Hatırlanacağı gibi, 2007 yılı, Darwinist diktatörlük tarafından ısrarla korunan Fransa için oldukça büyük bir dönüm noktası olmuştu. Çünkü Darwinistlerin deyimi ile Fransa’da bir bombardıman gerçekleşti. Yaratılış Atlası, bir anda bütün Fransız eğitim kurumlarında bomba etkisi yarattı. Fransız Darwinistler, Darwinizm’i temelinden çürütüp yok eden yüzlerce fosilin sergilendiği bu muhteşem eser karşısında şoka girmişti. Yıllardır en kıdemli Darwinistler tarafından Darwinizm’in kalesi haline getirilen ve Darwinist diktatörlük tarafından sistemli bir şekilde aldatılan Fransa, hiç beklenmedik bir anda, Yaratılış Atlası vesilesiyle, bilimsel gerçeklerle buluşturulmuştu.
Bunu elbette Darwinistler cephesinde büyük bir panik izledi. Fransız okullarında Darwinistler, öğrencilerinin Yaratılış Atlası’nı okumalarını engellemeye çalıştılar. Hatta kimi Darwinist kurumlar, bu olağanüstü eserin etkisini ortadan kaldırabilmek için onu “yakmak” gerektiğini dahi iddia ettiler. Kimileri Yaratılış Atlası’nı kanunlarla yasaklatmaya çalıştı. Avrupa Konseyi hemen harekete geçti. Yaratılış Atlası, bir konsey üyesinin elindeydi. Lüksemburglu politikacı Anne Brasseur, Yaratılış Atlası’nın Avrupa okulları için büyük bir tehdit olduğunu ve yasaklanması gerektiğini savunuyordu. Sebep ise yalnızca, bu kitabın evrim teorisinin bir sahtekarlık olduğunu ortaya çıkarmış olmasıydı.
O dönemde defalarca, söz konusu yasaklamanın bir fayda vermeyeceğini, insanların artık bilimsel gerçekleri görmüş olduklarını, artık bunu gizlemenin Darwinistler açısından bir çözüm olmayacağını belirtmiştik. Karanlık bir odada olsalar bile, insanlara sadece bir an için dışarıdaki Güneş gösterildiği takdirde, artık onları dışarıda havanın karanlık olduğuna inandırmanın imkansız olduğunu söylemiştik. Dahası, Yaratılış Atlası’nın okullara girişi yasaklansa bile, dileyen her kişinin, her öğrencinin bu muhteşem esere internetten rahatlıkla ulaşabileceğini, HER SAYFASINI DETAYLI ŞEKİLDE İNCELEYEBİLECEĞİNİ, dilerse internetten İNDİREBİLECEĞİNİ, etrafındaki insanlara DAĞITABİLECEĞİNİ haber vermiştik. Dolayısıyla bilimsel gerçekleri yasaklamanın, insanlardan gizlemeye çalışmanın beyhude bir çaba olacağını, insanların bu gerçekler karşısında bilinçlenmelerinin önüne geçemeyeceklerini tüm Darwinistlere bildirmiştik.
Nitekim tüm bunlar DOĞRU ÇIKTI.
Fransız Nouvel Obs.com ve Science et Avenir ortak internet sitesinde 06.07.2009 tarihinde yayınlanan bir habere göre, Fransız okullarında, EVRİM TEORİSİNE İNANAN ÖĞRENCİLERİN SAYISINDA BİR HAYLİ DÜŞÜŞ OLDUĞU SAPTANMIŞTIR. Fransız Darwinistleri şaşırtan ve söz konusu habere göre “oldukça endişelendiren” bu durum, Darwinizm’in kalesi Fransa’da büyük bir uyanışın habercisidir. Söz konusu haberde, çeşitli üniversite profesörlerinin konuyla ilgili yorumlarına başvurulmuş ve hepsi kendi okulunda aynı sonuçları aldıklarını ifade etmişlerdir. Darwinist profesörler, Darwinizm’in aldığı bu büyük yarayı oldukça “ciddi”, “üzücü”, Darwinizm adına “utanç verici” olarak nitelendirmişlerdir. Anlaşılan o ki, Fransa ve Fransadaki Darwinist profesörler, artık öğrencilerinin evrimle aldatılamayacaklarının esefle farkına varmışlardır.
Söz konusu haberde, Fransa’daki bu büyük değişim üzerinde, Sayın Adnan Oktar’ın faaliyetlerinin etkisinden bahsedilmektedir. Elbette, Yaratılış Atlası’nın evlere ve okullara girmesinden sonra böyle büyük bir değişimin olması sürpriz bir durum değildir. 150 yıldır insanlardan gizlenen bir gerçek, ilk defa olarak Yaratılış Atlası vesilesiyle ortaya çıkarılmıştır. İnsanlar, hayatlarında ilk defa bilim adına gerçek fosil deliller görmüş ve bunların tamamının evrimi reddettiğine, Yaratılış’ı ispat ettiğine şahit olmuşlardır. Ve hayatlarında ilk defa onlara, Darwinizm’in tek bir bilimsel delille bile desteklenmediği, Darwinistlerin tüm dünyayı aldattıkları, bilimsel delilleri Yaratılış’ı ispat ettikleri için sakladıkları, ama aslında 250 milyon fosilin tamamının Yaratılış gerçeğini ispat ettiği gösterilmiştir. İnsanlar ilk defa, aldatılarak değil, bilimsel delillere bakarak, kendi vicdanlarına başvurarak karar vermişlerdir. Ve verdikleri karar açıktır: FRANSIZ ÖĞRENCİLER, ARTIK EVRİMİ REDDETMEKTEDİRLER.
Batıl, yalan, sahtekarlık ve aldatmaca üzerine kurulu olan bir düşünce sistemi, her ne kadar dünya çapında masonların denetimindeki bir Darwinist diktatörlük tarafından korunursa korunsun, sonunda mutlaka yok olup ortadan kalkacaktır. Çünkü Rabbimiz, “...Hak geldi, batıl yok oldu. Hiç şüphesiz batıl yok olucudur.” ayetiyle bunu vaadetmiştir. (İsra Suresi, 81) Rabbimiz’in üstün kudreti ile her şeyi yaratmış olduğu gerçeğini artık bütün dünya kabul etmekte, insanlar büyük bir hızla üstün ve Yüce olan Allah’a yönelmektedirler. Artık Darwinistler ne yaparlarsa yapsınlar, bu büyük değişimi engelleyemeyeceklerdir.
Allah'ın yardımı ve fetih geldiği zaman, Ve insanların Allah'ın dinine dalga dalga girdiklerini gördüğünde, Hemen Rabbini hamd ile tesbih et ve O'ndan mağfiret dile. Çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir. (Nasr Suresi, 1-3)