Adnan Oktar’ın 15 Ağustos 2010 tarihli Kanal Avrupa röportajından
Adnan Oktar: Bir de gazilerimiz bizim unutulmuş vaziyette oluyor. Biz gazileri göremiyoruz. Gazi, selamünaleykum diyecek pastaneye girecek gelip oturacak, millet eğilip alnından öpecek onu. Ondan para alınmaz. Mesela taksiye bindi, para yok. Mesela mağazaya girdi, para yok. Gaziden para alınmaz, o madalyayı takacak, biz göreceğiz onun madalyasını. Mesela kolu kopmuş, o kopmuş kolundan öpecek insanlar. O bir aslan o, niye evinde oturtalım biz gaziyi; lütuf olarak değil bu hak ettiği için, aslan olduğu için bu inşaAllah. Veyahut uçağa bindi, niçin para alınsın, bedava, her yerde bedava olacak. Yahut gitti bir gömlek aldı, ayıptır yani mağazada oturup ondan, gaziden para alınır mı? O bereket getirir, güzellik getirir. Bitti diyeceksiniz, gel bir sarılayım diyeceksin, Allah selamet versin. Mesela bazısı tekerlekli arabayla geliyorlar, kimisi de koltuk değneğiyle geliyor, aslan onlar. Turistik tesisler, hepsi bedava olması lazım onlara. Aksi çok acayip, evlerine gidip oturuyor o çocuklar. Bütün ömürleri evlerinde geçiyor, olur mu öyle şey aslanlara. Hele şehit ailelerine her yerde böyle muhabbet, coşku, her yerde o sevgiyi, o asaletlerini onlara hissettirmek lazım, kat kat fazlasıyla.Mesela, bir yerde site yapıyor adam, tatil sitesi yapıyor. On tanesini şehit ailelerine ayırır. Yahut 20 tanesini, Allah rızası için, bu bereket bolluk getirir, güzellik getirir. Allah kat kat fazlasını verir. Ve öyle bir sitede 10 tane şehit ailesinin oturması oraya büyük bir bereket ve güzellik getirir, bu çok büyük bir nimettir. Yani, çok şerefli bir görünümleri olur şehit ailelerinin. Onların bir heybeti oluyor, güzel bir sükseleri var; yani manevi sükseleri var, insan hayranlıkla bakıyor. Gazilere de şehitlere de olağanüstü ilgi ve ihtimam gerekiyor. |