Başbakan Erdoğan, Sayın Adnan Oktar’ın sürekli üzerinde durduğu, muhafazakar olarak tanınan ancak İslam Birliği için mücadele etmek yerine ticareti ve diğer dünya metalarını üstün tutan kişilerin durumu, dünyadaki bozuk düzeni değiştirecek bir kurtarıcının geleceği ve çok az sayıda insanın samimi imana sahip olacağı konularını İlim Yayma Vakfı’nın 40. Yılı Programı’nda yaptığı konuşmada anlattı. 5 Aralık 2013, Radikal Başbakan Erdoğan İlim Yayma Vakfı’nın 40. yıl programında konuşma yaptı. İlim kurumlarının ticaret alanına dönüşme mantığını eleştirdi. “Çok çok çileler çekerek bugünlere geldik. Bugünlere ulaşmamızı sağlayan isimsiz kahramanlar yaptıkları hayırdan sonra, sizi biz okuttuk, siz artık bizim neferimizsiniz demediler. İnsana borsada işlem gören bir meta, üzerine yatırım yapılabilir bir finans aracı olarak bundan ne kazanırız hesabına asla girişmediler. Birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Kemmiyet (sayı) değil, keyfiyet önemlidir. Bir tek kişi gelir tarihin akışını değiştirir” A9 TV, 3 Nisan 2013 Adnan Oktar: Yalnız şaşılacak bir şey var; derin imanlı insan sayısı dünyada çok az olur. Yani birkaç tane oluyor. İki üç tane. Mesela Tevrat’ta da ona dikkat çekilmiştir: “11 kişi olun, dünyaya hakim edeceğim” diyor Allah. 11 kişi. Sırf “11 kişi olsun, hakim edeceğim dünyaya” diyor. Mesela Mehdi (as)’ın 9 talebesi var. Mehdi (as)’la 10’dur, İsa Mesih’le 11. Dünya hakimiyeti oluyor. Görünmeyen Hızır, görünen İsa Mesih’tir. 11 kişiyle dünya hakimiyeti, Tevrat’ın işaret ettiği odur. A9 TV, 14 Mayıs 2013 Adnan Oktar: Demek ki o devirde insanlar o kadar fesada gitmiş olacaklar ki, öyle bölünmüş olacaklar ki Mehdi (as)’ın etrafında toplanacak insan adeta çok çok az sayıda, parmakla sayılacak derecede olacak. Peygamberimiz (sav), “313 kişi civarındadırlar” diyor. Ahir zamanda ümmetin perişanlığını düşünün. Bağnazlar Mehdi (as)’ın çok yanlış yolda olduğuna, dalalette olduğuna inanacaklar. Halbuki onun vesilesiyle dünya ayakta, Allah onu vesile ediyor. Kıyametin durması onun vesilesiyle. Peygamberimiz (sav) söylüyor bunu, ben söylemiyorum. 31 Ocak 2010, Kanal 35 ve Kanal Avrupa Adnan Oktar: “Şimdi öyle tarif edilen tarzda kişiler var. Böyle muhafazakar, mukaddesatçı, maneviyatçı tanınan. İşte bilmem nerede çalışır, ticaretle uğraşır. Yahut halı ticaretiyle uğraşır. İşte üç kızı, bir tane oğlu oluyor. Oğlan yurt dışında okur. Kızlar evde oturur. Görevleri nedir, biliyor musun? Hedefiniz nedir? Evlenmek, çoluk çocuk sahibi olmak, üremektir. Başka da bir hedef yoktur. Adamın hedefi ne dersen? O da bol para kazanmak, iyi ticaret yapmak. “Benim hedefim de bu” diyor. Başka ne yaparsınız diyor? İşte, canımız sıkıldığında bazen Umre’ye gideriz. İşte duvara da bir ipek halı asar cami resmi olan, ondan sonra höpürdeterek kahvesini içer.” 27 Ocak 2010, Samsun Aks TV ve TV Kayseri Adnan Oktar: Dünya hayatı çok kısadır. Biz buraya doğup, büyüyüp, üreyip ölmeye gelmedik. İnsan doğar, Allah’a kul olur, Allah’ın rızasını kazanmak için gayret eder, Kuran ahlakını yaşamaya gayret eder, Allah rızası için kendini feda eder ve cenneti hedefler. Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri saflığından veyahut az düşünmesinden dolayı 30 yıl hapiste yatmadı. O, 30 yıl hapiste yatarken, o çileleri çekerken, birçok aile namazını kılıp, orucunu tutup, kendi evlerinde hem ticaretlerini yaptılar, hem yemeleri içmeleri yerinde oldu, hem evlendiler. Fakat kendilerini aynı eşit kategoride görüyorlar. Bu böyle değil. Allah onlara tek tek bunları sorar. Yani Bediüzzaman’ın yaptığı, doğru olandır. Adana CRT TV, 30 Eylül 2008 Adnan Oktar: Müslümanlar için “Kurşunla kaynatılmış binalar gibidirler” der Allah, lehimlenmiş gibi birarada olacağız inşaAllah. Sağcı-solcu, ALEVİ, KÜRT, LAZ, ÇERKEZ, SÜNNİ HİÇ FARK ETMEZ, HEPİMİZ KARDEŞİZ, HEPİMİZ ALLAH’IN KULUYUZ, Allah hepimize bir yol göstermiş, herkesin fikrine saygı duyacağız ama BİRLİK VE BERABERLİK ESASTIR. Allah’ı sevenler, Allah yolunda hareket edenler, tabii ki bu vatanın daha iyi olması için, daha güzel olması için gayret ediyorlar ve edecekler. Türk-İslam Birliği’ni de Türkiye başarıyla, muvaffakiyetle inşaALLAH devam ettirecek. |