GÜNÜN AYETİ VE HADİSİ |
Kim kötülük işler veya nefsine zulmedip sonra Allah'tan bağışlanma dilerse Allah'ı bağışlayıcı ve merhamet edici olarak bulur. "İçinizden benim dostlarım muttakilerdir. İşte siz de onlardan olduysanız ne ala. Aksi halde basiretli olun, basiretli olun. İnsanlar hayırlı amellerle gelirken siz kötü yükler ile gelirseniz sizden yüz çevrilir..." | |||
PEYGAMBERİMİZ (SAV)'İN GÜZEL AHLAKI |
PEYGAMBERİMİZ (SAV)'İN DUALARI
Şu bir gerçek ki, Allah'ın kulu (olan Muhammed,) O'na dua (ibadet ve kulluk) için kalktığında, onlar (müşrikler,) neredeyse çevresinde keçeleşeceklerdi. De ki: "Ben gerçekten, yalnızca Rabbime dua ediyorum ve O'na hiç kimseyi (ve hiçbir şeyi) ortak koşmuyorum." (Cin Suresi, 19-20)
Kuran'da birçok ayette Peygamberimiz (sav)'in dualarından bahsedilmektedir. Peygamberimiz (sav) dualarında Allah'ı sıfatları ile anarak O'nu yüceltmiştir. Peygamberimiz (sav)'in Kuran'da bildirilen dualarından biri şöyledir:
De ki: "Ey mülkün sahibi Allah'ım, dilediğine mülkü verirsin ve dilediğinden mülkü çekip-alırsın, dilediğini aziz kılar, dilediğini alçaltırsın; hayır Senin elindedir. Gerçekten Sen, herşeye güç yetirensin." (Al-i İmran Suresi, 26)
Peygamberimiz (sav) de, tüm diğer peygamberlerde olduğu gibi ins ve cin düşmanlarının tehditi ve baskıları ile karşı karşıya kalmıştır. Onların bu baskılarına karşı sabır ve dayanıklılık gösteren Peygamber Efendimiz'e, şeytanın olumsuz telkinlerine ve manevi saldırılarına karşı Allah'tan şöyle yardım istemesi emredilmiştir:
Ve de ki: "Rabbim şeytanın kışkırtmalarından sana sığınırım. Ve onların benim yanımda bulunmalarından da Sana sığınırım Rabbim." (Müminun Suresi, 97-98)
Peygamberimiz (sav)'e, dualarında Allah'tan bağışlanma dilemesi ve Rabbimizin merhametini zikretmesi şöyle emredilmiştir:
Ve de ki: "Rabbim bağışla ve merhamet et, Sen merhamet edenlerin en hayırlısısın." (Müminun Suresi, 118)
Rivayetlerde ise, Peygamber Efendimizin Allah'a kendisine güzel bir ahlak ve iyi bir huy vermesi için dua ettiği ve dualarında Allah'a şöyle yalvardığı belirtilir:
"Allah'ım! Yaratılışımı ve ahlakımı güzelleştir. İlahi! Beni ahlakın kötülerinden uzaklaştır."
Allah'ın, "De ki: "Sizin duanız olmasaydı Rabbim size değer verir miydi?…" (Furkan Suresi, 77) ayetiyle de bildirdiği gibi dua müminler için çok önemli bir ibadettir. İnsan, acz içinde, Allah dilemedikçe hiçbir şeye güç yetiremeyeceğini bilerek, umarak ve korkup sakınarak, her konuda Allah'a yönelmeli, herşey için O'na dua etmelidir. Peygamber Efendimizin ve Kuran'da duaları zikredilen diğer peygamberlerimizin duaları müminler için en güzel örneklerdir. Onlar dualarında hem Allah'a nasıl teslim olduklarını, Allah'ı tek dost ve yardımcı olarak gördüklerini göstermişler, hem de Rabbimizi en güzel isimleri ile yüceltmişlerdir. Peygamberlerimizin dualarında ayrıca hiç vakit gözetmeden, her an dua ettikleri ve ihtiyaç içinde kaldıklarında hemen Rabbimize yöneldikleri görülmektedir.
GÜNÜN SİTESİ |
GÜNÜN BELGESELİ |
KUŞLARDAKİ MUCİZE
Yeryüzündeki en mükemmel uçuş makineleri kuşlardır. Bu filmde kuşların havalanma tekniklerini, vücutlarındaki aerodinamik yapıyı, en gelişmiş uçaklardan daha kontrollü uçmalarını sağlayan sistemleri, jet filoları ile aynı dizilimde uçan göçmen kuşları, arı kuşunun keskin kanatlarını, saatte 300 km. hızla pike yapan şahinleri, atletlerden hızlı koşan, yüzücülerden hızlı yüzen kuşları, birbirinden güzel desenlere sahip kuş tüylerini ve kuşlarla ilgili daha birçok mucizevi özelliği görecek ve çok önemli bir gerçeğe tekrar şahit olacaksınız. Bu gerçek, Allah’ın yaratmasının kusursuzluğu ve Allah’ın ilminin her yeri sarıp kuşattığıdır. Bir Kuran ayetinde şöyle buyrulur:
"Görmedin mi ki, göklerde ve yerde olanlar ve dizi dizi uçan kuşlar, gerçekten Allah’ı tesbih etmektedir. Her biri, kendi duasını ve tesbihini şüphesiz bilmiştir. Allah onların işlediklerini bilendir." (Nur Suresi, 41)
YARATILIŞ HAKİKATLERİ |
KASLARDAKİ ÇELİK HALAT TEKNOLOJİSİ
ABD Rutgers Üniversitesi öğretim üyelerinden Janine M. Benyus, Biomimicry adlı kitabında, kaslarımızdaki tendonların çok özel bir yöntemle inşa edildiğini söyleyerek bu konudaki tespitlerini şöyle ifade etmiştir:
Dirsekle bileğiniz arasındaki tendon, asma bir köprüyü taşıyan halatlarda olduğu gibi, birbirine dolanmış kablo demetlerinden oluşur. Her bir kablo demeti ise, kendi içinde daha ince kabloların birbirine dolanmasından oluşmuştur. Bu daha ince kablolar da, birbirine dolanmış molekül demetlerinden meydana gelir. Hatta moleküllerdeki atomlar bile sarmal bir yapı halinde dururlar.
Nitekim günümüz asma köprülerinde kullanılan çelik halat teknolojisi, insan vücudundaki tendonların yapısı örnek alınarak geliştirilmiştir. Tendonların bu benzersiz tasarımı, Allah'ın üstün sanatının ve sonsuz ilminin apaçık delillerinden sadece birisidir.
KİRLİLİĞE KARŞI BALIK DEDEKTÖRÜ
Batı Afrika Fil Balığı |
Batı Afrika fil balığı (Gnathonemus petersii), Afrika'nın 270C'lik sıcak ve çamurlu sularında yaşar. Anavatanı Nijerya olan 10 cm. boyundaki bu balık, çamurlu sularda gözlerini çok az kullanır. Yolunu, kuyruk tarafındaki kaslarından düzenli olarak yaydığı elektrik sinyalleri ile bulur. Normalde, dakikada 300-500 sinyal yayar. Fakat suyun kirlilik oran arttıkça dakikada ürettiği sinyal sayısı 1.000'i aşabilir.
İngiltere'nin Bourmounth şehrinde kirliliği ölçmek için, fil balıklarından faydalanılarak yapılan dedektörler kullanılmaktadır. Bourmounth'daki bir su şirketi, Stour nehrinden aldığı su örneklerini 20 fil balığının kontrolüne vermiştir. Her balık nehirden gelen su ile doldurulmuş bir akvaryumda yaşatılmaktadır. Akvaryumlardaki alıcılar sinyalleri alıp bağlı oldukları bilgisayarlara iletmektedir. Eğer su kirli ise balığın artan sinyalleri tespit edilerek bilgisayar aracılığı ile alarm verilmektedir.
HZ. İSA’NIN GELİŞ ALAMETLERİ |
MISIRLILARIN ESİR ALINMASI
Daha önce de belirttiğimiz gibi, Şam bölgesi, Hicaz (Mekke-Medine'nin olduğu bölge)'nin sol tarafında kalan bölgedir. Bugün sözkonusu bölgede yer alan devletler arasında İsrail de bulunmaktadır. Dolayısıyla bu hadisle İsrail Devleti'nin Mısır ile olan savaşlarına ve Mısır topraklarını işgaline işaret ediliyor olabilir.
26 Ekim 1956 tarihinde İsrail Mısır'a saldırdı ve Sina Yarımadası'nı işgal etmeye başladı. Birleşmiş Milletler'in araya girmesiyle sıcak çatışmalar bir süre sona erdi ve İsrail sınırına BM Barış Gücü yerleşti. 1967 yılındaki 6 Gün Savaşı ise İsrail-Mısır arasındaki başka bir savaştı. 5 Haziran'da İsrail Hava Kuvvetleri, Mısır'ın bazı hava üslerine saldırılarda bulundu. Bu saldırılar nedeniyle çok büyük zarar gören Mısır Hava Kuvvetleri 5 Haziran'ı takip eden günlerdeki çatışmalarda hiçbir etkinlik gösteremedi. Sina'daki Mısır birlikleri geri çekildi. 9 Haziran'da İsrail, Golan tepelerine saldırdı ve bölgeye egemen oldu. Bu arada Batı Şeria ve Kudüs'ü de yavaş yavaş ele geçiriyorlardı. Bu savaşın sonunda İsrail, Gazze Şeridi ile Sina Yarımadası'nın tümünü, Şeria akarsuyunun Batı yakasını (Batı Şeria), Kudüs kentini ve Golan tepelerini ele geçirdi. Daha sonra yapılan anlaşmalarla İsrail Sina'dan tamamen çekildi. Ancak bugün halen Batı Şeria, Golan tepeleri ve Kudüs İsrail işgali altındadır.
Bu savaşlar sırasında oldukça fazla sayıda Mısırlı, İsrail askerleri tarafından esir alındı. Pek çok Mısırlı da hayatını kaybetti.
KURAN AHLAKI |
İSLAM, İNSANLARA YUMUŞAK HUYLU OLMALARINI EMREDER
Allah iman edenlere karşı sonsuz merhamet sahibi olandır, bağışlayıcıdır, esirgeyicidir, yumuşak olandır. O, kainattaki tüm nimetleri insanın emrine veren, onları doğru yola ileten elçilerle destekleyen, birer hidayet rehberi olan vahiyleriyle salih birer kul olmaya yönelten, Rahman ve Rahim olandır. Rabbimiz, Halim (çok yumuşak olan), Adl (sonsuz adalet sahibi olan), Afüvv (affı çok olan), Asim (koruyan), Berr (kullarına karşı iyiliği çok olan), Gaffar (bağışlaması çok olan), Hafiz (koruyan ve gözeten), Kerim (ikramı bol ve cömert olan), Latif (lütuf sahibi), Muhsin (sonsuz ihsan sahibi olan), Rauf (pek esirgeyen, çok acıyan), Selam (her türlü tehlikeden kullarını emniyete çıkaran), Tevvab (tevbeleri kabul eden) ve Vehhab (bağışı çok olan, karşılıksız armağan eden) olandır.
İman edenler, Rabbimizin üzerlerindeki korumasının, sonsuz fazl ve ihsanının farkındadırlar. Bu nedenle de Allah'ın razı olacağı, sonsuz cennetine ve rahmetine layık bir kul olmak için ciddi çaba gösterirler. İman edenlerin en belirgin özelliklerinden biri -önceki sayfalarda da vurguladığımız gibi- sevgi dolu ve merhametli olmalarıdır. Müslüman aynı zamanda çok yumuşak huylu olan ve insanlara karşı hep güzel bir tutum içerisinde olan kimsedir. Allah Peygamberimiz (sav)'in bu yumuşak huylu tavrını iman edenlere örnek vermiştir:
Allah'tan bir rahmet dolayısıyla, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, onlar çevrenden dağılır giderlerdi. Öyleyse onları bağışla, onlar için bağışlanma dile ve iş konusunda onlarla müşavere et. Eğer azmedersen artık Allah'a tevekkül et. Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever. (Ali İmran Suresi, 159)
Ayette Peygamberimiz (sav)'in yumuşak huylu ahlakının insanlar üzerinde çok olumlu bir etki meydana getirdiği ve insanların ona daha da bağlanmalarına vesile olduğu haber verilmektedir. Kuran'da diğer peygamberlerin sevgi dolu ve yumuşak huylu ahlakları da insanlara örnek olarak verilmiştir. Bu peygamberlerden biri Medyen halkına elçi olarak gönderilen Hz. Şuayb'dır. Ayette kavminin Hz. Şuayb için "… sen gerçekte yumuşak huylu, aklı başında (reşid bir adam)sın." (Hud Suresi, 87) şeklinde söyledikleri haber verilmektedir. Hz. İbrahim de üstün ahlakıyla tüm insanlar için örnektir. Allah Kuran'da Hz. İbrahim'in duygulu, yumuşak huylu ve sevgi dolu olduğunu bildirir. Ayetler şu şekildedir:
Doğrusu İbrahim, yumuşak huylu, duygulu ve gönülden (Allah'a) yönelen biriydi. (Hud Suresi, 75)
Her insan Allah'ın Kuran'da bildirdiği bu güzel ahlakı eksiksiz bir şekilde yaşamakla, peygamberlerin ahlakını kendine örnek almakla yükümlüdür. Kuran'da Allah'ın yarattığı tüm varlıklara karşı çok büyük bir muhabbet duyan, sevgisini en güzel şekilde ifade eden, her zaman uzlaşmadan ve hoşgörüden yana olan, en zor durumda dahi güzel sözden asla vazgeçmeyen, isteyerek ve zevk alarak fedakarlıkta bulunan, insanlar için hep güzellik ve iyilik isteyen, şahsi menfaatlerini her zaman geri plana atan, kendi için istemediğini başkası için de istemeyen, ihtiyaç içinde olanın hemen yardımına koşan, zulme kesinlikle rıza göstermeyen bir insan modeli insanlara sunulmaktadır. Bu ise, hiç şüphesiz tüm insanların özlemini duydukları ve ihtiyacını hissettikleri bir modeldir.