Teröristlere karşı teröristleri kullanmak ne kadar makul?
Harun Yahya
IŞİD rahatsız edici ilerleyişine ve dehşet verici eylemlerine devam ederken, dünya bir sonraki adıma karar vermeye çalışıyor. Bu sırada da oldukça mantık dışı hatta saçma öneriler ortaya atılıyor. Hayret verici şekilde ilgi gören bu sözde “çözüm önerileri”nden bazılarını iyi açıklamak gerekiyor.
Bu mantıksız önerilerden birine göre temelde Leninist-Marksist bir gerilla grubu olan PKK’nın IŞİD’e karşı silahlandırılması gerekiyor.
Burada asıl konu şudur: IŞİD’e karşı PKK’yı kullanmak akla uygun mudur?
PKK son 30 yıldır Türk ordusuyla savaşmış bir terör örgütüdür ve bu kanlı süreçte 60.000 insanın canını almıştır. PKK bölgede bir komünist devlet kurma amacıyla Leninist-Marksist idealleri doğrultusunda faaliyet göstermektedir.
Daha sonrasında ise komünist rejimi yaymak ve sözüm ona “proletarya diktatörlüğü”nü kurmak için genişleme ve tüm bölgeyi ele geçirme planları yapmaktadır. Bu sinsi idealine ulaşmak için PKKlı teröristler yıllardır pusular kurdular, Mehmetçiğimizi şehit ettiler, binaları havaya uçurdular, köyleri ateşe verdiler, insanları kaçırdılar ve uyuşturucu trafiğine karıştılar.
Leninist-Marksist ideolojiye sahip oldukları için militanlarını Leninist fikirlerle yetiştirmeye büyük önem verdiler ve ideolojilerinin propagandasını yapmak, onları vahşete alıştırmak için sürekli bir çalışma içinde oldular.
Üyelerinin her birinin aileye sadakat, ülkeye sadakat gibi tüm eski bağlılıklarından, inanç ve değerlerinden kurtulmaları için telkinler yaptılar. Komünist hedeflerini başarabilmek için kandırdıkları gençleri ölmek ve öldürmeye hazır birer makineye dönüştürdüler.
Bu insanların beyinleri o denli yıkandı ki bir gün Lenin’in ideallerini gerçekleştirmek ve kahraman olmak umuduyla normal hayatlarından vazgeçtiler ve hayatlarının geri kalanını dağlardaki mağaralarda korkunç şartlarda geçirmeyi bile kabul ettiler.
PKK’nın Türkiye’ye yaşattığı dehşet çok açık ortadayken şaşırtıcı bir gelişme yaşandı:
IŞİD’in dehşet verici ilerleyişi ve olayların beklenmedik şekilde gelişmesiyle bazı Amerikalı yetkililer üstü kapalı şekilde Türkiye’ye IŞİD’e karşı PKK’yı kullanmayı tavsiye ettiler.
Bu teklif Amerika’nın geçmiş hatalarından ders alıp komünist tehlikeyi beslemek yerine yok etmesi gerektiğini öğrenemediğini bize göstermesi bakımından önemlidir.
Öncelikle PKK’nın IŞİD’e karşı başarılı olması mümkün değildir. Gerçek şu ki eğer iş o raddeye gelirse IŞİD, PKK’yı günler içinde yerle bir edecektir. Bununla birlikte silahlandırıldığı takdirde PKK’nın bu silahları sadece Türkiye’ye zarar vermek ve Türkiye’yi bölmek için kullanacağı da açıktır.
Dolayısıyla Amerika’nın bu isteği sadece Türkiye’nin problemlerini artıracaktır.
Anlaşılması gereken ilk konu teröristler ne kadar silahlandırılsalar da Türkiye bölünmeyecektir. Türkiye’nin bölünmesi umuduyla PKK’yı daha fazla silahlandırma planı da her zaman başarısız olacaktır.
Bununla birlikte PKK bölgede bir komünist Kürt devleti kurmaya yaklaşırsa ve güçlenirse, silahlarını derhal doğal ideolojik düşman olarak gördükleri Batılı güçlere de çevirecektir.
Kendilerine Çin ve Rusya tarafından sağlanan silahlarla Orta Doğu’da yeni bir Kuzey Kore olarak ortaya çıkacak ve dünya ülkelerinin dertlerine yenileri eklenecektir.
Dolayısıyla asıl soru “IŞİD’in nasıl durdurulacağı” olmalıdır. IŞİD ve fanatik takipçileri İslam’ın tahrif edilmiş yorumları nedeniyle büyük bir yanılgı içindeler ve son derece tehlikeliler. Ancak onları güç kullanarak yok etmeye çalışmak sonuç vermeyecek, sadece daha fazla terörist yaratacak ve intikamcı ruhlarını daha da ateşleyecektir.
IŞİD’i etkili bir şekilde durdurabilecek tek yöntem, onlara İslam’ın gerçek değerlerini, sevgiyi, şefkati ve tüm dünya insanları için barışı öğretmektir.
IŞİD kuşkusuz İslam’ın gerçeğinden, Kuran ahlakından habersiz olduğu için çarpık bir din anlayışına sahiptir. Dinde zorlama olmadığının anlatılması, İslam’ın barış temeli bir din olduğunun onlara öğretilmesi gerekir.
İşte bu nedenle gerçek İslam’ı öğretmek için geniş çaplı ve etkili bir entelektüel seferberlik yapılmalıdır. Bu çalışma, sadece terörizmin yayılmasını önlemeyecek aynı zamanda terörizme karşı, olabilecek en etkili bir şekilde kesin bir son getirecektir.
Adnan Oktar'ın Times of Oman'da yayınlanan makalesi:
