Bazı kurbağalar sudan fırlayarak uçan kuşları bile yakalayabilirler. Büyük boğa kurbağasının boyu 20 cm. uzunluğa erişebilir ve çok hızlı atlayabilir. Kurbağa suyun içinde sadece gözleri dışarıda kalacak şekilde oturur. Suyun üzerinden küçük bir kuş geçtiğinde büyük bir atlayış yaparak onu yakalar.
ZooBooks, Animal Wonders, Ocak 1998, Vol.15, N.4
"Ve onlar Rablerinin yüzünü (hoşnutluğunu) isteyerek sabrederler...” (Rad Suresi, 22)
Kendilerine Kuran'ı ve Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in sünnetini rehber edinen müminler, hiçbir çıkar beklentisi içerisine girmeden sadece Allah'ın rızasını ve hoşnutluğunu kazanmak amacıyla sabır gösterirler. Rad Suresindeki ayette işte bu gerçek haber verilmektedir.
Müminlerin amacı, tüm hayatlarını Allah'ın hoşnut olacağı umulan şekilde geçirebilmek ve gösterdikleri güzel ahlak ile Allah'ın rızasını kazanabilmektir. Sabır, müminin Allah'a karşı olan samimiyetinin ve O'na yakınlaşmak için gösterdiği çabanın en önemli göstergelerinden biridir. Çünkü insan ancak Allah'a olan imanı ve yakınlığı oranında sabır gösterebilir. Bir fedakarlıkta bulunması gerekiyorsa bunu en güzel şekilde, elindeki imkanı en yüksek derecede kullanarak yapar. Bir zorlukla karşılaştığında da, içinde sıkıntı ve tevekkülsüzlük yaşamadan Allah'tan yardım diler. Mümin, coşkulu bir aşkla sevdiği Yüce Allah'ın rızasını kazanmak için sabreder, dolayısıyla sabrından dolayı bir sıkıntıya kapılmaz, aksine manevi bir haz duyar. Allah'ın bu sabrın karşılığında vadettiği nimet ve güzellikleri ümit ederek büyük bir sevinç duyar. Karşısına çıkan her olayda Allah'tan hep razıdır, O'nun sonsuz şefkatine ve merhametine iman eder, O'na dayanıp güvenir.
Müminler dünyada sahip oldukları tüm imkanları Allah'a yakınlaşabilmek ve O'nun rızasını kazanabilmek için ortaya koymuş, tüm hayatlarını Rabbimiz'in yakınlığını ve dostluğunu kazanmaya adamış insanlardır. Kuran'ın "Rabbin için sabret" (Müddessir Suresi, 7) hükmüne yaşamlarının her anında itaat ederler. Rabbimiz, bu ahlaklarına karşılık müminleri rızası ve cennetiyle ödüllendireceğini vadetmiştir. Yüce Allah, razı olduğu kulları için sonsuz cennetinde sınırsız nimetler sunmaktadır. İman eden müminler için her şeyin üzerinde olan, ayette de bildirildiği gibi, Yüce Rabbimiz Allah'ın sevgisini, rızasını ve hoşnutluğunu kazanabilmiş olmalarıdır. Cennette ise hayatlarının bu amacına ulaşmanın tarifsiz mutluluğunu yaşarlar. Kuran’da, “Allah, mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara içinde ebedi kalmak üzere, altından ırmaklar akan cennetler ve Adn Cennetlerinde güzel meskenler vaadetmiştir. Allah'tan olan hoşnutluk ise en büyüktür. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk budur” (Tevbe Suresi, 72) ayetiyle Allah’ın hoşnutluğunu kazanmanın ne kadar büyük bir nimet olduğu bildirilmektedir.
Cüce Altı Gözlü Örümcek (Onopidae)
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Polonya
Derek Ager, The Nature of The Fossil Record adlı kitabında önemli bir itirafta bulunur ve şöyle der:
"Öğrenci olarak öğrendiğim bütün evrim hikayelerinin hemen hemen tamamının şu anda çürütülmüş olması önemli olmalı." (Ager, D., V., “The Nature of The Fossil Record”, Proceedings of the Geological Association, vol. 87, no. 2 (1976), s. 131-159)
Derek Ager bu satırları 1976'da yazmıştır. Bugün bilim ve teknolojinin geldiği seviyede ise, evrimin tüm hikayelerinin yalan olduğu ispatlanmıştır. Bu gerçeği ifşa eden en önemli bulgulardan biri fosil kayıtlarıdır. Resimdeki 50 milyon yıllık örümcek gibi sayısız örnek, evrimi yerle bir etmiştir.
Adnan Oktar’ın 31 Mayıs 2016 tarihli A9 TV röportajından
ADNAN OKTAR: Iraklı Şii askerler Sünni sivil Müslümanları çocuk kadın demeden sokaklarda kurşuna dizerek şehit etmiş. Halbuki hepsi kardeş Müslüman. Gereksiz bir İngiliz oyununun, adice bir İngiliz derin devletinin oyununun onlardaki etkisi. İnsan böyle bir oyuna gelir mi kardeşim? La ilahe illaAllah Muhammeden Resulullah diyorsunuz. İki taraf da namaz kılıyor, iki taraf da Kabe’ye dönüyor. Zorunuza ne oldu? Ne fakınız var? Nur gibi Müslümansınız. Hepiniz Kuran'a inanıyorsunuz. Her şeyiniz bir. Ama İngiliz derin devleti bak nasıl şeytani bir provokasyon yapıyor. Onu ona kırdırıyor, onu ona kırdırıyor. Hz. Mehdi (a.s)'ın zuhurunun ne kadar zaruri, ne kadar acil olduğunu Allah bize gösteriyor. Hz. Mehdi (a.s) zuhur etse iki tarafa da der "siz kardeşsiniz ne yapıyorsunuz? Her şeyiniz bir."
Sünni Müslümanlarda çok katı bir şekilde Şii karşıtlığı geliştiriyorlar. Halbuki hepsi nur gibi tertemiz insanlar. Şiiler bayağı yiğittirler. Sünniler tertemiz insanlar. Hiçbir neden yok birbirleriyle savaşmaları için, sıfır. Direkt şeytanın oyununa geliyorlar. Hz. Mehdi (a.s)'ın zuhuruyla bir kaç kelime konuşmasıyla mesela hallolacak. On dakikasını almaz Hz. Mehdi (a.s)'ın. Kendileri de şaşıracaklar bu oyuna nasıl geldiler.
Şu şeytanın oyununa bak insanların bunu fark edememesine bak. On binlerce Müslüman birbirini kırıp geçiriyor en feci şekilde. Amerika silah veriyor, İngiltere silah veriyor kırıp geçiriyorlar. Ne diyor? O Şii diyor. Şii’yse daha iyi işte daha ne istiyorsun? Hz. Ali (r.a)'ye aşık, on iki imama aşık, beş vakit namazında, mümin muttaki tertemiz insanlar ne zorun? Ne istiyorsun? Sünni tertemiz insan. İslam'ın bütün kurallarını yapan insan. Şii, bütün İslam'ın kurallarını yapan insan. Sarıl birbirine kardeş ol, dost ol. Niye öldürüp asıp kesiyorsun? Bir birleşse bütün dünyaya adaleti yayacaksın. Bütün dünyadaki felaketi kaldıracaksın. Dost ol, sevgiyle yaklaş. Şimdi geçenlerde bir Şii’yi çıkarttılar televizyona, Şii kardeşimizi dört tane de bizim gelenekçi Sünnilerden yani böyle mahalle bayanları gibi adamlar. Laf sokmalar, öfke ağızlarından taşıyor böyle. Adamcağız da yatıştırmaya çalışıyor onları. Ne var kardeşsiniz? Git adama sarıl, bağrına bas,"Kardeşim bunlar biz Sünni Şii kardeşiz" de. Böyle hani kaşar kadınlar olur ya mahalle aralarında bazı kaşar kadınlar gibi. Habire laf sokuyor adama. Sevgiyle yaklaşsana, şefkatle yaklaşsana. Böyle nasırlaşmış, kaşarlaşmış ruhları var bir kısmının.
Şiiler, Irak Felluce'de bir tane Sünni cami bırakmamış hepsini bombalıyorlar. Resmi var mı görebiliyor muyuz? Misal ne kadar gereksiz kendi camisini bombalıyor. Sünni-Şii cami diye cami olur mu? Hepsi Allah'ın evi.