Ramazan 2016, 3. Gün
ucgen

Ramazan 2016, 3. Gün

40545

İman Hakikati

Hayvanların çok değişik savunma yöntemleri vardır. Örneğin, Benekli kokarca davetsiz misafirlerine gözdağı vermek için pek alışık olunmayan bir yöntem kullanır. Bir tehlike sezdiği anda kokarca bir elinin üzerinde ayağa kalkar ve arkasındaki bir bezden kötü kokan bir sıvı püskürtürek düşmanını kaçırır. (Tonny Seddon, Animal Movement,s.39)

Bir Ayet Bir Açıklama

"Mü’minlerin kalplerine, imanlarına iman katıp-arttırsınlar diye, ‘güven duygusu ve huzur’ indiren O’dur…" (Fetih Suresi, 4)

Allah, bu ayetinde müminler üzerinde oluşturduğu manevi desteği haber vermektedir. Rabbimiz, zorluk anında, samimi olanların kalplerine güven ve huzur duygusu vermiş ve bu manevi desteğin sonucunda müminler huzur, güven ve kararlılık duygusunu yaşamışlardır.

Aslında bu huzur ve güven duygusu müminlerin tüm yaşamlarına hakimdir. Allah'a ve ahirete iman eden insanlar, Allah'ın her şeyin tek hakimi olduğunu bildikleri için zaten hiçbir olay karşısında paniğe kapılmaz, hüzne ve sıkıntıya düşmezler. Sonsuz rahmet sahibi olan Rabbimiz'in, herşeyi kendileri için en hayırlı ve ahiretlerine en faydalı olacak şekilde yarattığını bilirler ve tevekkülün manevi konforu içinde yaşamlarını sürdürürler. Karşılaştıkları zorluk ne kadar büyük gözükse de sonuçta geçici olduğunun bilincindedirler. Çünkü dünyadaki yaşamın sonsuz ahiret yaşamı yanında çok kısa bir zaman dilimi olduğunu unutmazlar. Dünyada karşılaşılabilecek bir zorluk insanın tüm yaşamını kapsasa bile en fazla 50-60 yıl sürecektir. 50-60 yıl tevekkül ve güzel ahlakla geçirilen bir ömrün sonunda kişinin sonsuz cennet hayatında alacağı karşılık ise kuşkusuz benzersiz olacaktır. Cennette müminler, hiçbir sıkıntı, hüzün, yokluk, bıkkınlık, zorluk yaşamayacak aksine sonsuz güzellikler içinde nefislerinin arzu ettiklerinin tümüne kavuşacaklardır.

İşte bu gerçeğin bilincinde olmak, iman eden bir insanın her olaya sarsılmaz bir tevekkülle yaklaşmasını sağlar. Bunun    manevi huzur ve neşe duygusu da dünyadaki en büyük nimetlerden biridir. Unutulmamalıdır ki, tüm kalpler ve tüm güç Allah'ın elindedir. Allah dilediği an dilediği olayı, dilediği şekilde yaratır. Huzur ve güven arayan insan, Allah vermedikçe, hiçbir yolla buna ulaşamaz. Din ahlakını yaşamanın insanlara getirdiği kolaylık, insanın her şeyin Allah'ın kontrolünde olduğunu bilmesidir. Her işinde Allah'a yönelen, her işinin karşılığını sadece Allah'tan bekleyen insan, daima Allah'ın yardımını ve desteğini çeşitli vesilelerle yanında bulacaktır.

Fosiller

katsura ağacı yaprağı ve fosili

Katsura Ağacı Yaprağı

Dönem: Senozoik zaman, Paleosen dönemi
Yaş: 65-54 milyon yıl
Bölge: İspanya

Fosil kayıtlarının ortaya koyduğu en önemli bilgilerden biri, türlerin sahip oldukları tüm özelliklerle eksiksiz olarak bir anda ortaya çıkmalarıdır. Yani, fosil bulgularında herhangi bir ilkel varlıktan gelişmiş ve tüm uzuvlarını yavaş yavaş kazanmış bir türün izine rastlanmaz. Her bir tür, ilk ortaya çıktığı andan itibaren eksiksizdir ve eğer soyunu devam ettirmişse, bugünkü haliyle tıpatıp aynıdır. The Origin of Species Revisited adlı kitapta bu gerçeğin, Darwinizm için ne kadar ciddi bir çıkmaz olduğu şöyle anlatılır:

"Türlerin bütün gruplarının, belirli formlarda aniden belirmesi bazı paleontologlar tarafından tartışılmıştır. Örneğin, Agassiz, Pictet ve türlerin gen transferine kesinlikle karşı olan Prof. Sedgwick bu paleontologlardan birkaçıdır. Aynı soya veya familyaya ait olan sayısız tür eğer hayata bir kerede başlamışlarsa, doğal seleksiyonla yavaş yavaş değişiklikler sonucunda nesil oluştuğuna dair olan teoriye (evrime) öldürücü bir darbe vurulmuş oluyor." (The Origins of Species Revisited, s. 46)

 

Sayın Adnan Oktar Münafıkları Anlatıyor

Ahir Zaman

Adnan Oktar’ın 21 Mayıs 2016 tarihli A9 TV röportajından

ADNAN OKTAR: “Resulullah (s.a.v.)’in yüzü, mübarek yüzü ayın on dördündeki dolunay gibi parlardı. Burnu gayet güzel idi. Gür sakallı, iri gözlü, düz yanaklı idi. Ağzı geniş, dişleri inci gibi parlaktı. Boynu sanki bir gümüş gibi parlak ve bembeyaz güzel görünüyordu” diyor. İki omuzu arası geniş, omuz kemik başları kalındı” Resulullah (s.a.v.)’in. Resulullah Efendimiz (s.a.v.)’in boyu orta boydan biraz daha yüksek, orta boydan biraz daha uzun. Teni de pembemsi beyaz. Saçları dalgalı ama kıvırcık değil fakat dalgalı. Beyaz yüzlü, güzel, mutedil, her konuyu halimliklehalleden nezih bir insan.

“Mehdi bana fizik olarak benzemez” diyor, Resulullah (s.a.v.). “Ama huyu benzer” diyor, “kişiliği benzer” diyor Resulullah (s.a.v.). Hz. Mehdi (a.s) da orta boyludur, orta boylu bir insan. Kaşları kavisli, siyah saçı sakalı. Omuzunda yani sırtında Resulullah (s.a.v.)’in mührü gibi bir ben var. Bak, silsile Abdulkadir Geylani’de de var. Silsile olarak devam ediyor bu, hayret edilecek bir şey. Hz. İbrahim (a.s)’da da var, silsile olarak devam etmiş. Ondan ona, ondan ona, ondan ona Allah’ın hikmeti bak. İştehateme veli, son onda bitiyor, Hz. Mehdi (a.s)’da.  Hz. Mehdi (a.s)’ın çocuğu olmayacak. O nübüvvet mührü de onunla bitiyor. Peygamber (s.a.v.)’den gelen o nübüvvet mührüne benzeyen o ben onunla bitiyor. Hz. Mehdi (a.s) boydan boya geniş, her yeri geniş yani. Uylukları da geniş, karnı da geniş, sırtı da geniş, omuzu da geniş boydan boya, alnı da geniş. Büyük kafalı Hz. Mehdi (a.s), hadislerde belirtilmiş, geniş alınlı. Resulullah (s.a.v.)’in de başı büyük, büyükçeydi başı. Peygamberlerde öyle oluyor genellikle.

OKTAR BABUNA:“Beni İsrail görünümündedir” diyor.

ADNAN OKTAR: Evet. “Heybetli, Ben-i İsrail görünümündedir” diyor.

Abdulkadir Geylani’nin de başı büyüktür, velilerde de olur o. Mesela Hz. Mehdi (a.s) da velidir, onun da başı büyüktür.

Belgesel: Görünmeyen Dünya -2

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo