Sayın Adnan  Oktar'ın kardeşlik ve birlik çağrısının, İslam aleminde yankıları
ucgen

Sayın Adnan Oktar'ın kardeşlik ve birlik çağrısının, İslam aleminde yankıları

23942

Sayın Adnan Oktar'ın açıklamalarında önemle üzerinde durduğu, kardeşlik, birlik, ittifak çağrıları tüm Müslüman dünyasında büyük etki meydana getirmektedir. İslam dünyasının önde gelenleri, son dönemlerde, sık sık bir araya gelmekte ve bu toplantılarda İslam aleminin birlik olması gerektiğini söylemektedirler. Bu liderlerin birlik çağrılarında dikkat çeken bir diğer husus ise, tıpkı Sayın Adnan Oktar'ın vurguladığı gibi, itidalin, sevginin, hoşgörünün ön plana çıkmasıdır.

Sayın Adnan Oktar'ın eserlerinden yararlanılarak hazırlanan ilanlarda, Türk-İslam Birliği'nin tesis edilmesi, tüm Müslümanların kardeş olduğu, Türk-İslam Birliği'nin bir itidal ve sevgi birliği olacağı şöyle açıklanmaktadır:


 

Türk-İslam Birliği, bir sevgi birliğidir. Muhabbet birliğidir, gönül birliğidir. Bu birliğin temeli, sevgi, fedakarlık, yardımseverlik, merhamet, hoşgörü, anlayış ve uzlaşıdır. Ayrıca insana saygı, sanatta, bilimde ve teknolojide en yüksek noktaya ulaşmak birliğin hedefidir. Birliğin kurulmasıyla, sadece Türk toplumları ve Müslümanlar değil, tüm dünya aydınlığa kavuşacaktır.

Türk-İslam Birliği dünyaya barış getirecektir. Türk-İslam Birliği öncelikle Müslüman ülkeler arasındaki anlaşmazlıkları çözüp İslam dünyasına sulh getirecek, öte yandan dünya genelinde çatışma ve savaşı kışkırtan her türlü hareketin karşısında yer alacak, savaşı körükleyen her türlü girişime karşı engelleyici bir güç olacaktır.

İslam ahlakının özünde birlik vardır. Allah Kuran'da yeryüzünde bozgunculuğun son bulması için iman edenlerin birbirleriyle dost olmaları, ittifak etmeleri, birlik ve beraberlik içinde olmaları gerektiğini bildirmiştir:

.. Eğer siz bunu yapmazsanız (birbirinize yardım etmez ve dost olmazsanız) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk (fesat) olur. (Enfal Suresi, 73)
Yeryüzünde akan kanın durması, anarşinin, terörün son bulması, Türk-İslam dünyasına refahın, bereketin ve huzurun hakim olması, tüm Müslüman aleminin güvenliğe kavuşması ve dünya barışının sağlanması için Türk-İslam Birliği'nin kurulması şarttır.

Türk-İslam Birliği'nde fikir ve ifade özgürlüğü vardır. Her düşünceden ve inançtan insanın hiçbir baskı ve zor ortamı olmadan fikirlerini ifade edebilir. Bu insanların hakları her yönüyle korunur, herkesin düşüncesi hoşgörü ile karşılanır. Türk-İslam Birliği'nin öncülüğünde Müslüman toplumlar, insanların birbirlerinin görüşlerine saygı gösterdikleri, eşitlik, adalet ve hürriyetin egemen olduğu, zulüm ve haksızlığın tamamen ortadan kaldırıldığı toplumlar olacaktır. Ve İslam dünyası sadece Müslümanların huzurunu ve güvenliğini sağlamakla kalmayacak, dünyada kültür ve uygarlığın da önderi konumuna gelecektir.



6 Haziran 2008 tarihli Uluslararası İslami Diyalog toplantısında ise, dünyanın farklı ülkelerinden Müslüman liderler ve İslami önderler, birlik ve beraberliğin önemini, Türk-İslam Birliği'nin bir an önce kurulması gerektiğini şu sözlerle ifade etmişlerdir:

 

Suudi Kralı Abdullah bin Abdülaziz: Açılışta yaptığı konuşmasında, insanların farklı kabile ve halklardan oluşturulduğuna dikkat çekerek, Hz. Muhammed (sav)'in insanlara çok yumuşak davrandığına değindi. Kral, "Peygamberimiz herkese çok yumuşak davranıyordu, herkesin derdi ile ilgileniyor ve onlara yardımcı olmaya çalışıyordu" dedi.

Suudi Arabistan Genel Müftüsü Şeyh Abdülaziz bin Abdullah El Şeyh: El Şeyh de konuşmasında, insani değerleri yüceltmek gerektiğine vurgu yaparak, "İyi ilişkiler kurmalıyız, insan haklarını korumalıyız. Diyalog, ahlak, hayır, edep ve iletişimdir" dedi.

Eski İran Cumhurbaşkanı Rafsancani: "Güçlü bir mesaj için İslam ümmetinin kendi içinde birlik olması lazım... Gücümüzü aramızdaki çekişmelerle tüektiyoruz. Kendi aramızda yeni bir sözleşme yapmalıyız, bu sözleşme şuraya, taassuptan uzak durmaya ve beraberliğe dayanmalıdır. Bunun için diyaloga ihtiyacımız var."


 
Milli Gazete, 6 Haziran 2008
 



Son dönemlerde Türk İslam dünyasının birlik olmasına dikkat çeken isimlerden biri de BP Genel Başkanı Sayın Muhsin Yazıcıoğlu oldu. "Nasıl ki Avrupa Birliği, ABD birlik olmuşlarsa biz de üst birlikler kuralım" diyen Sayın Yazıcıoğlu, birliğin önemine dikkat çekti.


Yeniçağ, 22 Haziran 2008
 

SAYIN ADNAN OKTAR'IN BOSNA TV RÖPORTAJINDAN (3 Haziran 2008)

ADNAN OKTAR: Bu (Türk-İslam Birliği) bir gönül bağı, bir sevgi bağı. Şefkat sevgi ve koruyup kollama üzerine kurulu bir sistem.

SAYIN ADNAN OKTAR'IN KAÇKAR TV RÖPORTAJINDAN (2 Şubat 2008)

ADNAN OKTAR: ... Türk-İslam Birliği için. İslam Birliği'nde de çok ciddi çalışmalar var.
Bu yönde güzel gayretler var. İyiye doğru gidiyor. Her iki yönde de güzel gelişmeler var.

KAÇKAR TV: Diyelim ki, tüm dünyada 10 sene, 15 sene içinde Türk halkı yaşayan adı Türk olan, Türkle başlayan Türkle biten ülke var. Hepsi bir araya geldi. Neticede evrensel bir boyutta dünya üzerinde ne etkisi olacak? Neyi planlayacaklar? Bir araya gelseler, hepsi yuvarlak bir masa etrafında otursalar, ilk konuşacakları şey ne olmalı sizce?

ADNAN OKTAR: Barış, kardeşlik, sevgi, huzur, sanayileşme, zenginlik, refah, adalet, kargaşanın sona ermesi.

SAYIN ADNAN OKTAR'IN MPL TV RÖPORTAJINDAN (23 Nisan 2008)

ADNAN OKTAR:
Herkesin yine devleti dursun, ama bir manevi birlik oluşsun. Bir Türk İslam Birliği. Çünkü bütün Türk ülkeleri de hepsi Müslümandır. Büyük bir coğrafyada çok büyük bir denge unsuru olur bu. Bir kere bunu en büyük faydası terör hemen anında durur. Terör diye bir konu kalmaz. Yani dünyada silinir terör bir. İkincisi ekonomi müthiş canlanır. Fakat en önemlisi manevi ferahlık ve huzur meydana gelir. Yani herkesin kafası dingin olur. Dinsiz de rahat eder, dindar da rahat eder.

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo