Yağmur ormanlarında yaşayan her hayvanın kendine özgü bir hareket yöntemi vardır. Bunlardan bir tanesi ayaklarının arasında ağaçlardan aşağıya süzülmesini sağlayacak bir deriye sahip olan uçan kertenkeledir. Bu deri sayesinde uçan kertenkeleler iki ağaç arasında 60 m. kadar süzülerek uçabilirler.
Michael Scott, The Young Oxford Book of Ecology, s.104
Müminler gerçekten felah bulmuştur. Onlar namazlarında huşu içinde olanlardır. (Müminun Suresi, 1-2)
Ayette, müminlerin namazlarında huşu içinde oldukları bildirilmiştir. Huşu, Allah'a karşı duyulan "saygı dolu bir korku" anlamına gelir. İnsanın namazda içerisinde bulunması gereken ruh hali de budur.
Kuran’da Müslümanlara emredilen beş vakit namaz, müminlerin hayatları boyunca sürdürmeleri gereken, vakitleri belirlenmiş bir ibadettir. Ancak namaz ibadetini sürekli olarak yerine getiriyor olmak müminlerde hiçbir zaman için düşünülmeden sadece alışkanlıkla yerine getirilen uygulamalara dönüşmez. Tam tersine bu ibadeti Allah için yaptığını bilmek mümine her seferinde yeni bir heyecan ve yeni bir şevk verir. İnsanın yaptığı ibadet onun Allah'a olan yakınlığını, takvasını artırıyor, tefekkür ve maneviyatını geliştiriyor, ahlakını güzelleştiriyor ve bu kişiyi kötülüklerden alıkoyuyorsa o zaman bu ibadetten Allah'ın hoşnut olması umulabilir.
Namaz, gafleti yok eder, müminin bilincini ve iradesini canlı tutar. Müminin sürekli olarak Allah'a yönelip dönmesini sağlar ve Yaratıcımız olan Allah'ın emirleri doğrultusunda bir yaşam sürdürmesine yardımcı olur. Namaz kılmak için Allah'ın huzurunda duran mümin, Rabbimiz ile güçlü bir manevi bağlantı kurar. Namazda insan Allah'ı en güzel isimleriyle anar ve bu ibadet insanı her türlü kötülükten alıkoyar.
Yalnızca ahiret yurdunu arayan, dünyanın gerçek mahiyetini kavramış akıllı bir mümin, sonsuz azaptan kurtulmak ve cennette daha üstün derecelere ulaşabilmek için yaptığı her işi sonsuz hayatına etki edecek birer vesile olarak görür. Eline geçen, karşısına çıkan fırsatları çok değerli bilir ve bu fırsatları Allah'a yakınlaşmaya vesile olarak görüp, en bilinçli şekilde değerlendirmeye çalışır. Bunun sonucu olarak da Allah’ın izniyle ayette müjdelenen felaha kavuşur.
Tarpun
Dönem: Mezozoik zaman, Kretase dönemi
Yaş: 110 milyon yıl
Bölge: Brezilya
Missing Links (Kayıp Halkalar) isimli kitabında Robert A. Martin şöyle demektedir:
"Eğer Yaratılışçılık doğru ise, bir ata-torun ilişkisinden veya herhangi bir evrimsel gelişmeden söz edilemez. Evrim modeli doğru ise, oldukça yüklü sayılabilecek fosil kayıtlarıyla birlikte, tüm seviyelerde ve kronolojik sıralamada ara geçiş formlarının bulunması gerekir." (Robert A. Martin, Missing Links: Evolutionary Concepts and Transitions Through Time, Jonesa and Barlett Publishers, UK, 2004, s. 8)
Bu kitapta sadece birkaçına yer verdiğimiz fosil örneklerinin hepsi, istisnasız olarak canlılar arasında herhangi bir ata-torun ilişkisi olmadığını, her bir türün kendine has özelliklerle bir anda ortaya çıktığını göstermektedir. Öte yandan 150 yıldır yapılan kazı çalışmaları ortaya bir tane bile yarım canlı örneği, yani ara geçiş fosili koyamamıştır. Bu durumda, evrimin geçersiz, Yaratılış'ın ise reddedilmesi mümkün olmayan bir gerçek olduğu açıktır.
Adnan Oktar’ın 26 Mart 2016 tarihli A9 TV röportajından
KARTAL GÖKTAN: Musevilerin sözlü geleneğinde verilen bilgiye göre Hz. Musa (a.s)’ın “Rabbim, kardeşimden başkasına malik olamıyorum” dediği zaman Allah’a olan duası “Rabbim, Moşiyah’ı şimdi gönder, çünkü bu halk beni dinlemiyor. Kardeşimden başkasına malik olamıyorum” şeklinde.
ADNAN OKTAR: Evet. Bir daha oku.
KARTAL GÖKTAN: Musevilerin sözlü geleneğinde verilen bilgiye göre Hz. Musa (a.s)’ın “Rabbim, kardeşimden başkasına malik olamıyorum” dediği zaman Allah’a olan duası “Rabbim, Moşiyah’ı şimdi gönder, çünkü bu halk beni dinlemiyor. Kardeşimden başkasına malik olamıyorum” şeklinde.
ADNAN OKTAR: “Mehdi’yi şimdi gönder” diyor Hz. Musa (a.s). “Kardeşimden başkasına malik olamıyorum.” 3500 yıl önce Hz. Mehdi (a.s) bekleniyor.
Evet, başka bir tane daha var.
BÜLENT SEZGİN: “Musa dedi ki: Rabbim, ben kulun ne geçmişte ne de benimle konuşmaya başladığından bu yana iyi bir konuşmacı oldum. Çünkü dili ağır ve göğsü sıkışan biriyim. Rab: ‘Kim ağız verdi insana?’ dedi. ‘İnsanı sağır, dilsiz, görür ya da görmez yapan kim? Şimdi git, Ben konuşmana yardımcı olacağım, ne söylemen gerektiğini sana öğreteceğim.’ Musa dedi ki: Rabbim beni gönderme, ne olur benim yerime başkasını gönder. O zaten göndereceğin kişiyi” diye söylüyor.
ADNAN OKTAR: Bir daha söyle.
BÜLENT SEZGİN: “Musa dedi ki: Rabbim, ben kulun ne geçmişte ne de benimle konuşmaya başladığından bu yana iyi bir konuşmacı oldum. Çünkü dili ağır ve göğsü sıkışan biriyim. Rab: ‘Kim ağız verdi insana?’ dedi. ‘İnsanı sağır, dilsiz, görür ya da görmez yapan kim? Şimdi git, bu konuşmana yardımcı olacağım, ne söylemen gerektiğini sana öğreteceğim.’ Musa dedi ki: Rabbim beni gönderme, ne olur benim yerime başkasını gönder. O zaten göndereceğin kişiyi.”
ADNAN OKTAR: Yani Hz. Mehdi (a.s)’ı.
BÜLENT SEZGİN: Sözlü Musevi kaynaklara göre burada Hz. Musa (a.s) tam sözü şu şekilde: “Ne olur benim yerime başkasını gönder, o zaten göndereceğin Moşiyah’ı.”
ADNAN OKTAR: MaşaAllah.
Hz. Süleyman (a.s)’a sorulan konuyu yine okuyun.
KARTAL GÖKTAN: Hz. Süleyman (a.s)’a soruldu: “Moşiyah mizaç olarak sana benzer mi?” Hz. Süleyman (a.s) dedi ki: “Moşiyah da benim gibi muzip olacak.”
ADNAN OKTAR: Şakacı, esprili. Zaten o yaptırdığı saraydaki o havuz mesela sırf şaka için. Evet.
KARTAL GÖKTAN: “Ama o mizaç olarak en çok Musa’ya benzer.”
ADNAN OKTAR: Çünkü sürekli takip edilecek, sürekli izlenecek. O da heyecanlı olacak. O dil tutulması var ya Hz. Mehdi (a.s)’ın konuşamaması o ondan. O da aynı Hz. Musa (a.s) gibi çok benziyor. Yanağındaki ben de benziyor. Zaten hadiste var Hz. Musa (a.s)’a benzemesi yönü.
BÜLENT SEZGİN: Birkaç madde vardı Adnan Bey.
ADNAN OKTAR: Evet, oku onları, bir, iki, üç.
BÜLENT SEZGİN: “Museviler için Moşiyah Hz. Musa (a.s)’dan büyüktür. Çünkü Hz. Musa (a.s) sayısı on bini geçen Beni İsrail’e gönderildi. Moşiyah ise tüm halklara gönderiliyor.”
İkinci madde: “Hz Davut (a.s)’ın soyundan gelip mabedi yeniden yapmayı başaracak olan kimse kesinlikle Moşiyah olacaktır.”
“Moşiyah’ın harikalar ve alışılmışın dışında durumlar meydana getirmesini veya ölüleri diriltmesini beklemeyin, böyle olmayacak.”
ADNAN OKTAR: Sevgiyle kalpleri diriltecek Moşiyah. Bu üç maddeyi bir daha oku.
BÜLENT SEZGİN: Okuyorum. “Museviler için Moşiyah Hz. Musa (a.s)’dan büyüktür. Çünkü Hz. Musa (a.s) sayısı on bini geçen Beni İsrail’e gönderildi. Moşiyah ise tüm halklara gönderiliyor.”
ADNAN OKTAR: Tabii. Dünya kaç milyar? Sekiz milyar insana gönderiliyor.
BÜLENT SEZGİN: “Hz Davut (a.s)’ın soyundan gelip mabedi yeniden yapmayı başaracak olan kimse kesinlikle Moşiyah olacaktır.”
ADNAN OKTAR: Moşiyah-Mehdi ama ikisini aynı anda konuşun, söyleyin yani. Moşiyah- Mehdi. Anlamaz ilk duyan, “Moşiyah kim?” der. Bir daha oku bunu.
BÜLENT SEZGİN: “Hz Davut (a.s)’ın soyundan gelip mabedi yeniden yapmayı başaracak olan kimse kesinlikle Moşiyah-Mehdi olacaktır.”
ADNAN OKTAR: “Evet.
BÜLENT SEZGİN: “Moşiyah-Mehdi’nin harikalar ve alışılmışın dışında durumlar meydana getirmesini veya ölüleri diriltmesini beklemeyin, böyle olmayacak.”
ADNAN OKTAR: Evet. Yine Moşiyah’ın tutukluları serbest bırakmasıyla ilgili var.
KARTAL GÖKTAN: “Efendimiz Moşiyah-Mehdi tüm tutukluları serbest bırakacaktır.”
ADNAN OKTAR: Evet, o hadiste de var. Ama tabii katilleri şunu bunu değil. Hakikaten mazlum yere hapse girenleri kurtaracak.
BÜLENT SEZGİN: Yine Adnan Bey, “Moşiyah-Mehdi bugüne kadar yemediğiniz hayvanları size helal kılacaktır.”
ADNAN OKTAR: Museviler için söylüyor bunları, evet. “Moşiyah halka sürekli şunu diyecek” diyor, o kısmı oku.
KARTAL GÖKTAN: “Moşiyah halka sürekli şunu diyecek: ‘Allah sizinle yaptığı hangi anlaşmada bu dünyada rahat edeceğinizi söyledi ki? Şu anda başınıza gelen tüm belalar dünyada rahatlık peşinde olmanızdan kaynaklanıyor.’”
ADNAN OKTAR: Dünyaya bağlandıkları için, Allah’ı anmadıkları için. Bak, başı belaya girenlere dikkat edin hiç Allah’tan bahsetmiyorlar. Oradan da anlarsınız. Konuşuyorlar, hep rahatlık, kurtuluş, evlenmek, hayatını kurtarmak, güzel yaşamak, Allah’tan bahsetmiyorlar.
BÜLENT SEZGİN: Bir kaç madde daha vardı Adnan Bey.
ADNAN OKTAR: Evet.
BÜLENT SEZGİN: “Her kim tüm halkları bir olan Allah’a birlik içinde hizmet etmeye ikna ederse o kesinlikle Moşiyah-Mehdi’dir.”
ADNAN OKTAR: Yani “bütün dünya Müslüman olacak” diyor Moşiyah-Mehdi’nin devrinde. Evet.
BÜLENT SEZGİN: Diğer madde: “Musa’nın ardından dini zorlaştırıp, Davut’un dini kolaylaştırması gibi Moşiyah-Mehdi de dini kolaylaştıracaktır.”
ADNAN OKTAR: Evet, Hz. Davut (a.s) gibi.