Sayın Adnan Oktar’ın yıllardır üzerinde durduğu İslam’ın özünde şiddetin olmadığı ve Kitap Ehl-i’nin haklarının korunmasının Müslümanlar üzerine sorumluluk olduğu konusunu Papa da hazırladığı kitapçıkta yer verdi. A9 TV, 16 Ağustos 2013 ADNAN OKTAR: Teröre, anarşiye karşı en güzel çözüm Sahabe İslam’ıdır. Hristiyanlığın da rahatça hareket edebileceği sistem budur. Museviliğin de rahatça hareket edeceği sistem budur. Daha hala bağnazlığa, Musevi bağnazlığına, Hristiyan bağnazlığına, Müslüman bağnazlığına kapıyı sonuna kadar açık tutuyorlar. Özellikle Müslüman bağnazlığı bütün Müslümanlar ülkelerini sarmaya devam ediyor. Adamlar da seyretmeye devam ediyorlar. A9 TV, 30 Ağustos 2013 ADNAN OKTAR: Ne İslam Birliği’ni kabul ediyorlar, ne de bu işe karışıyorlar. Kendi vatandaşlarına karşı da saygısı yok. Mısır’da mesela Müslümanları acımasızca öldürüyorlar, kendi kendilerinden nefret ediyorlar, kendi kendilerini aşağılık görüyorlar. Birbirlerine olan nefretin kalkması için yine sahabe İslam’ının, Kuran İslam’ının hakim olması gerekiyor. Yani belli ki şu ana kadar kullandıkları yöntem yanlış. Demek ki mehdiyet yöntemleri esas, inşaAllah. Kral Karadeniz TV, 30 Ocak 2009 Adnan Oktar: Türk-İslam Alemi’nin sürekli iyi niyetini, sevgisini, şefkatini, muhabbetini çok iyi vurgulanması gerekiyor; özellikle HIRİSTİYAN ve MUSEVİ OLAN KARDEŞLERİMİZE ÇOK YOĞUN BİR MUHABBETLE ONLARI KORUMAKTAKİ AZMİMİZİ ÇOK İYİ HİSSETTİRMEMİZ GEREKİYOR. Yani bir ayrı gayrı olmayacağını, onların bizim canımız ciğerimiz kardeşlerimiz olduğunu çok iyi hissettirmemiz gerekiyor… Albaghdadi TV, 30 Nisan 2008 Adnan Oktar: Laik sistem içerisinde dinin anlatılması, İslam'ın anlatılması ve yaşanması taraftarıyım bunda herkesin huzurlu olacağını düşünüyorum. Çünkü bir toplumda dinsiz de vardır, Yahudi de vardır Hıristiyan da vardır. Onların da hakkı vardır. Onların da birinci sınıf vatandaştır ve hatta değişik mezhepler vardır. Mesela Aleviler vardır, Caferiler vardır hepsi bizim kardeşimizdir. Hepsine derin bir muhabbet duyarız ve onların hiç bir şekilde mağdur edilmesini gönlümüz kabul etmez. Zaten ben o tip bir mezhep ayrımında Alevi'yi de Caferi'yi de hepsini bir görüyorum, yani hepsini kardeşim olarak görüyorum. Bir tek ehli kitap Kuran'da belirtildiği gibi ehl-i kitaptır onlar. Ama onlar da bizim Kuran'da kardeşimizdir, dostumuzdur. Onların da hakkı hukuku vardır. Onlarda da dostluk ve sevgi bağı içerisinde yaşamamız gerekir. |