
- Allah'tan başka bir ilah olmadığını,
- Herşeyi yaratanın ancak Allah olduğunu,
- Her işi evirip çevirenin Allah olduğunu,
- Tüm kalplerin ancak Allah'ın kontrolünde olduğunu,
- Allah'ın herşeyi sarıp kuşatan oluğunu,
- Kaderi belirleyen olduğunu,
- Herşeye gücü yeten ve dilediğini yapan olduğunu,
- Herşeyden haberdar olduğunu ve herşeyi işitip gördüğünü,
- Herşeyin üzerinde gözetici ve koruyucu olduğunu,
- Gaybı bildiğini,
- Hiçbir şeye ihtiyacı olmadığını ve bütün eksikliklerden uzak olduğunu,
- Doğurmamış ve doğurulmamış olduğunu,
- Şaşırmayan ve unutmayan olduğunu,
- Mülkün tek sahibi olduğunu,
- Herşeyin tek varisi olduğunu,
- Daima diri olduğunu,
- İzzet ve şerefin tek sahibi olduğunu,
- Daima üstün ve galip gelen olduğunu,
- En güzel isimlerin sahibi olduğunu,
- Hüküm ve hikmet sahibi olduğunu,
- Kullarına şahdamarlarından daha yakın olduğunu,
- Kalplerinden geçirdikleri en ufak şeyi dahi bildiğini,
- Gizlinin gizlisini bilen olduğunu,
- Sonsuz adaletli olduğunu,
- Merhametlilerin en merhametlisi olduğunu,
- Kullarına karşı çok bağışlayıcı olduğunu,
- Kullarını çok seven olduğunu,
- Tevbeleri kabul eden olduğunu,
- Samimi duaya karşılık veren olduğunu,
- İyiliğin ve şükrün karşılığını fazlasıyla veren olduğunu,
- İnsana herşeyi öğreten olduğunu,
- Uyarıp korkutan olduğunu,
- Ölüleri dirilten ve hesap gününü yaratan olduğunu,
- Dinine yardım edenlere dünyada ve ahirette yardım eden olduğunu,
- Vaadinin hak olduğunu,
- İnkarcılar için cehennemi ve müminler için de cenneti yaratan olduğunu bilen bir Allah inancına sahiptir.
NASIL BİR ALLAH KORKUSUNA SAHİPTİR?
- Yalnızca Allah'tan korkup yine yalnızca O'ndan sakınır.
- Allah'tan başka hiçbir şeyden korku duymaz.
- Allah'tan güç yetirebildiğince çok korkar.
- İmanı ve Allah korkusunu kalbe yerleştirenin Allah olduğunu hisseder.
- Bu korkuyu sadece zorluk ve çaresizlik anlarında değil, her an yaşar.
- Allah'ın sinelerin özünde olanı ve gizlinin gizlisini bilen olduğunu unutmaz.
- Kimsenin görmediği yerde de Allah'ın gören olduğunu her an hatırlar.
- Hesap vereceğini bilerek hareket eder.
- Haram ve helallere titizlik gösterir.
- Yaptığı herşeyin temeli bu korku üzerine kuruludur.
- Yapılan her işte Allah'a yönelip döner.
- Tek cezalandıranın Allah olduğunu bilir.
- Allah'ın makamından, tehdidinden ve cehennem azabından korku duyar.
- Daha önce gelip geçenlere Allah'ın verdiği azapları unutmaz.
- Saygı dolu, içi titreyen ve şiddetli bir Allah korkusuna sahiptir.
NASIL BİR İMANA SAHİPTİR?
.jpg)
- Yalnız Allah korkusuna ve Allah sevgisine dayalı,
- Yalnızca Allah'a ibadet ettiren,
- Allah'ı herşeyin üzerinde tutmayı sağlayan,
- Allah'tan başka İlah aramayan,
- Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmayan,
- Herşeyin Allah'tan olduğunu bilen,
- Allah'ın her zaman onun yanında olup, yaptıklarını gördüğünü bilen,
- Hayatının her anında asıl hedefini, 'Allah'ın rızasını kazanmak' olarak belirleyen,
- Tüm hayatı Allah için yaşamayı gerektiren,
- Allah'ın sınırlarını titizlikle korumayı sağlayan,
- Allah'ın karşısında acizliğini çok iyi bilmesini sağlayan,
- Allah'ın ayetlerine gönülden boyun eğici bir tavır sağlayan,
- Sadece Allah'a güvenip dayanmayı sağlayan,
- Yardımın ancak Allah'tan olduğunu kavratan,
- Daima Allah'ı anmayı sağlayan,
- Kuran'a kuvvetle bağlanmayı getiren,
- Allah'a asla nankörlük ettirmeyen,
- Kıyamet gününe kesin bir bilgiyle iman ettiren,
- Ahiretin varlığına kesin olarak inandıran,
- Dünya hayatına aldanmayı engelleyen,
- Gelecek endişesini ortadan kaldıran,
- Her işte bir hayır olduğunu her an hissettiren,
- Her işte Allah'a yönelip dönmeyi sağlayan,
- Sahip olunan tüm özelliklerin Allah'tan olduğunu unutturmayan,
- Allah'a, hükümlerine ve elçilerine gönülden bir itaat sağlayan,
- Şeytanın etkisine izin vermeyen,
- Her an vicdanın sesiyle hareket etmeyi sağlayan,
- Katıksız, sadece Allah'a yönelmiş bir ruh hali veren,
- Sadece Allah'ı ve inananları dost edinmeyi sağlayan,
- Allah'a yakınlaşmak için çok şiddetli bir çaba harcatan,
- Allah'a her an şükredici olmayı sağlayan,
- Her güçlüğe sabredebilecek, kesinlikle yılmayan bir kararlılık veren,
- Üstün bir ahlak kazandıran,
- Gösterilen mümin alametlerinde süreklilik sağlayan,
- Takvada yarışıp öne geçiren bir imana sahiptir.
NASIL BİR KADER ANLAYIŞINA SAHİPTİR?
- Herşeyin bir kader ile yaratıldığını,
- Doğumdan ölüme kadar her olayı, Allah'ın bir kader üzerine yarattığını,
- Her olayın ancak Allah'ın takdir ettiği zamanda gerçekleşeceğini,
- Allah'a karşı kalbi tam tatmin bulmuş olarak bağlanmak gerektiğini,
- Gönülden boyun eğici olmanın makbul olduğunu,
- Allah'ın tüm zamanları tek bir an içinde gördüğünü,
- Katıksızca sadece Allah'a teslim olmanın gerekliliğini,
- Her ne yaparsa yapsın sonucu belirleyecek olanın Allah olduğunu,
- Allah'a tam bir teslimiyet gösterdiği takdirde asla mahzun olmayacağını,
- Allah'ın yarattığı her görüntüden razı olması gerektiğini bilir.
- Başına gelen herşeyin Allah'tan olduğunu bildiği için;
- heyecana kapılmaz.
- üzüntü ya da sıkıntıya düşmez.
- paniğe kapılmaz.
- umutsuzluğa düşmez.
- sıkıntı ve stres yaşamaz.
- endişeli bir ruh haline girmez.
- kızgınlık duymaz.
- "keşke" demez.
- ani ve aşırı tepkiler vermez.
- ölüm karşısında üzüntü duymaz.
- elinden gidene ve kendisine isabet edene üzülmez.
NASIL BİR DÜŞÜNCE YAPISINA VE NASIL BİR AKLA SAHİPTİR?

- Kuran'ı gereği gibi, iyice düşünen.
- Herşeyi Kuran mantığıyla değerlendiren.
- Herşeyi pozitif düşünen.
- Vicdanın yönlendirdiği şekilde hareket eden.
- Herşeyi kaderde Allah'ın takdir ettiği şekilde meydana geldiğini bilerek düşünen.
- Her olayın ardında gizlenen hayır ve hikmeti görmeye çalışan.
- Ayakta iken, otururken, yatarken, her an daima Allah'ı düşünen.
- Allah'ın varlığını ve yaratışındaki sanatını derin derin düşünen.
- Öncelikli olarak Allah'ın dikkat çektiği konuları ve iman hakikatlerini araştırıp, düşünen.
- Sorularının cevaplarını sadece Kuran'dan bulan.
- Aksamalar karşısında çözümü hep Kuran'da arayan.
- Daima dinin lehine düşünen.
- Vesvese geldiğinde şeytandan olduğunu düşünüp, Allah'a sığınan.
- Müminler hakkında hüsn-ü zanla düşünen.
- Başkalarının ihtiyaçlarını düşünebilen.
- Aciliyetli konuları tespit edip onlara öncelik verebilen.
- Hak ile batıl arasında Kuran'a uygun kıyaslar yapabilen.
- Temiz bir akıl ile düşünebilen.
- Kendi yaratılışını düşünen.
- Kıyameti düşünen.
- Hesap gününü düşünen.
- Cenneti ve cehennemi düşünüp öğüt alan.
- Kendisine yöneltilen öğütleri iyice düşünen.
- Kendi nefis muhasebesini iyi yapabilen bir akıl ve düşünce yapısına sahiptir.
NASIL BİR SEVGİ ANLAYIŞINA SAHİPTİR?
- Allah'ı herkesten ve herşeyden fazla sever.
- Müminlere olan sevgisi Allah'ın rızasına dayalı bir sevgidir.
- En çok sevdiği kişiler, Allah'ın rızasını kazanmaya en çok çaba harcayan, en takva olduğunu umduğu kişilerdir.
- Dünya hayatının süslerine karşı tutkulu bir sevgi hissetmez.
- İşlediği hayırların karşılığında Allah'ın sevgisi dışında hiçbir karşılık beklemez.
- Allah'a ve elçisine karşı başkaldıranlara karşı asla bir sevgi duymaz.
- Bir şeye karşı duyduğu sevgi ve ihtiyaç, o konuda fedakarlık göstermesini engellemez.
NASIL VE NELER HAKKINDA KONUŞUR?

- Allah'ı en güzel isimleriyle tesbih eder.
- Sözün en güzelini söyler.
- Gelecekte olacak bir olay için her zaman için "Allah dilerse" anlamındaki "İnşaAllah" kelimesini kullanır.
- Allah'ın sanatını yansıtan her güzelliği gördüğünde "MaşaAllah" diyerek Allah'ın şanını yüceltir.
- Allah'ın en hoşnut olacağını umduğu sözü söyler.
- Konuşmalarında ayetleri hatırlatarak konuşur.
- Hikmetli konuşur.
- Kısa, özlü ve anlaşılır konuşur.
- Boş ve yararsız konuşmalar yapmaz.
- İhtiyaca yönelik konuşur.
- Yalan söz söylemez.
- Anne ve babasına karşı "öf" bile demeyecek kadar saygılı konuşur.
- Yumuşak söz söyler.
- Konuşmalarıyla karşı tarafa güvenilir olduğunu hissettirir.
- Olabildiğince samimi, sade, içinden geldiği gibi konuşur.
- Gizli konuşmalardan kaçınır.
- Söylediği sözün ne anlama gelebileceğini bilerek ve iyi düşünerek konuşur.
- Öğüt vererek konuşur.
- Bir eve girdiğinde önce Kuran'da belirtildiği gibi "selam" sözünü söyler.
- Cahillerle karşılaştığında onlarla cahilce söze dalmaz, "selam" diyerek geçer.
- İftira içeren bir söz söylemez.
- Ve bu tarz konuşmalara katılmayarak, onurlu olarak geçer.
- İyi ve güzel tavırları teşvik edecek ve kötü davranışlardan kaçındıracak şekilde konuşur.
- Sesinde orta bir yol tutar, bağırarak konuşmaz.
- Ağzından çıkan her sözden sorumlu olduğunu bilir.
- Boş ve gereksiz amaçlar için yemin edip durmaz.
- Konuşmalarında kimseyi ayıplayıp, kötülemez.
- Dedikodu yapmaz.
- Vicdanı harekete geçirecek etkili sözler söyler.
NASIL VE NELERE DUA EDER?
- Herşeyde Allah'a dönüp yönelerek,
- Yalnızca Allah'a dua ederek ve yalnızca O'ndan yardım dileyerek,
- Allah'ın her duaya icabet eden olduğunu bilerek,
- Allah'ın şahdamarından daha yakın olduğunu ve her düşündüğünü anında duyduğunu bilerek,
- Allah'ı en güzel isimleriyle tesbih ederek ve bu isimlerinin anlamlarını derin derin düşünerek,
- Dua ederken Allah'tan istekte bulunma konusunda sınır koymayarak,
- Duanın bir şekli olmadığını, Allah'ın rızasını kazanmak için yapılan her hareketin bir dua olduğunu bilerek,
- Dua etmek için özel bir mekan ve yere gerek olmadığını, her zaman, her yerde dua edilebileceğini bilerek,
- Allah'a karşı olabilecek en saygılı şekilde dua eder.
- Sadece sıkıntı ve ihtiyaç içindeyken değil, bolluk ve nimet içerisindeyken de dua eder.
- Dualarının arkasından verilen nimetlere nankörlük etmez.
- Duası samimi ve içtendir.
- Allah'a yalvara yalvara, için için dua eder.
- Gösteriş için dua etmez.
- Korku ve umut taşıyarak dua eder.
- Kendisi için olduğu kadar hatta daha da fazlasıyla peygamberler ve diğer müminler için de dua eder.
- Müminlerin sağlığı, güvenliği, rahatı, zenginliği ve gücü için dua eder.
- Allah'a yakınlaşmak, başarılı olmak, din ahlakını en iyi şekilde yaşayabilmek ve güzel ahlakta sabır gösterebilmek için dua eder.
- Dünyada ve ahirette Allah'ın en güzelini vermesi, nimetlerini artırması için dua eder.
- Hiç kimsenin müminlere zarar verememesi için dua eder.
- Kuran'da yer verilen peygamber dualarını kendisine örnek alır.
- Dualarının sonunda "gerçekten hamd alemlerin Rabbi olan Allah'ındır" (Yunus Suresi, 10) diyerek Allah'ı tesbih eder.