Yaşamlarını sadece dünya hayatının varlığı üzerine kuran kimi insanlar, kişilere üstünlük ve ayrıcalık kazandıracak olan nitelikleri, dünyevi birtakım değerlerle sınırlandırmışlardır. Bir kimsenin mal mülk sahibi, itibarlı olması, belirli bir kariyer ya da şöhret kazanmış olması, daha üstün fiziksel özelliklere sahip olması, bu bakış açısını benimsemiş olan insanlar için büyük önem taşımaktadır. Tüm bunları bir insanın hayatı boyunca elde edebileceği en üst özellikler olarak düşünürler. Eğer kendileri bu kişilerde olan özelliklere sahip değillerse, o kişilere büyük saygı duyar ve onlarla kıyasladıklarında kendilerini onlara göre daha değersiz bulurlar.
Bu üstünlük ölçüleri çeşitli toplumlara göre değişiklik göstermekle birlikte genellikle aynı çerçeve içerisinde kalmaktadır. Oysa Allah (cc) Kuran'da, insanlar için en güzel ve en doğru hükmün Rabbimiz'in hükmü olduğunu bildirmektedir. Kuran'da insanlar arasındaki tek üstünlük ölçüsünün kişilerin takvaları olduğu şöyle haber verilmiştir:
"Ey insanlar, gerçekten, Biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler (şeklinde) kıldık. Şüphesiz, Allah Katında sizin en üstün (kerim) olanınız, (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır. Şüphesiz Allah, bilendir, haber alandır." (Hucurat Suresi, 13)
Bir başka ayette ise Allah (cc), "... Siz, hayır adına ne yaparsanız, Allah, onu bilir. Azık edinin, şüphesiz azığın en hayırlısı takvadır. Ey temiz akıl sahipleri, Benden korkup-sakının." (Bakara Suresi, 197) şeklinde buyurarak, insanlara elde edebilecekleri en hayırlı özelliğin takva olduğunu bildirmiştir. Dolayısıyla insanların asıl hedeflemeleri gereken, mal mülk, şan şöhret gibi maddi değerler değil, kişiyi hem dünyada hem de Allah (cc) Katında değerli hale getirecek ve üstünlük kazandıracak olan 'takva' olmalıdır.
Allah (cc) bir başka ayetinde de, kimi insanlar arasında bir üstünlük unsuru haline gelmiş olan zenginlik yerine, Rabbimiz'in fazlını istemenin daha makbul olduğunu şöyle bildirmektedir:
"Allah'ın kendisiyle kiminizi kiminize göre üstün kıldığı şeyi (malı) temenni etmeyin. Erkeklere kazandıklarından pay (olduğu gibi), kadınlara da kazandıklarından pay vardır. Allah'tan onun fazlını (ihsanını) isteyin. Gerçekten, Allah herşeyi bilendir." (Nisa Suresi, 32)
Allah (cc)'ın bildirdiği tüm bu ayetlerden anlaşıldığı gibi, üstünlüğü dünyevi özelliklerde aramak büyük bir yanılgıdır. Tek üstünlük Allah (cc)'ın bize bildirdiği gibi imanın ve takvanın üstünlüğüdür. Peygamber Efendimiz de bir hadislerinde bu konuyla ilgili olarak şöyle buyurmuşlardır.
"Ey insanlar dikkat ediniz! Rabbiniz tektir. Arabın, Arab olmayana, Arab olmayanın Arab'a, siyahın kırmızıya, kırmızının siyaha, takvadan öte, hiçbir üstünlüğü yoktur. Şüphesiz Allah Teala katında en üstününüz, Allah Teala'dan en çok korkanınızdır." (Müsned-i Ahmed b. Hanbel, 5/411)