Kuran, insanın ömrü boyunca ihtiyaç duyabileceği tüm konulara cevap veren, yaşamın her alanında yol gösteren, her probleme en mükemmel ve en akılcı çözümleri sunan İlahi bir kitaptır. Allah Kuran'da insanların ihtiyaç duyabilecekleri her konuyu açıklamıştır. Günlük hayatta karşılaşılan bir detaydan çok hayati bir konuya kadar, insanın her konuda nasıl bir tavır içerisinde olması gerektiği Kuran'da çeşitli örneklerle bildirilmiştir. Kuran'ın bu özelliği ayetlerde şöyle bildirilir:
``... Biz Kitabı sana, her şeyin açıklayıcısı, Müslümanlara bir hidayet, bir rahmet ve bir müjde olarak indirdik.`` (Nahl Suresi, 89)
Kuran ile kendisine bildirilen tüm bu bilgilere sahip olan bir mümin, hayatının her anında üstün bir ahlak sergileyebilecek bir anlayış kazanır. İmanından kaynaklanan Allah korkusuyla, "Ey iman edenler, Allah'tan korkup-sakınırsanız, size doğruyu yanlıştan ayıran bir nur ve anlayış (furkan) verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük fazl sahibidir." (Enfal Suresi, 29) ayetiyle bildirildiği gibi, "doğru ve yanlışı ayırt edebilecek bir akla" sahip olur. Yüce Allah'ın bir rahmeti olarak, hayatının her anında kendisine iyi ve kötü olan her şeyi ilham eden vicdanı sayesinde de iyinin daha iyisini, güzelin daha güzelini de kolaylıkla görebilir.
Tüm yaşamını bu şekilde Allah'tan korkup sakınarak, Allah'ın rızasına uygun davranışlarda bulunarak ve vicdanını kullanarak geçirir. Kuran'ın "Bunlar, Allah'a ve ahiret gününe iman eder, maruf olanı emreder, münker olandan sakındırır ve hayırlarda yarışırlar. İşte bunlar salih olanlardandır." (Al-i İmran Suresi, 114) ayetiyle bildirildiği gibi, her an "hayırlarda yarışarak" ve "salih davranışlarda bulunarak" Allah'ın rızasını ve cennetini kazanmaya çalışır. Tüm bu güzel davranışlarında süreklilik gösterir. Bu kararlılık ve süreklilik de onu, dünya şartlarında bir insanın ulaşabileceği en üstün ahlak seviyesine ve tavır mükemmelliğine ulaştırır.
İslam ahlakını yaşamakta gösterilen titizlik, kişileri her türlü olumsuz tavırdan uzaklaştırıp güzel davranışlara yöneltmesinin yanında, müminlere üstün bir kalite anlayışı da kazandırır. Dolayısıyla Kuran ahlakı tam olarak yaşandığı takdirde, kişilerin yetiştikleri koşullar, içerisinde bulundukları şartlar, eğitim seviyeleri, kültür düzeyleri, bilgi ve görgü anlayışları her ne olursa olsun, bu kalite kişilerin tüm tavırlarına yansır. Davranış şekillerinden konuşma üsluplarına, oturmalarına kalkmalarına, giyim tarzlarına ve temizliklerine; estetik ve sanat anlayışlarından sofra adabına, yemek yeme şekilllerine, yürüyüşlerine, espri anlayışlarına, gülmelerine kadar akla gelen her konuda bu özellikleri dikkati çeker.