Rusya"nın başkenti Moskova"da üçüncüsü düzenlenen "Mevlid en-Nebi" programını izlemek isteyen Rusya Müslümanları Kosmos otelin salonuna sığmadı. Binden fazla Rus, Tatar, Türk, Tacik, Türkmen, Kırgız, Kazak, Dağıstanlı, Azeri ve Çeçen yaşlı, genç ve çocuk Hz. Hz. Muhammed (sav)’in doğum gününü kutlamak, onun sevgi, barış ve diyalog anlayışından istifade etmek için kutlama törenine koştu.
Rusya Parlamentosu üst kanadı Duma, Moskova Belediyesi, Doğu Bilimler Enstitüsü, Asya Afrika Ülkeleri Enstitüsü ve Moskova İslam Üniversitesi’nin de destek verdiği, bu yıl üçüncüsü düzenlenen mevlit kutlamalarında, Rusya Müftüler Konseyi Başkanı Ravil Gaynuddin Rusya"da Müslümanların totaliter rejim varken de Hz. Muhammed (sav) sevgisini hiç kaybetmediğini söyledi. Gaynuddin, "Allah"ın kutsal elçisi Muhammed (sav) alemlere rahmet olarak gönderildi ve Rusya Müslümanları dinin yasak olduğu totaliter rejimdeyken de Peygamberine sevgisini korudu. Onun mirasını, sünnetini öğrenmeye çalıştı ve onun çağrılarına kulak verdi." dedi.
İnsanların zor şartlar altında evlerinde ibadetlerini yerine getirdiklerini kaydeden Gaynuddin, "Şu an Rusya Müslümanları ibadetlerini serbest bir şekilde yerine getirebiliyor. Artık dinimizi serbest yaşamaya fırsat bulduğumuz bu günlere şükürler olsun. Dinimizin daha iyi anlaşılması için çalışmalar yapabildiğimiz bu günlerimizle gurur duyabiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
Rusya Parlamentosu alt kanadı Duma ve üst kanadı Federal Konsey"den çok sayıda millet vekilinin katıldığı programa mesaj göderen Federal Konsey Başkanı Sergey Mironov Müslümanların mevlit kandilini kutladı. ve "Hz. Muhammed (sav) peygamber önemli tarihi bir lider. Büyük yönetici, reformist, askeri bir dahi, dini vaiz. Kendisi dini tolerans ve yüksek ahlakın temsilcisi." değerlendirmesinde bulundu. Mironov mesajında Rusya Müslümanları arasında kuvvetleşen manevi birliğin çok uluslu Rusya toplumunun çıkarına olacağını vurguladı.
Kuşkusuz ki Rusya’daki Müslümanların tüm ibadetlerini rahatlıkla yerine getirebilecek hale gelmiş olmaları son derece sevindiricidir. Nitekim İslam ahlakının güzelliğinin giderek daha iyi anlaşılmasıyla birlikte dünya çapında tüm insanlarda İslamiyet"e ve Müslümanlara karşı büyük bir sempati ve hoşgörü gelişmeye başlamıştır. Bunun sonucunda pek çok insan dinini bırakıp İslam"a dönmüş, bir çok kişi Kuran"ı araştırmaya başlamış ve Müslümanları tanıma arzusu duymuşlardır.
Allah"ın izniyle, Peygamberimiz (sav)"in sahih hadislerinde haber verildiği gibi, çok yakın bir gelecekte bu yükseliş daha da artacak; insanlar İslam ahlakının bereketini daha iyi görecek ve Kuran ahlakı tüm dünyada yerleşik hale gelecektir.
Kuran"da Allah"ın bu müjdesi Müslümanlara şöyle haber verilmiştir:
Allah, içinizden iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va"detmiştir: Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl "güç ve iktidar sahibi" kıldıysa, onları da yeryüzünde "güç ve iktidar sahibi" kılacak, kendileri için seçip beğendiği dinlerini kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak ve onları korkularından sonra güvenliğe çevirecektir. Onlar, yalnızca Bana ibadet ederler ve Bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Kim bundan sonra inkar ederse, işte onlar fasıktır. (Nur Suresi, 55)