Sayın Erdoğan: “Biz İstanbul’a İhanet Ettik”
ucgen

Sayın Erdoğan: “Biz İstanbul’a İhanet Ettik”

22706
Ne demiştiNe oldu

Yıllardır sohbet programlarında Türkiye’nin kalite konusunda Avrupa ülkelerini örnek alması gerektiğini anlatan Sayın Adnan Oktar, ülkemizde özellikle binaların kaliteli değil, daha çok işlevsel olduğunu söylemektedir. Sayın Oktar, İstanbul’un güzelliğini bozan yapıların bağlık, bahçelik evlere ve alanlara dönüştürülmesi gerektiğinin üzerinde önemle durmaktadır.

Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan da bir konuşma yaparak, “Biz bu şehrin kıymetini bilmedik ben de bundan sorumluyum. Şehirleşme noktasında ciddi sorunlarımız var. Estetik ve incelikten yoksun tekdüze bir mimari anlayışı giderek yaygınlık kazanıyor” ifadelerini kullanmıştır.

22 Haziran 2017, A9 TV

ADNAN OKTAR: Bütün bu biçimsiz evlerin tamamının yıkılması lazım İstanbul’da. İstanbul’u kirleten, güzelliğini bozan her yapının, her şeyin yıkılması lazım. Bağlık bahçelik, son derece güzel bir şehir olabilecekken meydana gelen durum dehşet verici. Ama bunu Hükümet’in yapabileceğini zannetmiyorum. Çünkü Hükümet aleyhine muazzam bir malzeme oluşturur bu. Ancak Mehdiyet’in meydana getireceği o coşkulu sevgi atağı ortamında bunun olacağına inanıyorum. Zaten Peygamberimiz (sav) de diyor; “Mehdi sizin yirmi yılda yapacağınız imarı bir yılda yapar.”


20 Haziran 2017, A9 TV

ADNAN OKTAR: Eğer bütün insanlar sevgiyi, güzelliği, estetiği ararsa, gönüllü olarak evlerinin güzel olması için gayret ederler. Sokakların güzel olması için gayret ederler. İstanbul’un, Ankara’nın görünümü bazı yerlerde içler acısı, çok korkunç. “Ne yapalım benim evim” denmez. O evi başka bir yere taşımak lazım. Onun için de bir proje uygulanması gerekiyor. Geniş çaplı bir proje, onun için de yine insanlara sevginin, iyiliğin güzelliğin, estetiğin önemi anlatılmalı. Bunun bir felaket değil bir iyilik, güzellik olduğu insanlara iyi anlatılmalı.  


12 Aralık 2015, A9 TV

ADNAN OKTAR: Türkiye’nin Avrupai olması çok önemli. Resim olacak, müzik olacak, heykel olacak, güzel yollar olacak, GÜZEL BİNALAR OLACAK, güzel insanlar olacak, hayat güzel olacak. İnsan fıtratı bu şekildedir.


16 Haziran 2015, A9 TV

ADNAN OKTAR: En önemli şey kalite ve estetiktir. Hayata renk katan, güzellik katan olay budur. Yoksa beton binalar vardır, denizin altından geçersin, denizin üstünden geçersin, böyle bir hayat olmaz. Bu, hayatı renkli hale getirmez.

Müzik olsun, resim olsun, heykel olsun, estetik olsun, genç kızlar çok bakımlı gezsin, genç delikanlılar böyle yakışıklı gösterişli gezsinler, HER YER SANAT GALERİSİ GİBİ OLSUN. O zaman dünya hayran olur.


6 Mayıs 2015, A9 TV

ADNAN OKTAR: Anadolu’nun her yerinde bağlık arazilerine Toki apartmanlar yapıyor, 10 katlı, 15 katlı kutu gibi. Estetik yok, görünüş yok... Türk evi gibi yapsanıza, bağlık bahçelik, güzelce yapsanıza, Türk evini esas alın, Osmanlı stilini esas alın, güzel şeyler yapın. Bağları bozmanın alemi ne?


28 Mart 2014, A9 TV

ADNAN OKTAR:  Şimdi birçok yerler, birçok güzellikler var ama kaba oluyor güzellikler. Güzellik kaba olmaz, güzelliğin zarif olması lazım. Zarif güzelliğe önem verilmiyor. Örneğin daha önceki sanat anlayışlarına bakıyoruz, her yerde bir zerafet var. Sonra bir kütlük ve kabalık dönemi başladı 2000’li yıllarda. 2021’lerde yani mükemmelleşeceği yıllar. O yıllarda bu kütlüğü artık görmeyeceğiz. Ama 2000’lere kadar gördük bu kütlüğü. Her şey zarif olacak. Binalar zarif olacak, bahçeler zarif olacak. Örneğin bahçe yapıyor ama çok küt, boydan boya çam ağacı ekiyor direkt. Aynı boyda, askeri nizamda, böyle olmaz. Bina yapıyor, küt ve ruhsuz. İnsanlara bakıyoruz, bazı insanların kıyafetlerinde işlevsel bir görünüm var. Ne estetik var, ne güzellik var, hiçbir şey onu ilgilendirmiyor, sadece işlevsel olmasını önemli görüyor.


A9 TV, 6 Haziran 2013

ADNAN OKTAR: İktidarların en önemli hedeflerinden bir tanesi kalitedir. Türkiye’de de işin doğrusu kalite düşük. Hizmet güzel ama kalite düşük. Örneğin havaalanı oluyor ama o yeşilliğiyle, güzelliğiyle, klaslığıyla, modernliğiyle bir hoşluk göstermesi lazım. Ama sadece işlevsel oluyor. Tamam, sağlam binalar, yıkılmaz bina yapılıyor ama küt. Kaliteli değil.

Kaliteyi ön plana almak lazım. Kalitede gelişme hayatidir. Biz Avrupa ülkesiyiz. Herhangi bir üçüncü dünya ülkesi değiliz. Bizde kalite hayati bir konu. Çevre duyarlılığı çok önemli bir konu.

 

21 Ekim 2017, Aydınlık

“Biz bu şehrin kıymetini bilmedik, biz bu şehre ihanet ettik, hâlâ da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum.

Bunun en bariz görüldüğü alanların başında şehirleşme ve mimari geliyor. Son yıllarda şehirleşme noktasında ciddi sorunlarımızın olduğunu, eksiklerimizin, hatalarımızın olduğunu daha önce defaatle birçok toplantıda ifade ettim. Estetikten, incelikten ve köklü medeniyet değerlerimizden yoksun tekdüze bir mimari anlayışının giderek yaygınlık kazandığını görmekten üzüntü duyuyorum.

Bizim evlerimiz genişlese de gönüllerimiz daralıyor. Bu çok önemli. Binalarımız yükseldikçe ufkumuz kararıyor. Şehirlerimiz giderek milyonlarca insanın hep birlikte yalnız olduğu yerlere dönüşüyor. Eşyanın hakimiyet kurduğu, bencilliğin arttığı, gösteriş, şatafat ve hamiyetsizliğin yaygınlaştığı bir dönemde yaşıyoruz. Ne yazık ki böyle bir şehir atmosferinde sevgi de merhamet de hoşgörü ve tahammül de giderek azalıyor, adeta insanın kimyası bozuluyor.”

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo