"Gelişen iletişim teknolojisi ve bilginin ve enformasyonun serbest akışı sayesinde, Müslümanlar artık İslami ilimlerin doğrudan özüne ulaşmada özgürdürler; İslami düşüncenin temel kitapları ve anlatımları artık uzak kütüphanelerdeki az sayıdaki kitapla sınırlı değildir... Bunun sonuçlarından biri... İslami yönden bilinçli ve eğitimli yeni kitlelerin gelişmesidir. İslami metinlere ve bilgiye ulaşım aynı zamanda, Müslüman kadınların ve (akademik sıfatı olmayan) normal Müslümanların İslam hakkında daha fazla öğrenmelerini, fikir yürütmelerini ve yorum yapmalarını sağlamaktadır. Bu, global İslami ağların kurulması sayesinde, Müslüman dünyanın dört bir yanında yaşanmaktadır." (46. Dr. Farish A Noor, The Globalisation of Islamic Discourse and its Impact in Malaysia and Beyond, Freie Universitat of Berlin, 2000 ; s. 31)
Noor'un ifadesiyle artık "zamanın ve mekanın sınır oluşturmadığı bir İslam dünyası" vardır. (A.g.e., s. 47)
"Bugün, Bush yönetimindeki daha ihtiraslı isimler, sadece Irak'ı işgal etmeyi hedeflemiyor, bunu Arap Ortadoğusu'nu dönüştürmekte bir temel olarak kullanmak da istiyor. Daha önce Batılı ülkeler (İngiltere ve Fransa) bir kez daha Osmanlı topraklarını yeniden şekillendirme işine koyulmuşlardı. Bu ülkeler, Birinci Dünya Savaşı'ndan zaferle çıktıktan sonra Ortadoğu'nun haritasını yeniden çizdiler. Irak, oluşturulan yapay devletlerden birisiydi.
"Yüzleşelim: (Irak'taki) bu kanlı savaş bittiğinde, 1918 yılına geri dönmüş olacağız, yani büyükbabalarımızın Balkanlar'dan Ortadoğu'ya kadar karşılaştığı soruların çoğuyla ve tam da aynı bölgelerde yüzyüze kalacağız. Ve hala bunlara verebilecek bir cevabımız yok. Bazen, Osmanlı İmparatorluğu'nu yeniden kurmamız gerektiğini düşünüyorum." (The Guardian, 27 Mart 2003)