Hoş Sohbetler (23 Nisan 2017; 10:00)

45574

ENDER DABAN: İyi sabahlar sayın seyirciler. Hoş Sohbetler programımıza başlıyoruz. Adnan Bey hoş geldiniz.

ADNAN OKTAR: Hoş bulduk, siz de hoş geldiniz.

Dinliyorum.

BÜLENT SEZGİN: Bugün Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı Adnan Bey ve meclisimizin açılışının 97. yıl dönümü. Tüm çocukların bayramını ve Türkiye’nin ulusal egemenlik gününü kutluyoruz.

ADNAN OKTAR: Evet. Dünyadaki tek çocuk bayramı olması da bayağı güzel bir şey.

Evet dinliyorum.

OKTAR BABUNA: Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde sekiz köyde ilan edilen sokağa çıkma yasağının ardından operasyon başlatıldı. Ve PKK ile çatışmada yaralanan bir askerimiz şehit oldu. Yaralanan iki askerimizin tedavisi ise devam ediyor. Genelkurmay Başkanlığı’ndan 21-22 Nisan’da gerçekleştirilen terörle mücadele operasyonlarına ilişkin yapılan bilgilendirmede ise Şırnak ve Hakkari’de bölücü terör örgütü PKK’ya yönelik yürütülen operasyonlarda on dört teröristin etkisiz hale getirildiği açıklandı.   

ADNAN OKTAR: İşte o teröristleri Darwinizm’i, materyalizmi ortadan kaldırarak kökten etkisiz hale getirmek varken daha hala bataklık kurutulmayıp sineklerle mücadele ediliyor. Halbuki Marksist, komünist, Stalinist sistemin kökeni Darwinizm. Darwinizm ortadan kalktı mı zaten bu felsefe çöküyor. Felsefe çökünce de uğurunda mücadele edeceği felsefe kalmıyor, kalmayınca da adam terörist olmaz. Darwinizm’in devlet tarafından öğretilmesi, eğitilmesi, durdurulması lazım.

Evet dinliyorum.

OKTAR BABUNA: Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Kutlu Doğum kutlamaları vesilesiyle yaptığı konuşmada, “Mezhep dinin yerine geçiriliyor. Kimse kimseyi kandırmasın. Bölgemizde ekilen fitne tohumları boy veriyorsa bunda her şeyden önce sorumluluk bizdedir. Müslümanlar prensipte dahi olsa bir araya gelemiyor. Yiğitlik kaybedildiği yerde aranır. İslam dünyası izzetini nerede kaybettiyse orada aramak ve bulmak zorundadır. Bize düşen yeniden takvanın, vahdetin peşinden koşmaktır. Bize düşen gönüllerimizi birbirine perçinlemektir. Menfaatin değil merhametin, ayrışmanın değil dayanışmanın mücadelesini vermemiz lazım” dedi.

ADNAN OKTAR: Mükemmel mükemmel, çok çok güzel konuşmuş. Ağzına, diline sağlık Allah razı olsun, tam sahabe ahlakı, tam Kuran ahlakı mükemmel. “Kaybedilen yer” diyor neresidir? Mezheplerin kurulduğu dönem. Sahabe dönemine gittiğimizde kurtuluş başlıyor. Sahabe döneminden çıktın mı perişanlık başlıyor, o zaman sahabe dönemine dönmemiz gerekiyor kastettiği bu, sahabe İslam’ı. Mehdiyet’in çok güzel bir tezahürü olmuş üslubu, tebrik ediyorum.

“Tek sözümüz sevgi” diyelim.

Mesela parfüm şirketleri parfümün kokusunu değiştirmeden, değişmeden üretebilmek için her seferinde aynı maddeleri aynı oranlarda karıştırarak çok özenli bir çalışma yapıyorlar böyle miligram hesabıyla ve tekrar tekrar deneniyor bakılıyor falan ama dünyanın neresine gidersen git gül mis gibi kokuyor. Ne öyle uzmana ihtiyaç var, ne kimyasal madde karıştırmaya ve onların ürettiği gül kokusunun kıyaslanmayacağı şekilde daha güzeli oluşuyor, gerçek gül kokusu oluşuyor. Parfümle oluşan gül kokusu o zevki, o hazzı vermiyor. Gerçek gül kokusunun yanına bile yanaşamıyor, arada muazzam fark oluyor.

Müslümanlar her gün İslam’ın lehine bir şey yapması lazım her gün, sabahtan akşama kadar. Mesela yolda bir taş var kenara çeker veyahut insanların ayağına takılacak bir şey varsa onu düzeltir mesela güler yüz göster hiçbir şey yoksa veyahut en başta hemen bir Allah’tan bahseder “Allah’a şükür” der. Mesela manava gitmiş elma alıyor “Allah’ım elmayı ne kadar güzel yaratmış” der böylece İslam’a hizmet etmiş olur. Her yerde Allah’ın adı duyulmuş olur. Mesela bakkaldan ekmek alıyor “Allah’a hamdolsun ne güzel nimet yaratıyor Allah, ekmeği ne kadar büyük bir nimet olarak bize sunuyor sizden de Allah razı olsun, siz de vesile oluyorsunuz” dese adamı sabah sabah ihya etmiş olursun. Adama o haftalarca, aylarca, günlerce yeter, kalbi açılır, ferahlar ve İslam’a hizmet olmuş olur. Veyahut mesela dersin “Ya kardeşim senin rengini biraz solgun gördüm hastaneye git bir muayene ol” falan dersin adama bir kolaylık yol göstermiş olursun. Mesela kimse ona böyle yardım etmeyebilir. Veyahut otobüste gidiyorsa bir yaşlı anneye kalkar yerini verirsin, bir hamile kadına yerini verirsin değil mi? Hürmet edersin, ucu sonu yok. Mesela yerde bir çöp buldun kirli bir şey ufak, ufak ama onu bile alır atarsın veyahut bir pet şişe birisi bir yere kaldırıp atmış peçeteyle tutar onu çöp kutusuna atarsın ve temiz olmanın önemini de oradaki insanlara söyleyebilirsin. “Ne kadar büyük hata bu şekilde yapılması, herkes temiz olsa Avrupa’dan daha temiz bir ülke oluruz” dese adamların aklında kalır o. 

ENDER DABAN: Yayınımıza videolarla devam ediyoruz.

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo
İNDİRMELER