4 Haziran 2013, A9 TV ADNAN OKTAR: Topçu Kışlası olsun bence. Ama şöyle olsun; muazzam bir alan açsınlar. Yemyeşil yapsınlar oraları, meyve bahçeleri, parklar, bahçeler ama muazzam böyle üzüm bağları, muazzam bir alan açsınlar. Mevcut parkın o ne, avuç kadar zaten çok küçük bir park o. Onun 30 misli, 40 misli, 50 misli bir yer yapsınlar. Çok geniş bir yer olsun. Oturma çay bahçeleri yapılsın, kafeteryalar, lokantalar… Ama otel, motel, alışveriş merkezi bunlar olmasın. Buna gerek yok. Ama Topçu Kışlası fikri güzel. Öyle çok süslü, güzel bir şey olur. Çok güzel olur inşaAllah. Taksim’de de uygun bir yere güzel bir Osmanlı cami yapsınlar. Taksim’de camii yok. Topçu Kışlası’nın bir bölümünde de yapabilirler, bahçesinde güzel, kibar bir mescit yapabilirler. Ama uçsuz bucaksız geniş bir alan olsun. Çok fazla yeri istimlâk etsinler. Gençler orada eğlensin. Yiyen de olsun, içen de olsun, gezen de olsun ama namaz kılmak isteyen de gitsin o camide namazını kılsın. Kimse kimseye de karışmasın. Kimse kimseye laf etmesin. Ben gençlerin neşeli olmasını kafama koydum zaten çok eskiden beri. Filinta gibi çok güzel şık giyinsinler. Çok neşeli olsunlar. Kimi müzik çalsın, kimi eğlensin, kimi kitap okusun, kimi gezinsin. Biz onları filinta gibi görelim, inşaAllah. 6 Haziran 2013, A9 TV ADNAN OKTAR: Tayyip Hocamın oraya şöyle geniş, büyük bir havuz yapması lazım. Göl gibi olacak böyle ucu bucağı olmayacak. Hatta deniz suyuyla da besleyebilirler. Baya büyük bir yer, inşaAllah. Gençler ayağını sokacak o havuzun içine, etrafına dizilecekler böyle. Şarkı söyleyecekler, eğlenecekler. Alabildiğine büyük ağaçlar, uçsuz bucaksız olması lazım, kafeler peşpeşe, restauranlar, otel istemiyorum. Ben adamın birisinin köşe dönmesi beni ilgilendirmez. Mesela orda mesela uçsuz bucaksız güzel müzeler, sanat segileri. “Nereye gidiyorsun? Taksime gidiyorum.” Şimdi gittin mi bir tek Gezi Parkı var. Bir avuç bir şey ben de diyorum “Acaba görmediğim bir yeri mi var Taksim’in?” Bir avuç bir yer, çok küçük. 50 mislini yap. İstimlak et, geriye doğru git, gidebildiğin kadar git, aşağılara doğru git değil mi? Fransa’yı geçelim, Paris’in sokaklarını geçelim. Çok kolay olur. İstanbul dünyanın en güzel şehri olsun. |