İnsan Evrim Geçirmemiştir... Delil Sanılan Tüm Kafatasları Artık İptal Edildi!

39646
Şüphesiz 'izzet ve gücün' tümü Allah'ındır. O, işitendir, bilendir. (Yunus Suresi, 65)

Dediler ki ``Sen Yücesin, bize öğrettiğinden başka bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten Sen, herşeyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansın.`` (Bakara Suresi, 32)


Etrafına bakan bir insanın gözüne gelen görüntü ters olarak beyne iletilir. Beyin bu görüntüyü düzeltir ve sonuçta insan ``dışarıdaki görüntünün tıpatıp aynısını, aynı netlikte`` görür. Böyle bir sistem, tesadüfen şuursuz atomların birleşmesiyle oluşamaz.

Görmeyi bilmeyen atomlar, tesadüflerin etkisiyle şuursuzca birleşerek dünyanın en mükemmel kamerasından daha kaliteli görüntü sağlayan, en gelişmiş üç boyutlu sinema ve televizyonundan daha net ve tam renkli görüntüyü beyinde meydana getiren görme sistemini yapamaz.

Duymayı bilmeyen şuursuz atomlar, en gelişmiş müzik sisteminden daha mükemmel olan, daha net ve çok boyutlu, gerçeğinden ayırt edilemeyen sesleri beynin içinde oluşturan işitme sistemini, tesadüfler sonucu meydana getiremez.^

Koklamayı bilmeyen atomlar, parfümün, gülün kokusunu hisseden koku alma sistemini tesadüflerin etkisi ile oluşturamaz. Sıcağı, soğuğu, sertlik duygusunu bilmeyen şuursuz atomlar tesadüfler sonucu hissetme gücüne sahip olamaz.

Şuursuz, kendi varlığından haberi olmayan atomlar, tesadüflerle, müzikten zevk alan, türlü türlü yiyeceklerin lezzetlerini bilen, hatıraları olan, dokunan, hisseden, düşünen, plan yapan, hatıralarını zihninde canlandıran, bir şeyi hatırlayan, gülmekten, eğlenmekten, neşeli ortamlardan zevk alan, daha sayılabilecek yüzlerce özelliğe sahip olan insanlara ve hatta atomun yapısını inceleyip-araştıran bilim adamlarına dönüşemez.

Harun Yahya`nın eserleri bugüne kadar 41 ayrı dile çevrilmiş olup dünyanın her yerinde milyonlarca okuyucuya hitap etmektedir. Evrim teorisinin çöküşünü konu alan kitaplar bazı ülkelerde resmi okul müfredatlarına girmiştir. Yoğun ilgi gören bu kitaplar, evrimciler tarafından ``cevap verilemez`` nitelik taşımaktadır.

İNSAN EVRİM GEÇİRMEMİŞTİR... DELİL SANILAN TÜM KAFATASLARI ARTIK İPTAL EDİLDİ!

Java Adamı ve Pekin Adamı: 1891 ve 1892 yıllarında Java Adası`nda bulunan fosiller Java Adamı (Pithecanthropus erectus) olarak; 1923-1927 yılları arasında Pekin yakınlarında bulunan fosiller ise Pekin Adamı (Sinanthropus pekinensis) olarak isimlendirilmiştir. Ancak her ikisinin de normal insanlara ait olduğu 1939 yılında Ralph Von Koenigswald ve Franz Weidenrich isimli uzmanlarca ortaya konulmuştur.(B. Theunissien, Eugene Dubois and the Ape-Man from Java, Kluwer Academic Publishers, 1989, s. 39) 1944 yılında ise, Harvard Üniversitesi`nden Ernst Mayr, her ikisini de insan olarak sınıflandırmıştır. (Garniss Curtis, Carl Swisher and Roger Lewin, ``Java Man``, Abacus, London, 2000, s. 87)

Nebraska Adamı: 1922 yılında Amerikan Doğa Tarihi Müzesi`nden Henry F. Osborn tarafından bulunan tek dişin insanla maymun arası bir canlıya ait olduğu öne sürülmüştür. Ancak Osborn`un çalışma arkadaşı William Gregory, 1927 yılında Science Dergisi`nde yayınladığı bir makaleyle bulunan dişin gerçekte bir yaban domuzuna ait olduğunu açıklamış ve fosille ilgili evrimci iddia sessizce ortadan kalkmıştır. Aşağıdaki çizim, tek bir dişten yola çıkılarak evrimcilerce hazırlanmış, zamanın basın organlarında yayınlanmıştır. Sadece bir tek dişten, bir canlının tasvir edilmeye kalkışılması, evrimcilerin teorilerini savunmak ve kabul ettirmek için ne denli taraflı ve yanıltıcı olabildiklerinin çarpıcı bir örneğidir.

Piltdown Adamı: 1912`de bulunan ve yarı maymun yarı insan bir canlıya ait olduğu öne sürülen bir kafatası fosilidir. Evrimciler yaklaşık 40 yıl boyunca bu fosili en önemli sözde delil olarak kullanmışlar, hakkında sayısız yorum ve resimler yapmışlardır. 21 Kasım 1953 günü yapılan bir açıklama ile Piltdown kafatasının bir sahtekarlık ürünü olduğu dünyaya ilan edilmiştir. 40 sene sonra uygulanan tarihlendirme testinde, çene ile kafatasının yaşlarının birbirlerinden çok farklı olduğu ortaya çıkmış, ardından yapılan daha ayrıntılı incelemelerde Piltdown Adamı`nın, bir insan kafatasına orangutan çenesinin eğelenerek monte edilmesi ve potasyum dikromatla eskitilmesi ile üretildiği anlaşılmıştır. Londra`daki Doğa Tarihi Müzesi`nde 40 yıl boyunca sergilenmesine rağmen fosil üzerinde bu süre boyunca hiçbir bilimsel çalışma yapılmasına izin verilmemiş olması önemli bir skandal olarak tarihe geçmiştir.

Zinjanthropus: 1959 yılında bulunan fosil, insanın atası olarak ilan edilmiştir. Ancak ayrıntılı incelemeler sonucu Zinjanthropus`un her yönüyle sıradan bir maymun olduğu ortaya çıkmıştır. İki defa isim değişikliğine uğrayan Zinjanthropus, günümüz evrimcileri tarafından insanla hiçbir ilgisi bulunmayan, soyu tükenmiş bir canlı olarak kabul görmektedir.
(

Ramapithecus: 1930`lu yıllarda, G.E. Lewis tarafından Hindistan`da bulunan, iki parçadan oluşmuş eksik bir çene kemiğidir. İlginçtir ki, evrimciler, 14 milyon yaşında olduğunu ileri sürdükleri bu çene kemiği parçalarından yola çıkarak Ramapithecus`un ailesini ve yaşadığı hayali ortamı (üstte) çizebilme becerisini (!) göstermişlerdir. 50 sene boyunca insanın atası olduğu savunulan fosil, 1981 yılında babun kemikleriyle yapılan bir anatomik karşılaştırma sonucunda ortaya çıkan gerçekle evrimcilerce rafa kaldırılmak zorunda kalmıştır. (Science Digest, Nisan 1981)

Lucy: 1974 yılında Afrika`da ele geçirilen bu fosil, evrimcilerin en çok itibar ettikleri, hakkında en fazla spekülasyon yapılan fosil özelliği taşımaktadır. Ancak günümüzde Lucy`nin (A. Aferensis) ağaçlarda yaşamaya uyumlu bir anatomiye sahip olduğu ve bildiğimiz maymunlardan farklı olmadığı ortaya konmuştur. ( Solly Zuckerman, Beyond The Ivory Tower, New York: Toplinger Publications, 1970, s. 75-94; Fred Spoor, Bernard Wood, Frans Zonneveld, "Implication of Early Hominid Labryntine Morphology for Evolution of Human Bipedal Locomotion", Nature, cilt 369, 23 Haziran 1994, s. 645-648.) Fransız bilim dergisi Science et Vie, 1999 yılında kapağında ``Elveda Lucy`` başlığını kullanmıştır. 2000 yılında gerçekleştirilen bir çalışmada, Lucy`nin ön kol kemiklerinde, günümüz şempanzeleri gibi parmak boğumu üzerinde yürümeyi mümkün kılan kilit sistemi bulunmuştur. (Richmond, B.G. and Strait, D.S., Evidence that humans evolved from a knuckle-walking ancestor, Nature 404 (6776):382, 2000) Tüm bu bulgular karşısında birçok evrimci uzman, Lucy`nin insanın atası olamayacağını açıklamışlardır. (``Discovery rocks human-origin theories``, Tim Friend, 21 March 2003, www.usatoday.com )

Neandertal Adamı: Evrimciler, ilk örnekleri 1856 yılında Almanya`nın Neander Vadisi`nde ele geçirilen Neandertal Adamı`nın ilkel bir maymun adama ait olduğunu öne sürmüşlerdir. Ancak sonradan yapılan arkeolojik bulgular, bu iddianın hiçbir bilimsel dayanağı olmadığını ortaya koymuştur. Neandertal uzmanı ve evrimci Erik Trinkhaus`un da itiraf ettiği gibi, ``Neandertallerin anatomisinde ya da hareket, alet kullanımı, zeka seviyesi veya konuşma kabiliyeti gibi özelliklerinde modern insanlardan aşağı sayılabilecek hiçbir şey yoktur``.(Erik Trinkaus, "Hard Times Among the Neanderthals", Natural History, cilt 87, Aralık 1978, s. 10) Ayrıca Neandertal Adamı`nın kafatası hacminin, günümüz insanından 200 cc daha büyük olması, insan-maymun arası bir varlık olduğu iddiasının geçersizliğini ortaya koymaktadır.

Taung Çocuğu: Raymond Dart tarafından Güney Afrika`da 1924 yılında ele geçirilen bir kafatası fosili, ilk başlarda insanın atası olarak öne sürülmüştür. Ancak, bugün evrimciler bu fosili insanın atası olarak savunamamaktadırlar. Çünkü fosilin genç bir gorile ait olduğu anlaşılmıştır. Ünlü anatomist Bernard Wood da, New Scientist Dergisi`nde yayınlanan bir makalesinde bu fosilin evrim iddiasına destek olamayacağını açıklamıştır. (Bernard Wood, ``Who Are We`` New Scientist, 26.10.2002, s.44)
PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo
İNDİRMELER