Allah dilediğini, dilediği şekilde yoktan var edendir. Allah Kuran`da insanı da yoktan var ettiğini bildirmiştir, herhangi bir evrim sürecinden bahsetmemiştir. Allah`ın insanı yaratmak için herhangi bir sürece, evrimsel mekanizmaya ihtiyacı yoktur. Allah tüm bu eksikliklerden uzaktır. Evrime inanan Müslümanların da bu gerçeklere gözlerini kapatmamaları gerekmektedir.
Allah, melekler, cinler ve şeytan gibi, insandan ve hayvandan çok farklı yaratılışa sahip canlılar var etmiştir. Kuran`da bildirildiğine göre, bu varlıkların hiçbiri uzun bir süreç sonucunda, aşama aşama, evrimleşerek meydana gelmemişlerdir. Hepsi Allah`ın dilemesiyle bir anda, sebeplerden bağımsız olarak, yoktan yaratılmışlardır. Çünkü Allah yaratmada hiçbir sürece, aşamaya ihtiyaç duymayandır.
Melekler Herhangi Bir Evrim Sürecinden Geçmeden, Bir Anda Var Edilmişlerdir
Ayetlerde meleklerin yaratılışı şöyle tarif edilir:
Hamd, gökleri ve yeri yaratan, ikişer, üçer ve dörder kanatlı melekleri elçiler kılan Allah`ındır; O, yaratmada dilediğini arttırır. Şüphesiz Allah, her şeye güç yetirendir. (Fatır Suresi, 1)
Ayette geçen ifadeden de anlaşıldığı üzere, melekler görünüm itibariyle insanlardan çok farklıdırlar. Nitekim Allah yukarıdaki ayette ``O yaratmada dilediğini artırır`` ifadesiyle de farklı yaratış şekillerine dikkat çekmiştir. Melekler Allah`ın emrinde olan varlıklardır (Nahl Suresi, 49-50) ve insandan önce yaratılmışlardır. Allah ilk insan olan Hz. Adem`i yaratacağı zaman bunu meleklere bildirmiş ve onlara Hz. Adem`e secde etmelerini emretmiştir. Kuran'da ayrıca ölüm meleklerinden, Cibril`den ve Mikail`den de bahsedilmektedir. Allah Kuran`da, Hz. İbrahim`e, Hz. Lut`a ve Hz. Meryem`e de melekleri gönderdiğini bildirmektedir. Hz. İbrahim`e ``Hz. İshak ve Hz. Yakub``u müjdeleyen melekler, ``Selam`` sözüyle eve girmişlerdir. (Hud Suresi, 73) Aynı melekler Hz. Lut`a kavminin helak olacağını haber vermişlerdir. (Şuara Suresi, 160) Ayetlerde Allah`ın Hz. Meryem`e Cibril`i gönderdiği ve Cibril`in Hz. Meryem`e ``Ben, yalnızca Rabbinden (gelen) bir elçiyim`` (Meryem Suresi, 19) dediği bildirilmektedir. Bu elçiler Allah`ın dilemesiyle Hz. İbrahim`in, Hz. Lut`un ve Hz. Meryem`in yanında var edilmişlerdir. Allah`ın dilemesiyle, dilediği yerde ve dilediği surette bir anda yaratılmışlardır. Allah bu ayetlerde herhangi bir süreçten ya da evrimleşme aşamalarından bahsetmemektedir.
Bu örnekler, Allah`ın sonsuz yaratma gücünü, sebeplerden ve aşamalardan bağımsız olarak yoktan varedişini bir kez daha ortaya koymaktadır. İşte insanların yaratılışı da aynı melekler gibi bir anda ve Allah`ın ``Ol`` demesiyle gerçekleşmiştir.
Cinler Evrimleşmemiş, Allah`ın Dilemesiyle ``Ateşten`` Yaratılmışlardır
Melekler gibi cinler de insanlardan farklı bir yaratılışa sahiptirler. Allah insanın balçıktan, cinlerin ise ateşten yaratıldığını şöyle haber verir:
İnsanı, ateşte pişmiş gibi kuru bir çamurdan yarattı. Cann`ı (cinni) da ‘yalın-dumansız bir ateşten` yarattı. (Rahman Suresi, 14-15)
Allah Kuran`da insanların ve cinlerin yaratılış amaçlarını da bildirmektedir:
Ben, cinleri ve insanları yalnızca Bana ibadet etsinler diye yarattım. (Zariyat Suresi, 56)
Açıkça görüldüğü gibi, insanlar ve cinler farklı varlıklardır. Yaratılış amaçları ise aynıdır; yalnızca Allah`a ibadet etmek...
Kuran`da, özellikle de Cin Suresi`nde, cinler hakkında çok detaylı bilgiler verilmektedir: Allah`a iman etmeleri, Allah`tan korkmaları, Kuran`a teslim olmaları, Kuran`ı dinlemeleri… Hz. Süleyman kıssasında ise cinlerin madde nakli, hızlı hareket etme gibi farklı yeteneklere sahip oldukları haber verilmektedir. (Neml Suresi, 39) Ayetlerde bildirildiği üzere cinler de, yaptıklarının karşılığını ahiret gününde eksiksizce alacaklardır. (Hud Suresi, 119)
Aynı melekler gibi cinler de insandan önce yaratılmışlardır. Allah Hz. Adem`i yarattığı zaman meleklere ve İblis`e ona secde etmelerini emreder. Ardından da İblis`in cinlerden olduğunu açıklar. Allah cinleri ``dumansız bir ateşten`` yaratmıştır. Ayetlerde herhangi bir evrim sürecinden, tesadüflerden ya da evrimleştiren herhangi bir mekanizmadan bahsedilmemektedir, çünkü cinler için de evrimle yaratılış söz konusu değildir. Onlar da Allah`ın dilemesiyle, bir anda varolmuşlardır, herhangi bir süreç geçirmeden, mutasyona ya da doğal seleksiyona uğramadan, bir anda yaratılmışlardır. Allah için yaratmak çok kolaydır. Üstün bir güç sahibi olan Rabbimiz, hiçbir sebebe gerek duymaksızın yoktan var edendir. Cinleri ve melekleri nasıl farklı şekillerde ve yoktan var ettiyse, insanı da aynı kudretle evrime gerek olmadan, ayrı bir varlık olarak yoktan var etmiştir.
Peygamberlerin Gösterdiği Mucizeler De Evrim Olmadığının Bir Delilidir
Kuran ayetlerinde Rabbimiz`in birçok peygambere çeşitli mucizelerle lütufta bulunduğu haber verilmektedir. Buna bir a örnek, Hz. İbrahim`le ilgilidir. Ayetlerde Allah`ın cansız varlıklara mucizevi şekilde can verdiği bildirilmektedir:
Hani İbrahim: ``Rabbim, bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster`` demişti. (Allah ona:) ``İnanmıyor musun?`` deyince, ``Hayır (inandım), ancak kalbimin tatmin olması için`` dedi. ``Öyleyse, dört kuş tut. Onları kendine alıştır, sonra onları (parçalayıp) her bir parçasını bir dağın üzerine bırak, sonra da onları çağır. Sana koşarak gelirler. Bil ki, şüphesiz Allah, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.`` (Bakara Suresi, 260)
Ayetlerde bildirildiğine göre, Hz. İsa çamurdan kuş biçiminde bir şey yapıp, onun içine üfürdüğünde kuş Allah`ın dilemesiyle hayat bulmuş, canlanmıştır.
Allah bu şekilde bilinen sebeplere bağlı olmaksızın bir canlı oluşturmuş, ona can vermiştir. Hiçbir evrim süreci yaşanmadan, aradan zaman geçmeden, ara aşamalar olmadan çamurdan canlı bir varlık oluşmaktadır. Allah bir canlıyı var etmek için aşamalara ihtiyaç duymayandır.
Bir diğer ayette ise Rabbimiz Hz. Musa`nın asasını yılana dönüştürdüğünü ve böylece ona büyücülerin hilelerini yok ettirdiğini bildirmektedir. (Araf Suresi, 107)
Bu ayetlerde bildirilen mucizelerin her biri Allah`ın dilemesi ile bir anda yaratılmıştır. Hz. İbrahim`in canlandırdığı kuş da, Hz. İsa`nın çamurdan oluşturduğu kuş da, Hz. Musa`nın asasının dönüştüğü yılan da bir anda var olmuşlardır. Herhangi bir evrim sürecinden geçmemiş, sonsuz güç sahibi olan Rabbimiz`in dilemesiyle canlanmışlardır. Bunlar, Allah`ın birer mucizesi ve evrime inanan kişilerin açıklayamadıkları önemli gerçeklerdir.