A9 TV, 16 Eylül 2016
(Tendürek Dağı bölgesinde bulunan koruculara ait nöbet kulübesine teröristlerce düzenlenen saldırıda yedi korucu ve iki asker şehit oldu. Dört asker ve iki vatandaş yaralandı.)
Bu nasıl bir kulübe ki böyle yani kurşunlar rahatça geçiyor. Ben elli kere söyledim kalekol tarzında güçlü karakollar yapılsın dedim. Bir ara yapıyorlardı sonra durdular gördüğüm kadarıyla. Kulübe ne demek? Kulübe ben buradayım diyorsun, bekliyorum diyorsun. O anlama gelir. Dört bir yandan savunmasız oluyorlar, kulübe. Bombaya da makineli tüfek mermisine de dayanıklı, kalın beton duvar olması lazım. Betonarme, taş ve beton karışık kullanılarak. Camlar da en az on, on beş santim kalınlığında kurşungeçirmez cam olması lazım. Buna fırsat verilmesi çok yanlış. Hadi diyelim adamlar oraya geldi. Adamın oraya gelmesini imkansız hale getirmek mümkün. Bekçi kulübesi varsa o adamların geçit yerleri belli, nereye gelecekleri belli, saldırı yapacakları noktalar belli başka yerler olmaz. Müsait yerler biliniyor. O müsait yerlerin altına elli kilo, yüz kilo dinamit, C4 yerleştirilir uzaktan kumandalı. Adamlar gelemez. Çünkü söylersin burada her noktada bomba var, dikkatli olun gelmeyin dersin. Bir de gösterirsin nasıl olduğunu, yayınlarsın olur biter. Bir tatbikat yapar gösterirsin.
Korucularımız Bizim Canımız Askerimiz Bizim Aslanımız. Hayatları Bizim İçin Değerli. Şehadetleri Onlar İçin Nimet. Ama Her Tedbir Alınmalı
Korucular bizim canlarımız, onlar bizim aslanlarımız, askerler bizim aslanımız. Hayatları bizim için çok değerli. Şahadetleri nimet onlar için ama bile bile olmaz. Tedbir alınabilecekken tedbir almamak olmaz. Bir de madem öyle bir kulübe var oraya makineli tüfek yuvası yapılması lazım yine. El bombası atan makineli tüfekler var. Seri olarak el bombası atıyor. Gayet caydırıcı olur. Zırh delici mermi atan otomatik silahlar var. PKK hadi diyelim siper aldı falan, siperini falan da darmadağın edersin. Zaten o el bombası atan otomatik silahlar öyle bir şeye geçit vermez. Adamın siperde olması bir şeyi değiştirmez o zaman. Dolayısıyla hükümetten acil bu konuda önlem almasını istirham ediyoruz. Şehitlerimize Allah gani gani rahmet etsin, aslanlara. Allah şehadetlerini makbul etsin, kabul etsin. Mübarek insanlar, mübarek bir hayat yaşadılar mübarekçe Cenab-ı Allah’ın huzuruna gittiler. Ne mutlu onlara. Bütün sevenlerine, ailesine Cenab-ı Allah’tan sabr-ı cemil, bereketli, hidayetli uzun ömür diliyorum Allah’tan. Gönülleri rahat olsun hepimiz gideceğiz ama onlar anlı şanlı gittiler. Bizi imrendirerek gittiler. Allah bizlere de nasip etsin o güzel makamı şerefi.
Abdülhamit Döneminde Yapılan Yanlışları Anlamazdan Gelmek Ya Da Gizlemek Doğru Değil. Darwinizm'in O Dönemde Eğitim Sistemine Girdiği Doğru
Apar topar II. Abdülhamit’i kurtarmaya çalışıyorlar. Neyini kurtarıyorsun? Ne ise o. İyi insana iyi deriz, adam Darwinist. Alenen Darwinist. Darwinist, materyalist felsefeyi Osmanlı’da hakim etmiş. Bak, olay en sonunda PKK’ya kadar dayandı. Başlattığı eğitim sistemi Mili Eğitim’e koydu. Hiçbir siyasetçi aksini söyleyemiyor. Hükümet de, biz Darwinizm’e karşıyız diyemiyor. Abdülhamit zamanında onu yerleştirmiş. Resmi devlet felsefesi gibi devam ediyor.
Adbülhamit Döneminde Filistin'de 36 Musevi Yerleşim Bölgesi Oluşturmuş Osmanlı Genelindeki Musevi Nüfusu İse 150 Binden 253 Bine Yükselmiştir
Adam otuz altı ayrı noktada, otuz altı bölgede Filistin’de otuz altı büyük yerleşim merkezi kurdurmuş Musevilere. Hayır, iyi yapmış, güzel yapmış bir şey demiyorum Allah razı olsun ama doğru konuşun. Toprakların satışı için kanun çıkartmış. Osmanlı’da kanun müsait değil toprak satışına, kanun çıkartıyor. Ondan sonra satılmaya başlıyor o topraklar Filistin toprakları. Theodor Herzl’i kovdu diyor. Adamın danışmanı, nereye kovuyor? Altı yıl birlikteler. Adam fedailik teklif ediyor, falancayı vurayım feşmekancayı öldüreyim emredersen diyor. Öldürteyim diyor adamlarım var diyor. En saygı duyduğu beğendiği kişilerden Theodor Herzl. Sürekli ona danışıyor adam raporlar hazırlıyor saraya getiriyor, zaten sarayda adam sürekli. İstişare ediyor onunla, danışman adam. Kovma yok bilakis İngilizlere getirin altını diyor. Adamlar keseyle altını getiriyor. Kıbrıs’ı verdim gitti hadi götürün diyor. Adamı Kıbrıs ilgilendirmiyor. Her yeri veriyor, en güzel yerleri her yeri veriyor. Hanlar hanı cennet mekan diyor. Altın karşılığı Kıbrıs’ı satıyor inanılır gibi değil koskoca Kıbrıs. Erbakan Hocamız’dan Allah razı olsun vesile oldu da bir parça kendi payımızı kurtarabildik ucu ucuna, onu da kabul etmiyorlar zaten şu an.
Hz Musa Asasını Attığında Kupkuru Tahta Canlı Yılana Dönüşüyor. Bu, Allah'ın “Ol” Emriyle Tüm Canlılığın Yaratıldığının Delillerinden Biridir
Abdülhamit döneminde bu kirli maya atılmış, bu kirli maya halen devam ediyor Darwinizm. Kirli felsefe neden? Çünkü Allah’ı reddeden bir felsefe. Peygamberleri, Allah’ı, Kitap’ı, Kuran’ı her şeyi reddediyor. Bir de Müslümanlıkta da var Darwinizm diyorlar. Bayağı adam bulmuşlar bununla ilgili hepsi birbirine benziyor bunların zaten tipinden de suratından da anlaşılıyor bunlar. Üsluplarından da anlaşılıyor. Ve İngilizlerin desteklemesinden anlaşılıyor, bunları akıl almaz destekliyorlar. Komünistler falan da herkes destekliyor. Sen nasıl bilmezsin? Hz. Musa (as) asasını anlatıyor, ahşaptan, tahtadan bir asa diyor. Davarlarıma ot topluyorum diyor. Bildiğin takır takır kuru tahta. Atıyor kaç saniye sürüyor? Bir saniye. Bir saniye sonra neye dönüşüyor? Yılana. Hani evrim vardı? Yılanın her şeyi var, yani bütün organları gözü, burnu, solunum sistemi, sindirim sistemi çok gelişmiş bir yılan. Kasları var, kemikleri var. Hani evrim vardı? Bir saniyenin içinde oluyor. Hz. İsa (as) balçık alıyor, bunlar da balçığa kafayı takmışlar hepsi balçığı aşağılıyor kendilerince halbuki şeytan aşağılıyor balçığı. Ama bunlar da aşağılıyorlar. Balçık toprak tertemizdir. Mesela diyor ki adam çamur adamın üstüne sıçradığında adam temizlemeye çalışıyor diyor. Ateş “beni ateşten yarattın” diyor şeytan, ateş insana sıçradığında ne yapıyorsun? Yutuyor musun ateşi? Okşuyor musun? Bağırarak kaçıyorsun değil mi? Hemen üstünden atmaya çalışıyorsun, söndürmeye çalışıyorsun. O zaman toprağın mübarek bir nimet olduğu belli. Bütün nimetleri Allah topraktan yaratıyor. Ateş de temizdir aslında, ateş de bir nimettir. Ama hayır yolda kullanırsan. Toprak tertemizdir çocuklara Anadolu’da değil mi? Pudra gibi kullanırlar toprağı. Toprağa uzanır yatar insanlar dinlenir. Toprakla teyemmüm ediliyor, abdest alınıyor. Bu kadar temizdir. Ağaçlar, bitkiler, meyveler her şey toprakta yetişir. “Kokuşmuş çamur” diyor kokuşmuş çamur demiyor ki Allah “süzme bir çamurdan yarattık” diyor temiz süzme bir çamur.
Gülen Örgütünün Biz Ezildik Tüm Cemaatler Tarikatlar Ezilsin Hem De Böylece Hükümet Yalnızlaştırılsın Siyaseti Olabilir, Dikkatli Olunmalı
Şimdi tabii paralel yapının uyanıklığı da olabilir bu madem biz ezildik diğer tarikat cemaatleri de ezdirelim herkes ezilmede eşit olsun. Ondan sonra hem bu hükümetin gitmesini sağlar. Çünkü hükümetin temel dayanağı tarikatlar cemaatler olduğu için hem de bu saldırı sadece bize yönelikmiş gibi görünmez dolayısıyla biz daha masum bir görünümde oluruz. Bütün Müslümanları tehlike olarak gören bir hükümet var imajını verelim. Böylece hükümeti yahut işte Tayyip Hoca’yı deccallikle süfyanlıkla suçlayabilecekler kendi kafalarınca. Bir Müslüman kıyımı meydana getirecekler. Hükümetle Müslümanları çatıştırmak ve topluca hareket edip hükümeti düşürmek. Bunun altında böyle bir kafa yatıyor benim gördüğüm. Tayyip Hoca’ya bir oyun oynanıyor. O da pek ses çıkaramıyor, etrafını sarmışlar benim gördüğüm. En iyi akıllı hareket Tayyip Hoca’nın şahsını çok iyi korumaya almak. Bu oyunu hemen sonlandırmak, bu oyuna müsaade etmemek. Çünkü tarikatlar cemaatler çok eski yapılar ve hiçbir zaman için devlete sorun çıkarmamış bu insanlar. Kendi halindeler. Zaten yapıları itibariyle de o tip bir atak yapacak bir kişiliğe sahip değiller. İngiliz derin devletiyle bağlantıda olmadıktan sonra hiçbir şey olmaz. Ama İngiliz derin devletiyle bağlantı olursa ki mesela PKK’nın var İngiliz derin devletiyle bağlantısı. Bak onu hükümet devlet yenemiyor yani İngiliz derin devletiyle bağlantısı olduğu için PKK’yı devlet yenemiyor. Yenemez de. İttihad-ı İslam olmadıktan sonra yenemez Allahualem. Çünkü sen PKK’yla çatışmıyorsun yüz milyonlarca taraftarı olan İngiliz derin devletiyle çatışıyorsun. Yüz milyon hesabıyla destekçisi var. Dolayısıyla İngiliz derin devletini direkt hedef alması lazım hükümetin. Ama şu an bir oyun oynanıyor buna karşı da hükümet pasif duruyor. Tarikatları cemaatleri büyük tehlike olarak gösterip PKK’yı gözden silmek istiyorlar.
Osmanlı'nın Maneviyatı Abdülhamit Döneminde Tüm İmparatorluk Topraklarında On Binlerce Dağıtılan Darwinist Kitaplarla Çökmüştür
Abdülhamit, kardeşim, adam koyu Darwinist, yüz binlerce Darwinist kitabı Osmanlı’ya dağıtıyor, Osmanlı’nın maneviyatını çökertiyor. Umurca da ilk rakı fabrikasını açıyor Abdülhamit. Vatandaşın rakı ihtiyacını gidermek için. Umurca’da devlet eliyle rakı fabrikası açıyor. Bomonti’de ilk bira fabrikasını açıyor. Rakı ihtiyacı olanlar oradan rakı alıyorlar, biraya ihtiyacı olanlar da bira alıyorlar. Abdülhamit’e de teşekkür ediyorlar bu büyük hizmetinden dolayı. Osmanlı’nın bütün topraklarını veriyor savaşsız. Yüzbinlerce Darwinist kitap dağıtıp milletin imanını çökertiyor. Din iman kalmadı Osmanlı’da büyük bölümünün dinini imanının büyük ölçüde çökertti. Atan maymundan geliyor deyince ne kalır adamda? Ve halife eliyle yapılıyor bu Abdülhamit’in eliyle yapılıyor yani. İnanılır gibi değil. Osmanlı sultanı yapıyor bunu. Halktaki tahribatı bir düşün en baştaki adam bu kafada. Abdülhamit yerli malı yurdun malı diyor rakıyı dışardan almayın bizden alın diyor. Birayı da yabancı biraya gerek yok ben devlet eliyle yaptırayım için diyor. Adamlar akşamcılar falan hepsi teşekkür ettiler o dönem. Devlet eliyle rakı. Halen de devam ediyor. Halen şu an devam ediyor devlet eliyle rakı bira, şarap.
Allah Cennet Köşklerini Melekleri Cinleri Evrimle Yaratmamıştır. İnsan Da Evrimle Yaratılmamıştır. Kuran'da Evrimle Yaratılış Yoktur
Kardavi diyor ki “Kuran da evrimi destekler. Deliller olduğuna ben şahidim” diyor. O da koyu Darwinisttir Yusuf El-Kardavi. Ünlü alim hoca olarak tanıtılmıştır İslam alemine. “Kuran’da” diyor “evrim açıkça var” diyor. “Evrimle yaratılmıştır. Darwin’in dediği gibidir” diyor. Yani bir çamurlu su varmış, tesadüfler sonucu Allah orada aminoasit meydana getirmiş. Tesadüfler sonucu o aminoasitler proteine dönüşmüş. Tesadüfler sonucu ilk bir hücre olmuş. Sonra yine güneş ışınları falan çarpmış. Mutasyona uğramış bu hücre, bölünmüş. Çoğalmış. Sonra solucan gibi bir şey olmuş tesadüfler sonucu. Mutasyonlar, güneş ışığı falan derken. Ama tamamen tesadüf. Ama o arada bu tesadüfleri de Allah yarattı diyorlar. Öbürü de diyor ki ateistler “Kardeşim tesadüf adı üstünde kainat tesadüfen yaratıldı” diyor. Kuran’ı esas aldığını iddia eden Darwinist bu tarz hocalar da “Allah milyarlarca tesadüfle kainatı yarattı” diyor. “İnsanları yarattı, canlıları yarattı. Mesela bir insanın yaratılmasında trilyonlarca tesadüf vardır” diyor. “Ama bu tesadüfleri Allah yaratır” diyor. “Güneş ışını gelir” diyor mesela “hücreye dokunur sonra yüzlerce anormal insan varlık oluşur” diyor. “Yüzlerce anormal hücre. O hücrelerden bir tanesi hayatını devam ettirecek gibi olur bir iki tanesi. Sonra o hücreler çoğalır yine garip bir mahluka dönüşür tesadüfler sonucu. Onlar da yine mutasyona uğrar” diyor. “Binlercesi yüz binlercesi anormal yapı olur. Anormal yapı olur. Ama onların içinden yine iki üç tanesini Allah devam ettirir. Böyle böyle böyle böyle en sonunda biz olduk” diyor. Darwinistler de diyor ki “Kardeşim bizim kafamızla alay mı ediyorsunuz? Tesadüf varsa Allah yoktur” diyor haşa. Değil mi? “Sen trilyonlarca tesadüften bahsediyorsun” diyor adam. “Zincirleme tesadüfler sonucu oldu” diyorsun. Tabii onu diyenler Allahualem inanmıyorlar zaten.
Aynı şeyi söylüyorlar. Biri diyor ki “Tesadüf değil. Bütün bu tesadüfler trilyonlarca tesadüfü meydana getiren Allah’tır” diyor. Ama özelde konuştun mu “Tabii ki” diyor. “Öyle olmuş” diyor. “Tesadüfen olmuş” diyor. “Din gerekiyor” diyor işte “iyi oluyor” diyor. Özel konuşunca bunu diyorlar. İngiliz derin devletinin kafası da bu. Halbuki Allah melekleri yaratmış. Evrimsiz yaratmış. Katrilyonlarca melek. Katrilyonlarca cin yaratmış. Evrim yok. Doğrudan yaratmış. Melekler dışında huriler, gılmanlar, vildanlar yaratmış. Bir anda yaratmış. Şu an varlar hepsi. Cebrail (as)’i gönderiyor Allah bir anda oluşuyor geliyor. Hz. Dıhye şeklinde geliyor evrimle mi oluşuyor? Sonra birden yok oluyor gidiyor. Hz. Musa (as)’nın asası odun tahta atıyor. Bir saniyede yılana dönüşüyor bildiğin yılan. Eti var, kemiği var, hepsi var yılan. Hz. İsa (as) çamurdan kuş biçiminde bir şey yapıyor üfürüyor. Otların arasına koyuyor ayrılıyor, pır uçup gidiyor. O kuşun nesli şu an devam ediyor, Hz. İsa (as)’nın üfürdüğü.