Mustafa Özcan: Seyyidliğin İspatı Mehdiliğin İspatı Değildir
ucgen

Mustafa Özcan: Seyyidliğin İspatı Mehdiliğin İspatı Değildir

38758
Ne demiştiNe oldu

27 Aralık 2012, A9 TV

Risale Haber. Risale Haber’de Bediüzzaman’ın Kürt olduğuna mı inanıyor onlar? Bediüzzaman o kadar çok diyor ki: “Ben seyyid değilim” diye. Yani ısrarla: “Sen seyyidsin” demek… İşte kabilesinin adı uymuyor, adını uydurmaya çalışmak. Bağlantı kurmak zor oluyor. Suni bir bağlantı kurulması gerekiyor. O suni bağlantılar bence çok gereksiz. Mesela bir şehir ismi düşünelim. Yarısı var yarısı yok. Böyle olmaz. Bediüzzaman, 1919 yılından itibaren söylüyor: “Ben seyyid değilim” diyor. Kürt üstadımız ve iftihar ediyoruz biz Kürtlüğüyle. Selahaddin Eyyubi Kürt’tür. Mevlana Halid Kürt’tür. Büyük alimlerin, çok büyük bölümü, yani yarıdan çoğu Kürt’türler. Bütün medreseler, ünlü medreselerin ünlü alimler, hep Kürtlerden çıkar, Kürt kardeşlerimizden çıkar. Çok dindar bir kavimdir Kürt kardeşlerimiz. İftihar ediyoruz. Sanki Mehdiliği için Bediüzzaman’ın tek bir şartı kalmış, hani seyyid olunca iş bitecek. Yani Mehdiliğine karar vermek için kurul toplanmış, bütün şartlar oluşmuş, bir tek o kalmış. Seyyidliği de tamamlanınca tamam, alkışlarla Mehdi ilan edilecek gibi bir üslup kullanıyorlar. Halbuki Hz. Mehdi (a.s) mutlak müceddid ve müçtehid olacak. “Bütün mezhepleri kaldıracak” diyor Bediüzzaman. Bediüzzaman Şafi mezhebine mensup mukallitti. Mezhep mukallitiydi. İmam-ı Şafi’yi imamı olarak, hocası olarak alıyordu. Kendini müceddid, mutlak müçtehid olarak ortaya koymadı Bediüzzaman. “En büyük hakim” diyor. “Ve bütün dünyaya adalet dağıtacak Hz. Mehdi (a.s)” diyor. Bediüzzaman bütün dünyaya adalet dağıtmadı. Hakim olarak bir görev almadı. “En büyük kumandan olarak görev alacak” diyor. Bediüzzaman öyle bir kumandanlık görevi almadı. “Milyonlar efradı bulunan orduları olacak” diyor Bediüzzaman, Hz. Mehdi (a.s) zamanında. Bediüzzaman’ın öyle milyonlarca efradı bulunan orduları olmadı. “Milyonlar fedakar seyyidler iltihak edecek” diyor. Öyle bir iltihak da olmadı. Bunların hepsi Hz. Mehdi (a.s) zamanında olacak olaylar. “Darwinizmi – materyalizmi bitirecek Hz. Mehdi (a.s)” diyor. Bediüzzaman Darwinizmi – materyalizmi bitirmedi. Darwinizmin bitirilmesi görevini Hz. Mehdi (a.s)’a devretmiştir. Açık açık anlatıyor Risale-i Nur’da. “Hz. Mehdi (a.s)’ın birinci görevi Darwinizmi – materyalizmi bitirmektir” diyor. Anlamazlıktan gelecek gibi değil. 2010 yılında talebelerinin görevde olacağını söylüyor, Hz. Mehdi (a.s) talebelerinin. Atağa geçtiklerini söylüyor 2010 yılında. Hz. Mehdi (a.s) ve talebelerinin, 2010 yılı diyor Hz. Mehdi (a.s) ve talebeleri için. “Ben o zaman mezarda olacağım. Ölü olmuş olacağım. Mezardan onları seyredeceğim” diyor. Hz. Mehdi (a.s) için diyor ki: “Risale-i Nur’un gerçek sahipleri, Hz. Mehdi (a.s) ve talebeleri-şakirdleri Cenab-ı Hak’ın izniyle gelir, biz de kabrimizde seyreder Allah’a şükrederiz” diyor. “Hz. Mehdi (a.s) geldiğinde ben ölü olmuş olacağım, mezarımda seyredeceğim” diyor. Ama insanların kendini kandırma gücü çok yüksek, hayret. Yani cemaatlerde insanlar böyle hipnoza girmiş gibiler. Halbuki insan bir kuşku duyar “yanlış mı acaba?” diye. Bir elini vicdanına koyar. Vicdanlarını düşünmüyorlar, birçok insan.

 

 

10 Ocak 2013, Risale Haber

Haber’de şöyle yorum getirdi:

“Kanaatimce, Bediüzzaman’ın seyyidliğini ispat konusu Kürtlüğünü ret saikıyla değildir. Daha ziyade Mehdiliğini ispat sadedinde yapılmaktadır. Bu, bir gerçeğin ispatından ziyade bir makamın ispatı için yapılıyorsa bu da doğru değildir. Boşuna yorulmak ve zihinleri bulandırmaktır. Kaldı ki seyyidliğin ispatı mehdiliğin ispatı için kafi bir delil değildir.  Mehdilik meselesinde seyyidlik boyutu temel bir belirleyici değildir. Olsa olsa sembolik ve remzi bir değerdir. Seyyidliğini ispat mehdiliğini ispat değildir.”

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo