KAMUOYUNUN DİKKATİNE
İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi BAV davasının sözde iki müştekisi olan Fatih Altaylı ve Ebru Şimşek’in iddilarını doğru bulmayarak aralarında Sayın Adnan Oktar’ın da bulunduğu tüm yargılananları kapsayacak şekilde ÇETE İDDİASINDAN BERAAT KARARI vermiştir. Mahkeme 2004/331 esas sayılı dosyada sunulan bilirkişi raporlarını, sabit delilleri, tanıkların ifadelerini değerlendirdikten sonra EBRU ŞİMŞEK’İN ÖNE SÜRDÜĞÜ İDDİALARIN ASILSIZ ve BAV mensupları hakkında iddia edilen ÇETE SUÇLAMALARININ DA GEÇERSİZ olduğuna kanaat getirmiştir.
EBRU ŞİMŞEK’İN İDDİALARININ GEÇERSİZ OLDUĞUNA MAHKEME ŞU DELİLLERLE KANAAT GETİRMİŞTİR:
1. Bu suçla ilgili tüm delillerin toplanmış bulunduğu
2. Sanıkların savunmalarına
3. Katılan Ebru Şimşek vekillerinin beyanlarına
4. Ebru Şimşek ile ilgili izlenen CD görüntülerine,
5. Ebru Şimşek ile ilgili CD görüntüleri üzerinde görüş beyan eden bilirkişi Nevzat Tarhan’ın beyanına
6. İnşaat Mühendisi bilirkişi Çağlar Göksu’nun Ebru Şimşek’in görüntülerinin alındığı evle ilgili beyanına,
7. Ebru Şimşek’in ilişkileri konusunda beyanda bulunan S.Tanıkları Özgür Aydemir, Ahmet Ali Yıldırım, Tacettin İnce, Yavuz Coşkun, İbrahim Özcan, Ecevit Şahin’in anlatımlarına göre sanığa atılan suçun sübut bulmadığı anlaşılmakla..... sanığın BERAATİNE KARAR VERİLMESİ gerektiği sonucuna varılmıştır.
AYNI MAHKEME ÇETE İDDİALARININ GEÇERSİZ OLDUĞUNA DA ŞU DELİLLERLE KANAAT GETİRMİŞTİR:
1. Sanıkların savunmalarına
2. Savunma tanıklarının ve bilirkişilerin beyanlarına
3. 2004/337 esas sayılı dosyada dinlenen müşteki ve tanıkların yargılama sırasındaki beyanlarına
4. Deliller bölümünde tek tek gösterilen delillere göre
Sanıkların cürüm işlemek için teşekkül oluşturdukları, bu örgütte yönetici ya da üye oldukları konusunda atılı suçu işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığı, dolayısıyla bu suçlarının sabit olmadığı sonuç ve kanısına varılarak, sanıkların bu suçtan da BERAATLERİNE ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
“Sanık Bülent Tatlıcan’a atılı bulunan 765 sayılı TCK.’nun 313/1-4, 192/ilk maddesindeki suçlar sabit olmadığından CMK’nun 223/2-e maddesi uyarınca BERAATİNE
Sanıklar Serdar Dayanık, Erkan Seyhan ve Nuri Özbudak’a atılı bulunan 765 sayılı TCK’nun 313/1, 192/ilk maddesindeki suçlar sabit olmadığından CMK’nun 223/2-e maddesi uyarınca ayrı ayrı BERAATLERİNE
Yukarıdaki mahkemenin kararında açıkça görüleceği üzere, sözde örgütün yöneticisi olduğu iddiasıyla yargılanan BÜLENT TATLICAN isimli sanık hakkında BAV Davası’ndaki tüm deliller ve iddianamede yönetici konumunda olan diğer sanıklara da yöneltilen tüm sözde suçlamalar gözönünde bulundurularak BERAAT KARARI verilmiştir.
BİLİM ARAŞTIRMA VAKFI’NIN 2. AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE 2007/339 DOSYA NO’SU İLE GÖRÜLEN DAVASINDA CUMHURİYET SAVCISI 01.04.2008 TARİHLİ ESAS HAKKINDAKİ MÜTALAASINDA SAYIN ADNAN OKTAR DAHİL TÜM SANIKLARIN AYRI AYRI BERAATLERİNİ İSTEMİŞTİR.
“Sanıklar hakkında suç işlemek için örgüt kurmak, bu örgütü yönetmek ve örgüt adına faaliyette bulunmak suçlarından kamu davası açılmıştır.
27.03.2008 tarihli celsede zaman aşımı yakın tarihte olan sanıklarla ilgili dosyanın tefrikine, diğer sanıklar yönünden devam edilmesine karar verilmesi şeklindeki talebimin mahkemece reddedilerek bütün sanıklar hakkında esas hakkında mütalaa beyanı istenilmiştir.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin bozma kararı aleyhe olup, bir kısım sanıkların 4 kişi bozmaya karşı diyecekleri sorulmadan zaman aşımı tarihi yakın olmayan sanıklar hakkında da karar verilmesi CMUK.nun 326/2 maddesine aykırılık teşkil edecektir.
Aynı iddia makamı olarak mevcut delil durumuna göre bütün sanıklarla ilgili esas hakkında mütalaa beyan etmek durumundayız.
Sanıkların poliste müdafii hazır olmadan verdikleri ve mahkemede bu ifadenin işkence altında alındığından bahisle kabul etmedikleri ifadelerinden başka mahkememizce toplanan deliller arasında SANIKLAR ALEYHİNE DELİL BULUNMAMAKTADIR.
Mahkemece 29.02.2008 tarihli ara kararının 5. bendinde yasak usullerle alınan ifadelerin delil olarak değerlendirilemeyeceği, CMUK’nun 148.maddede anlaşıldığından hukuka aykırı olarak alındığı iddia edilen ifade ve delilleri dosyadan çıkartılması şeklindeki talebin reddine karar verilmiştir.
CMK.nun 148/4 maddesi gereğince poliste alınan müdafiisiz ifadelerin delil olarak değerlendirilemeyeceği, böylece mahkemece de kabul edilmiştir.
Sanıklar hakkında açılan ana davadan tefrik edilen davadan 5 sanık hakkında iddia makamı olarak 4616 sayılı kanun gereği davanın kesin hükme bağlanmasının ertelenmesi talep edilmiş olup, mahkemece bu 5 sanığın şantaj ve çete yöneticisi üyesi olmak suçlarından bu sanıkların beraatlerine karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Bu durumda sanıklardan Adnan Oktar’ın suç işlemek için örgüt kurmak ve diğer sanıkların örgütün yöneticisi olmak ve örgüt adına faaliyette bulunmak suçlarını işledikleri sabit olmadığından CMK.nun 223/2e maddesi gereğince bütün sanıkların müsnet suçlardan AYRI AYRI BERAATLERİNE karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur.”
09.05.2008 TARİHLİ DURUŞMADA CUMHURİYET SAVCISININ TCK 313. MADDE ÜZERİNDEN BAV DAVASI İLE İLGİLİ VERDİĞİ BERAAT MÜTALAASI ŞÖYLEDİR:
"01.04.2008 tarihli ayrıntılı mütalaamı aynen tekrar ederim. Bir kısım sanıklar ve müdafiilerinin suç vasfı yönünden talepleri olduğu anlaşılmıştır.
Sanıklara müsnet suçun 4422 sayılı kanunun 1. Maddesine mümas bulunmadığı yolunda İstanbul 3 Nolu DGM görevsizlik kararından sonra mahkememizce müsnet fiilin subutu halinde 765 sayılı TCK’nun 313. Maddesine temas ettiğinden bahisle mütalaamız doğrultusunda zamanaşımı kararı verilmiştir.
Ayrıca bozma kararından sonra tarafımızdan görevsizlik kararı hususunda mütalaa istendiğinden 4422 sayılı kanunun tarif ettiği manadaki çıkar amaçlı suç örgütünün CMK’nun 250/1-b maddesinde “haksız ekonomik çıkar sağlamak amacı ile kurulmuş bir örgütlü faaliyeti çerçevesinde cebir ve tehdit uygulanarak işlenen suçlar” olarak karşılığının konulduğundan sanıklara müsnet suçun subutu halinde BİR MANADA ÖRGÜT İDDİASININ BULUNMADIĞINDAN mahkememizin görevlisi olduğu mütalaası verilmiştir: Dolayısıyle sanıklara müsnet suçun subutu halinde LEHE OLAN 765 SAYILI TCK’nun 313. MADDESİNE MÜMAS BULUNDUĞU kanaatinde olmakla birlikte MÜSNET SUÇUN SUBUT BULUNMADIĞI düşüncesi ile 01.04.2008 tarihli mütalaa tarafımızdan verilmiştir. Bu mütalaayı aynen tekrar ediyorum".
2. Ağır Ceza Mahkemesinde BAV davasının devamı olarak görülen davada Ebru Şimşek ve Fatih Altaylı’nın iddialarının doğru olmadığı tüm yargılananları kapsayan BERAAT KARARI ile ortaya çıkmıştır.
Yine aynı mahkemenin davanın iddianamesinde ismi sözde örgüt yöneticisi olarak geçen bir kişi hakkında verdiği kesinleşmiş BERAAT kararı ile tüm yargılananlar aklanmışlardır.
1 Nisan 2008 tarihli duruşmada esas hakkındaki mütalaasını sunan Cumhuriyet Savcısı Sayın Adnan Oktar’ın da aralarında bulunduğu tüm sanıkların ayrı ayrı BERAATİNİ istemiştir.
9 Mayıs 2008 tarihli duruşmada Cumhuriyet Savcısı, 1 Nisan 2008 tarihinde verdiği BERAAT MÜTALAASINI yinelemiş ve davanın TCK 313 üzerinden görülmesi gerektiğini mütalaasına eklemiştir.
Ancak bunlara rağmen Sayın Mahkemenin kararına saygı duyuyoruz.
Sedat Altan
Bilim Araştırma Vakfı Başkanı