Mübarek Ramazan'ın 5. günü... | ||||
| ||||
| ||||
İslam Ahlakı : | ||||
HESAP GÜNÜ Size va'dedilmekte olan, hiç tartışmasız doğrudur. Şüphesiz din (hesap ve ceza) da mutlaka gerçekleşecektir. (Zariyat Suresi, 5-6) Allah, insanları yaptıklarından sorumlu tutmaktadır. İmtihan olan insan, hesap günü, dünyada işledikleriyle sorgulanacaktır. Hiçbir yaptığının gizli kalmadığını, hesap günü tüm işledikleri ortaya döküldüğünde görecektir: O gün, orta yere çıkarlar. Onlardan hiçbir şey Allah'a karşı gizli kalmaz. (Allah sorar:) "Bugün mülk kimindir? Bir olan, Kahhar olan Allah'ındır." Bugün her bir nefis, kendi kazandığıyla karşılık görür. Bugün zulüm yoktur. Şüphesiz Allah, hesabı seri görendir. (Mümin Suresi, 16-17) Dünyada insanların her zaman hak ettiklerinin tam karşılığını almadığını görürüz. Allah, kimi insanlara dünyada süre vermekte ve onların yaptıkları kötülüklerin karşılığını ahirette eksiksiz olarak vereceğini bildirmektedir. Dünyada gayrimeşru işler işleyenlerin kimi zaman fark edilememeleri, kimi zaman da kanundan kaçabilmeleri nedeniyle, cezadan kurtulduklarını zannetmeleri büyük bir gaflettir. Bu kişiler, hesap günü insanın hayatı boyunca tüm yaptığı işleri Allah'tan gizleyemediğini göreceklerdir. Allah, Hafız (herşeyi hafızasına alan) sıfatıyla, insanların her davranışını bilmekte ve meleklerine kaydettirmektedir. Kuran'da bu gerçek şöyle bildirilmektedir: Onun sağında ve solunda oturan iki yazıcı kaydederlerken, Herşeyi en ince ayrıntısına kadar bilen, insanın söz olarak söylediklerine de söylemeyip kalbinden geçirdiklerine de her an şahit olan Allah, hesap günü, sonsuz adalet sahibi olarak insanları en ufak haksızlığa uğratmadan yargılayacaktır: Biz ise, kıyamet gününe ait duyarlı teraziler koyarız da artık, hiçbir nefis hiçbir şeyle haksızlığa uğramaz. Bir hardal tanesi bile olsa ona (teraziye) getiririz. Hesap görücüler olarak Biz yeteriz. (Enbiya Suresi, 47) Allah, sonsuz adalet sahibi olduğu gibi, sonsuz merhamet ve lütuf sahibidir. İyi davranışta bulunanlara kat kat güzellikle karşılık vaat etmekte, kötülük işleyenlere de hak etmiş olduklarıyla cezalandırılacaklarını bildirmektedir: Kim bir iyilikle gelirse, kendisine bunun on katı vardır, kim bir kötülükle gelirse, onun mislinden başkasıyla cezalandırılmaz ve onlar haksızlığa uğratılmazlar. (Enam Suresi, 160) Hesap anında insanlar, dünyada işlediklerini gösteren kitaplarının kendilerine veriliş şekline göre, cennet veya cehenneme gireceklerdir: Artık kimin kitabı sağ yanından verilirse,
| ||||
Darwinizm'in Sahtekarlıkları: | ||||
KÖRELMİŞ ORGAN PROPAGANDASININ GEÇERSİZLİĞİ "ÜÇÜNCÜ GÖZ KAPAĞI" VE KULAK HAKKINDAKI YORUMLAR "Üçüncü göz kapağı" isimli doku, insan gözünün burna yakın uçlarında bulunan kırmızı renkli göz pınarlarıdır. Bu doku Darwin tarafından "körelmiş organ" olarak gösterilmiştir ve bu nedenle kimi zaman "gözdeki Darwin noktası" olarak da anılır. Ancak bilimsel adı plica semilunaris olan bu "yarım ay" şeklindeki doku, Darwin'in sandığı gibi sürüngenlerden miras kalan işlevsiz bir parça değildir. Araştırmalar plica semilunaris'in gözü nemlendiren yağlı bir sıvı salgıladığını ve bunun gözün yabancı cisimlerden korunmasında önemli bir rol üstlendiğini göstermektedir. Dolayısıyla bu dokunun "Darwin noktası" olarak adlandırılması, ancak bu dokuyu körelmiş organ sanan Darwin'in ve onu körü körüne izleyen günümüz Darwinistlerinin bilgisizliğine ve bağnazlığına yönelik bir atıf olarak anlam taşıyabilir. Evrimcilerin insan kulağının üst kısmındaki küçük çıkıntıyı ve kulakları hareket ettirmeyi sağlayan kasları "körelmiş organ" sayması da tümüyle spekülatif bir yorumdan ibarettir. Kulağın sahip olduğu şekil ve onun sahip olduğu parçalar, eksiksiz olarak, kulağın işitme görevini yerine getirebilmesi için gerekli olan parçalardır.
| ||||
Ahir Zamandan İşaretler : | ||||
SOSYAL BOZULMA Toplumsal bozulmanın unsurları aynı zamanda Peygamberimiz (sav)'in on dört yüzyıl önce haber verdiği, günümüzde de bir bir ortaya çıkan gelişmelerdir. Hz. Muhammed (sav) ahir zamanı, "insanların ihtilaf ve içtimai (sosyal) sarsıntılar içinde bulundukları zaman" (Ramuz-El Ehadis, 7/7) olarak tanımlamıştır. Günümüz insanlarının karşı karşıya oldukları önemli bir sorun, sosyal yapılardaki bozulmalardır. Toplumsal çöküş değişik şekillerde kendini göstermektedir. Dağılmış aileler, boşanmalardaki artış ve gayrimeşru çocuklar aile kurumundaki tahribatın doğal sonuçlarındandır. Stres, huzursuzluk, mutsuzluk, endişe ve kaos pek çok insanın hayatını adeta bir kabusa dönüştürmektedir. Manevi boşluk içindeki insanlar bunalımlarına çare ararlarken alkol ve uyuşturucu bataklığına düşmekte veya karanlık yollara girmektedirler. Çözüm yolu kalmadığını düşünen bazıları da intiharı bir kurtuluş zannetmektedirler. Toplumsal yozlaşmanın en çarpıcı göstergelerinden birisi de yasalara aykırı davranışlardaki büyük artıştır. Suç oranlarındaki artış son derece büyük boyutlara ulaşmıştır. Birleşmiş Milletler Uluslararası Suç Önleme Merkezi'nin hazırladığı "Evrensel Suç ve Adalet Raporu" tüm dünya ülkelerini kapsayan şu genellemeleri içermektedir: Ortalama olarak, suç oranları 1980'lerde olduğu gibi, 1990'larda da yükselmeye devam etmektedir. Dünyanın neresi olursa olsun, beş yıllık bir periyotta, büyük şehirlerin sakinlerinin üçte ikisi en az bir kere suç sayılan fiillerin hedefi olmaktadır.Evrensel olarak ciddi suçlara hedef olma olasılığı (soygun, cinsel suçlar, saldırı) beşte birdir. Bölge ayrımı olmaksızın, gençler kategorisindeki mülkiyete yönelik suçlar ve şiddet suçlarının her ikisi de ekonomik problemler ile ilgilidir. Son yıllarda yasa dışı uyuşturucu madde türleri sayıca artmış ve nitelik olarak da çeşitlenmiştir. United Nations Office for Drug Control and Crime Prevention, Global Report on Crime and Justice, 1999, http://www.uncjin.org/Special/GlobalReport.html Böyle bir sosyolojik gelişmenin nedenleri Kuran'daki geçmiş toplumların kıssalarında açıkça anlatılmaktadır. Sosyal dejenerasyon ve buna bağlı olarak ortaya çıkan her türlü sorun, insanların Allah'ı ve yaratılış amaçlarını unutmalarının, hak dinden ve manevi değerlerden uzaklaşmalarının kaçınılmaz bir sonucudur.
| ||||
Yaratılış Delilleri: | ||||
Mercan resiflerinde pek çok balık birarada yaşar. Her türün kendine özgü özellikleri vardır. Melek balığı ve Horozbina balığı gibi gündüz avlanan balıklar güneş batmaya başladığında mercan resiflerindeki kuytu yerlere ve yarıkların içerisine girer. Cerrah balığı, papağan balığı, keçi balığı ve Lapina gibi gündüz avlanan balıklar ise çiftleşmek için alaca karanlık vakitlerini kullanırlar. 2000'den fazla cerrah balığı çiftleşmek için biraraya toplanabilir ve bu balıklar yumurtlamak için genellikle resiflerin kenarlarını kullanır. Mercanlarda yaşayan balıkların genel davranışları da çeşitlilik gösterir. Örneğin mercanlarda yaşayan papağan balığı gibi bazı balıklar derin bir uykuya dalar. Pufferfish gibi bazı balıklar ise yarı uyanık bir şekilde dinlenmeye geçer. Keçi balığı ve diğer bazı balıklar gündüz kullandıkları parlak renklerinin daha soluk olanlarını adeta farklı bir deri gibi gece kullanır. Süngerler, mercanlar ve yumurtlayan bazı balıklar da mercan resiflerinde yaşayan canlılardır. Bundan başka küçük yengeçler ve karidesler de resiflerdeki mikroskobik bitki ve hayvanlar ile beslenmek için mercan kayalarına doğru çıkarlar. Yine mercan resiflerinde yaşayan köpek balıkları ve müren gibi balıklarsa karanlıkta besin bulabilmek için çok güçlü olan koku duyularını kullanır. Allah deniz altında yarattığı bu renkli dünya ile bize örneksiz sanatını ve sınırsız ilmini tanıtır.
| ||||
Peygamberimiz(sav)'in Mucizeleri: | ||||
Dünyanın dört bir yanında yaygın katliamların, savaşların, çatışmaların gerçekleşmesi, fitnelerin çoğalması, haramların helal sayılması, ahlaki dejenerasyonun büyük bir hız kazanması, Allah'ın açıkça inkar edilmesi, Kuran ahlakının terk edilmesi, Müslümanların çok şiddetli zorluklarla karşılaşmaları, masum insanların sebepsiz yere öldürülmeleri, fakirliğin ve açlığın yaygınlaşması, sahte din adamlarının ortaya çıkması, büyüye ve fala rağbet edilmesi, sahtekarlığın, rüşvetin, zinanın artması, sahte mesihlerin ortaya çıkması gibi daha birçok alamet içinde bulunduğumuz ahir zamanda tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar büyük bir yaygınlık göstermektedir. Peygamberimiz (sav)'in günümüzden yüzyıllar önce ayrıntılarıyla açıkladığı işaretlerin, "içinde bulunduğumuz çağda" yeryüzünün hemen her köşesinde, birbiri ardınca ve tam olarak hadislerde belirtildiği biçimde yaşanması, Peygamberimiz (sav)'in mucizelerinden biridir.
| ||||
Yaşayan Fosiller Evrimi Yalanlıyor: | ||||
50 MİLYON YILLIK ÇEKİRGE FOSİLİ Milyonlarca yıl öncesine ait çekirge fosilleri, Darwinizm'e büyük bir meydan okumaktadır. Evrim teorisine göre, hayali bir evrim sürecinden geçmesi ve ara form niteliğinde olması gereken bu canlılar, günümüzdeki türdeşleriyle tam olarak aynıdır. Bu gerçek, canlıların, tarihin hiçbir döneminde evrim geçirmediklerinin kesin delilidir. Allah canlıları bir anda eksiksiz olarak yaratmıştır. Son derece hareketli bir çekirge türünün 50 milyon yıl öncesine ait fosili günümüzdeki örneğinden farksızdır.
| ||||
Günün Internet Sitesi: | ||||
Türkçenin yanısıra, İngilizce, Almanca ve Bulgarca dillerinde de hazırlanan bu internet sitesinde anlatılan, bugüne kadar pek çok insanın hayata bakış açısının değişmesine sebep olan, son derece önemli bir gerçektir. |