Sayın Adnan Oktar, İsrail'in 2008 yılında Gazze'ye yaptığı operasyon sırasında yapmış olduğu açıklamalarda, Türk İslam alemi birlik olmadığı müddetçe Filistin'de yaşanan acıların devam edeceğini, yaşanan ızdırapların son bulmayacağını ifade etmiştir. Tam da Sayın Oktar'ın ifade ettiği şekilde, bölgede dökülen kanlar 2008 Gazze operasyonuyla sona ermemiş, hamiyeti İslamiye'yi feveran ettiren büyük olaylar yaşanmaya devam etmiştir. Üstelik tam da Sayın Oktar'ın dikkat çektiği şekilde, Türk Milleti'nin bu konudaki duyarlılığını ve hamiyeti İslamiyesini ortaya koyacak, Peygamberimiz (sav)'in bildirdiği gibi "Kırmızı bayrakların, yeşil bayraklarla birleşeceği" gelişmeler yaşanmıştır. Çay TV, 31 Ocak 2009 Adnan Oktar:Milletimizin duyarlılığının artması Türk-İslam Birliği’nin alametidir. Çünkü daha önce de İsrail yıllar içerisinde, aylar içerisinde buna benzer çok fazla katliam yaptı. Fakat bu seferki tepki çok şiddetli oldu. Bu çok güzel, çok mükemmel maşaAllah. Her zaman bizim milletimizin tepkisi oluyordu ama bu sefer çok şiddetli oldu. Bu, hayırlı bir zamanda olduğumuzu, güzel bir zamanda olduğumuzu, milletimizin hamiyet-i İslamiyesinin çok arttığını ve lider ülke olduğumuzu gösteriyor. Çünkü diğer ülkelerde bir çekingenlik, içine kapalı olma durumu var biliyorsunuz. Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın gibi bir mantık içindeler bir kısım, özellikle Arap ülkelerinin bazı liderleri. Oranın halkını tenzih ederim ama liderleri o tarzda. Bu seferki gelişme inşaAllah bütün İslam aleminin, Türklük aleminin birleşmesini sağlayacak inşaAllah. Bu olaylar zaten durmaz, devam eder, yine olacaktır, yine bu tip şeyler olur. Ama her seferinde tepki şiddetlenecektir, her seferinde hamiyet-i İslamiye güçlenecektir ve sonra da bu feveran edecektir ve rivayette de belirtildiği gibi önce kırmızı bayraklar, yani Türk bayrakları, birleşecek; sonra da kırmızı bayraklar yeşil bayraklara hakim olacak. Yani İslam aleminin bayraklarına hakim olacak inşaAllah. Gidişat o yöndedir inşaAllah.
Adnan Oktar: Diyor ki Peygamber Efendimiz hadisinde, Naim Kaab’dan tahric etti, dedi ki: “Deccal, -yani, dinsiz ateist sistemin lideri ve onun askerleri ve onun gücü Beyt-ül Makdis’de (Mescid-i Aksa’ya yakın belde) -yani Filistin- müminleri muhasara, (kuşatma) altına alır. Ve onlara, müminlere öylesine şiddetli bir açlık isabet eder ki”; hem muhasara altına alıp kan döküleceği hem de burada açlık ve kıtlık oluşacağını da belirtiyor Peygamber Efendimiz. Mehdi devrinde bunun olacağını belirtiyor. Bu olay bununla bitmez, yani Müslümanlar birleşmedikten sonra bu farzı yerine getirmedikten sonra Türk İslam Birliği oluşmadıktan sonra bu acı devam eder. Çünkü bölünmek haramdır; Müslümanlar bu haramı işlediler, bu haramı durdurmaları lazım. Birleşmek farzdır bu farzı yerine getirmeleri gerekiyor. Bunu yapmadıktan sonra bir kurtuluş beklemeleri Müslümanların Kuran’a uygun olmaz. Yani gereğini yapmaları lazım.
Adnan Oktar: Net olarak açıkça söyleyeyim, o çocuk ölüleri insanı genellikle çok tahrik ediyor, tabii bizi de, herkesi de çok gerdi, yordu, vicdanımızı çok rahatsız etti. Ben gördüm mesela bir çocuk dehşetin şiddetinden şiddetli titriyordu... ve çok fazla çocuk öldürüldü, yani bir vicdan kanaması oldu bütün dünyada ve toplumda ve rahatsızlık meydana getirdi. Ama tabii bu insanlar da panik halindeler, yani Museviler de öldürülme ve acı korkusu içerisinde, acı çekecekler, öldürülecekler korkusu içerisindeler. Yani her iki tarafı da hemen kurtarmak gerekiyor, aslında yani bunu yapacak gücün, Türklerin, Türkiye’nin bir an önce bu olaya el koyması gerekir, yani bunun dışında bu dengesiz acılar mutlaka devam edecektir. Bir Filistin canı yanacaktır, bir İsrail’in canı yanacaktır. İsrail korku içinde yaşayacaktır, Filistin korku içinde yaşayacaktır. Ben gürül gürül şu sözü duymayı çok özlüyorum: Türk-İslam Birliği kurulsun. Bir an önce bu iş hallolsun … Bu bölünme devam ettiği müddetçe, bu ızdırap ve bu kıyım da devam edecektir. Yani sert çıkışlar, bağırmalar, protestolar, toplantılar, sokak gösterileri hiçbir şekilde çözüm değildir. Yani adamlar en önemli can damarından vurmuşlar, en önemli silahı ele geçirmişler. |