrudan Desteklesin, Modernlik Anlayışı İçerisinde Gelenekçi Ortodoks Kardeşlerimize Şefkat Gösterelim

Türkiye modern bir ülke. Gençlerin hepsi modernler. Hükümet doğrudan modern insanları kucaklayan bir ruh içinde olsun. Modernlik içerisinde gelenekçi Ortodoks vatandaşlarımıza müthiş bir kolaylık ve şefkat gösterelim. Ama devletin asıl politikası modern insanlar olsun. Onları doğrudan destekleyen, orada güzellik arayan bir ruh hali uygun olur. Modern insanları doğrudan hedeflemesi gerekiyor hükümetin. Gelenekçi Ortodoks kardeşlerimize de zaten olağaüstü sevgi, ilgi alaka gösteriliyor; daha da iyi koruyup kollasın hükümet. Ama modern vatandaşları korumak, onları desteklemek, kaliteyi sanatı ön plana çıkartmak, Türkiye'yi en modern ülke haline getirmek hükümetin ana görevi olması lazım.

 

Sadece Gelenekçi Ortodoks İslam’ı Yaşamaya Kalkarsan Türkiye Geriler

Sanat kalmaz, estetik kalmaz, kültür kalite kalmaz, dünya cehennem gibi olur. O zaman buna dünya müsaade etmez. Yani Allah müsaade etmez, dünyayı musallat eder üstüne. Hiçbir dönemde kalitenin, sanatın ortadan kalkmasıyla bir devletin devam ettiği görülmemiş. Her devlet, her hükümet yıkılıyor böyle bir sistemde.

 

Kalite Olmadığında, Sanat Olmadığında Her Ülkede Darbe Olmuş. Kalitenin, Sanatın Olduğu Hiçbir Ülkede Darbe Olmamış

İnsanlarda cennet arzusu var. Bunu bulamadıklarında dünya onlara cehennem gibi geliyor ve toplum sıkılmaya başlıyor ve darbenin zemini başlıyor. Ayaklanmaların ve darbelerin hep kökeninde toplumun çok bunalması yatıyor. Ama sanatın, estetiğin, kalitenin yüksek olduğu hiçbir toplumda darbe ve ayaklanma olmamış ve olmuyor. Hristiyanlar da halkı çok ezdiler, Fransa'da falan da halkı çok ezdiler; kalite yoktu, sanat yoktu, estetik yoktu; her yerde ayaklanma oldu. Ama kaliteli ülkelerde, sanatın estetiğin olduğu ülkelerde, güzelliğin hakim olduğu ülkelerde ne ordunun ne halkın ne polisin aklının ucundan bile geçmiyor ne ayaklanma ne darbe. Tahayyül dahi edemiyorlar. Çünkü toplumun her kesimi memnun olmuş oluyor. Mesela Suriye'de gelenekçi Ortodoks bir sistemi hakim ettiler, halk mutlu olmadı; ayaklanma oldu. Irak'ta gelenekçi Ortodoks bir sistem vardı, sanat kalite olmadı; ayaklanma oldu. Mısır'da sanat, kalite ve estetik sıfır noktaya geldi adeta; ayaklanma oldu ve darbe oldu. Bütün dünyada bu bu şekilde oluyor.

 

Darwin, "Türkler gibi aşağı ırkların elimine edileceğini düşünüyorum” Diyor

İngiliz derin devleti ilk bu fikri, felsefi bilimsel görünüm adı altında Darwinizm’le açıkladı. Türk milletinin elimine edileceğini ve gelecek asırlarda bunun oluşacağını söylüyor. Yüz yıl sonra bunun oluşacağını söylüyor yani şu an. Darwin'in sözü bu. İngiliz derin devleti mensupları, hepsi Türk milletinin soykırımla yok edilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Ve "Mutlaka bu yapılacak." diyorlar. Onun için ağır silah dağıtsın hükümet özel harekatçılara, polise. Denizden, karadan saldırı için her türlü önlemi alalım. Binlerce uçaksavar, binlerce tanksavar dağıtılsın polise.

 

Münafıklar Deli ve Dengesiz Oluyorlar

Bütün münafıklara ben şaşıyorum, çok gıcık, kıl mahluklar yani böyle ve akıl almaz aptal oluyorlar. Mesela münafıkların yalancılıkları hayret edecek şekilde yalan söylüyor. Mesela koskoca kız “kaplumbağanın üstüne bindim bahçede geziyordum” bilmem ne falan ne yalan söylüyorsun sersem, on dakikada bir yalan. Durduk yere mesela otururken durduk yere “ya aslında Ay’a taksiyle gidende oldu ama gizliyorlar bunu” diyor. Manyak yani delilik. Yalanını unutup bir daha başka türlü bu sefer yalan söylüyor aynı konuda. İnsan yüzüne de vuramıyor. Münafığın deliliği öyle şiddetli ki, çirkef de oluyor, lafı değiştirme eğiliminde de oluyor. “Yok ben öyle demedim, böyle dedim, şöyle dedim” yani bir deli küstahlığı, deli manyaklığı oluyor ve hepsi de ruh hastası. Dikkat ediyorum münafıklar hepsi ruh hastası, sinir hastası adamlar. Ruh hastası, sinir olma hastası suç değil de ahlaksızlıklarıyla orantılı olması çok acayip. Münafıklar genellikle çok çirkef ve yaygaracıdırlar benim gördüğüm, böyle bağırıp çağırıp, ağlayan, işte yerlere yatan, kepazelik çıkaran, iftira atan, yağmur gibi yalan söyleyen tam cemiyet mikrobu, mikrop bile onlardan üstün olur. Çünkü mikrop öyle çirkeflik yapmaz. Bir de çok çok akılsız oluyorlar. Pratik zekaları da bir garip oluyor ama çok şiddetli akılsız oluyorlar. Çirkefliklerini anlamazlıktan geldiği için Müslümanlar onlarda aptal kafalarıyla yaptıkları oyunun fark edilmediğini zannedip daha da yayılıyorlar. Halbuki münafık en başından anlaşılıyor sonuna kadar da anlaşılır.

 

Amerika, İngiliz Derin Devletinin Eline Geçti Mahvedecekler O Ülkeyi, Amerikalılara Yardım Etmek Lazım

Türkiye Amerikalıları kurtarma konusunda öncü olabilir. İslam alemi, Amerikalı insanları, İngiliz derin devletinin belasından kurtarabilir. Deccalı tepelemek için İslam alemi olarak birleşmemiz gerekiyor. Rusya’yla da ittifak etmemiz gerekiyor. İlk kurtaracağımız yer de Amerika olması lazım. En son İngiliz halkını bu beladan kurtaracağız çünkü orada müthiş yapılanmış durumdalar.

 

İnsanlar Deccalın Çıkacağını ve Bütün İnsanlardan Nefret Edeceğini Pek Tahmin Etmiyorlar Çünkü Böyle Anormal Bir Mahluk Olmaz Diye Düşünüyorlar

Ama bak İngiliz derin devleti deccaliyet olarak ortaya çıktı. Nemrut’tan ve Firavun’dan çok daha azgın bir yapılanma ve çok çok daha güçlü. Nemrut’un toplam iki yüz, üç yüz bin kişilik bir gücü vardı ama İngiliz derin devleti koskoca dünyaya hakim oldu. İslam alemi birleşerek deccaliyeti ortadan kaldırabilecek güce sahip. Önümüzdeki günlerde bu olacak ve deccaliyet ilimle irfanla tepelenecek. Mehdiyet ön plana çıkacak. İsa Mesih’le Mehdi (a.s)’ın birleşmesiyle muazzam bir medeniyet çağı yaşanacak.

 

Türkiye Suriye’nin Bütünlüğü Konusunda Kesin Açıklama Yapsın. Rusya’yla Bu Konuda İttifak Etsin

Rusya’yla ortak savunma ittifakı anlaşması yapılabilir. Rusya’ya yapılan saldırı Türkiye, Türkiye’ye yapılan saldırı aynı şekilde karşılıklı birbirine yapılmış sayılacak diye bir anlaşma yapılabilir. Rusya’yla ekonomik yönden müthiş bir bağlantı oluşturulabilir hatta gerekirse vize kolaylığı had safhaya getirilebilir. Gürcistan gibi hale bile getirebiliriz, sınırları kaldırabiliriz müthiş bir işbirliğine gidebiliriz. Putin’le de Tayyip Hocam tam anlamıyla dost olsun. Her konuda ittifakta fayda var. Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanmasında acil önlemler alınması gerektiği belli,

 

Türkiye’nin İlk Yapacağı Şeylerden Birisi Suriye’ye Vizeyi Kaldırmak Olmalı

Çünkü Suriye’den gelecek kişiler eğer şüpheliyse zaten hiç sokmayız. Ama Suriyeli politikacılar, bilim adamları, sanatçılar Türkiye’ye gelmek istiyor ve gelemiyorlar. Burada vize kolaylığı sağlayalım. Hemen vize verip Türkiye’ye girmelerini sağlayalım. Eski güzel günlere dönelim. Almanya’nın rahatsız olması da komik. Zaten hiç önemli değil, çünkü iki ülkenin birbirini sevmesi koruyup, kollaması Almanya’yı mutlu etmesi lazım. Almanya’yı rahatsız ediyorsa bu yanlış bir şey. O yanlış düşünceden Almanya’nın kurtulması için, Türkiye, nerelerde takılıyorlar, nerelerde kafalarında vesvese meydana geliyor onları öğrenip hepsini açıklığa kavuşturabilir. Bunlara güzel açıklamalar yapılabilir. Böylece de Almanya kamuoyu önünde de yanlış olduğunu anlar, bir iç muhasebe yapıp kendini düzeltebilir. Çünkü hiçbir neden yok.

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo