Nobel Kimya Ödülü Sahiplerini Buldu
Ödülü paylaşan bilim adamları; Eric Betzig (Howard Hughes Sağlık Enstitüsü, ABD), William E. Moerner (Stanford Üniversitesi, ABD) ve Stefan W. Hell'in, geliştirdikleri "yüksek çözünürlüklü floresan mikroskop" çalışmalarıyla ödüle değer görüldükleri bildirildi.
İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi'nden yapılan açıklamada, 1873'te Ernst Abbe'nin, geleneksel optik mikroskopların hiçbir zaman 0,2 mikrometreden daha iyi olamayacağı öngörüsünde bulunduğu belirtilerek ışığın dalga boyunun yarısından daha iyi çözünürlük sağlayamayacağı düşüncesiyle optik mikroskobun uzun bir süre geri planda tutulduğu hatırlatıldı.
Ancak 2014 Kimya Ödülü'ne değer görülen bilim adamları Betzig, Moerner ve Hell'in, bu sınırlamayı dahiyane bir şekilde, floresan moleküllerin yardımıyla aştığı vurgulanan açıklamada, bu bilim adamlarının çığır açan çalışmalarının, optik mikroskobu nano boyutlara taşıdığı ve yaşayan hücredeki moleküllerin izlerini görüntüleme olanağı tanıyan bu cihazın artık nanoskop olarak adlandırılmaya başladığı belirtildi.
Açıklamada, "Bu cihazla bilim adamları, moleküllerin beyindeki sinir hücreleri arasındaki sinapsları nasıl oluşturulduğunu görebiliyor; Parkinson, Alzheimer ve Huntington hastalıklarına yol açan proteinlerin izlerini sürebiliyor ve döllenmiş yumurtadaki proteinlerin bölünerek embriyoya dönüşmesini izleyebiliyorlar" ifadesi kullanıldı.
Günümüzde nanoskobun dünya genelinde kullanılarak insanlığa büyük faydası olan bilgiler sağladığı belirtilen açıklamada, Stefan Hell'in 2000 yılında geliştirdiği yöntem ve birbirlerinden ayrı çalışan Eric Betzig ve William Moerner'ın kullandığı yöntemlerin ödüllendirildiği bildirildi.
200 Milyon Derecelik Mega Patlama
Dünya’dan 60 ışık yılı uzaklıktaki küçük bir yıldızın yüzeyinde, Güneş’in çekirdek sıcaklığından 12 kat daha güçlü olan 200 milyon derecelik patlamalar belirlendi.
Bilim insanları, benzer bir infilakın Güneş’te olması durumunda Dünya’nın kısa sürede yok olacağını belirtiyor.
Şimdiye kadar tespit edilen en güçlü ve en sıcak yıldız patlaması olduğu belirtilen olay, 23 Nisan’da NASA’nın Swift uzay teleskobu tarafından gözlemlendi. 60 ışık yılı (1 ışık yılı = yaklaşık 10 trilyon kilometre) uzaklıktaki ikili cüce yıldız sistemi ‘DG CVn’ de ard arda gerçekleşen patlamalar, 4 Kasım 2003’te kayda geçirilen en güçlü Güneş patlamasından 10 bin kat daha büyük.
ABD’nin Maryland eyaletindeki NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden Stephen Drake, iki hafta boyunca süren en az 7 güçlü patlama gözlemlediklerini söyledi. Drake, DG CVn’in, Güneş’in üçte biri boyutlarında iki cüce yıldızdan oluştuğunu ve yaklaşık 30 milyon yıl önce doğmuş olabileceğini belirtti.
Güneş’in üçte biri büyüklüğündeki yıldızdan nasıl bu kadar enerji açığa çıktığını araştıran NASA’daki bilim insanları, anahtar faktörün kendi etraflarındaki aşırı hızlı dönüş olduğunu düşünüyor. ‘DG CVn’de söz konusu patlamanın gerçekleştiği yıldız, bizim Güneşimizden 30 kat daha hızlı dönüyor. Benzer güçteki bir patlamanın Güneş’te olması durumunda yeryüzünün ve diğer gezegenlerin kısa sürede yok olabileceği vurgulanıyor.
Gezegen Oluşumunun En Net Görüntüsü Kaydedildi
Gezegen oluşumunun şimdiye kadarki en açık görüntüsü çekildi.
Dünya'dan 450 ışık yılı uzaklıktaki "HL Tau" yıldızını merkez alan oluşum, Alma radyo teleskobunun yeni yüksek çözünürlüğe sahip özellikleri sayesinde görüntülenebildi.
BBC'nin haberine göre, "Alma" adlı radyo teleskobunun çektiği fotoğrafta, bir milyon yaşında bile olmayan ve Boğa takımyıldızında bulunan "HL Tau" yıldızını çevreleyen büyük bir toz ve gaz diski ile koyu halkalar açıklıkla görülüyor. Toz ve gaz bulutundaki koyu halkalar olarak göze çarpan boşluklar, yörüngedeki çiçeği burnunda gezegenlerce oluşturuluyor.
Oxford Üniversitesi'nde astrofizikçi Aprajita Verma, görüntüyü "olağanüstü" sözleriyle nitelendirdi.