Kuran’da anlatılan tüm kıssalarda günümüze dair hikmetler vardır. Yusuf Kıssası ise içinde bulunduğumuz ahir zamana işaret eden, Mehdiyeti anlatan önemli kıssalardan biridir. Kuran'da, her dönemde insanlar için “hidayete yönelten bir elçi” gönderdiğini bildirmiştir. Bütün peygamberler hidayet ile gönderildiği, hidayete erdiren, vesile olan kişiler olduğuna göre, her peygamber birer Mehdi'dir. Hz. Yusuf da yaşadığı dönemin Mehdisi’dir. Bu yönüyle de, ahir zamanda ortaya çıkacak olan Hz. Mehdi (a.s.)'ın hayatıyla, Hz. Yusuf (a.s.)'ın hayatı büyük benzerlikler göstermektedir.
Peygamberimiz (s.a.v.)’in hadislerinde de, Kuran’ın Yusuf kıssasında anlatılan Hz. Yusuf (a.s.)’ın hayatı ve o dönemde yaşananlarla, Hz. Mehdi (a.s.)’ın hayatı ve ahir zaman dönemi arasında çok büyük benzerlikler olduğu haber verilmiştir:
Muhammed Bâkır buyurdu ki: “BU İŞİN SAHİBİNDE (MEHDİ’DE) YUSUF’A BİR BENZERLİK VARDIR.”
(Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s. 189) (“Bu işin sahibi” yani, velayetin sahibi demektir. Bütün imamlarımız velayet sahibidir. Bununla birlikte mezkur hadislerimizde geçen velayetin sahibi sadece Hz. Mehdi aleyhisselam’dır.)
Ebu Basir der ki: İmam Muhammed Bakır'ın şöyle buyurduğunu duydum: "Bu GAYBETİN (MEHDİ’NİN) SAHİBİNDE DÖRT PEYGAMBERİN SÜNNETİ VARDIR:… Dedim ki: "HZ. YUSUF’UN SÜNNETİ NEDİR?" BUYURDU Kİ: "ZİNDAN VE GAYBET.” (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s. 190)
... SONRA HZ. MEHDİ ALEYHİSSELAM HZ. YUSUF’A BENZEMEKTE ve onun halkı gördüğünü ama halkın onu göremediğini ve Hz. Ali’nin de buyurduğu gibi gökten nida olunana dek onun görülmeyeceği kesindir. (Şeyh Muhammed b.İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s. 167)
Peygamberimiz (s.a.v.)’in verdiği bu bilgi doğrultusunda Kuran ayetlerine bakıldığında, Hz. Mehdi (a.s.) ile ilgili hadislerle çok mutabık olayların yer aldığı görülür.
Sayın Adnan Oktar’ın çeşitli tarihlerdeki röportajlarından, Hz. Yusuf (a.s.) kıssasındaki Mehdiyete dair işaretler
Yıldızlar Hz. Yusuf (a.s.)’a da, Hz. Mehdi (a.s.)’a da Hizmet Eder
Hani Yusuf babasına: “Babacığım, gerçekten ben rüyamda 11 yıldız, Güneş ve Ay’ı gördüm. Bana secde etmektelerken gördüm” demişti (Yusuf Suresi, 4)
“Bir kere yıldız. Yıldızlar şu an, mesela Halley kuyruklu yıldızı, Hz. Mehdi (a.s.)’a hizmet etti, özel olarak. “Bana secde etmektelerken gördüm” diyor. Yani Hz. Yusuf (a.s.)’ın emrindeler bu yıldızlar. Şimdi ahir zamanda da mesela Lulin kuyruklu yıldızı Hz. Mehdi (a.s.)’a hizmet ediyor. Ona bir alamet olarak geliyor. “Ben” diyor “Hz. Mehdi (a.s.)’ı müjdelemeye geldim” diyor koskoca yıldız. İki taraftan ışık saçarak geliyor. “Niye geldin?” dediğimizde, “Ben” diyor “Hz. Mehdi (a.s.)’ı müjdelemek için Allah tarafından gönderildim” diyor. Yani lisan-ı haliyle bunu söylüyor. Halley kuyruklu yıldızı ne yapıyor? “Ben de Hz. Mehdi (a.s.)’ı müjdelemek için geldim” diyor. Beni gördüğünüzde bilin ki Hz. Mehdi (a.s.) gelmiştir diyor. Lulin geldiğinde ne diyor? “Beni gördüğünüzde bilin ki Hz. Mehdi (a.s.) gelmiştir ve ben geldiğimde, gelmeden önce kuraklık olacak, ben geldikten sonra yağmurlar yağacak” diyor lisan-ı haliyle. Bakın Kuran burada da buna işaret ediyor. Yani yıldızlar nasıl Hz. Yusuf (a.s.)’ın emrindeyse, ona bir işaret ve ona bir müjdeyse aynı şekilde Hz. Mehdi (a.s.)’ı da müjdeliyor yıldızlar. Ona açıkça burada işaret var.” (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.)’a Olduğu Gibi, Hz. Mehdi (a.s.)’a ve Öncülerine de Tuzak Kurulacaktır
(Babası) Demişti ki: “Oğlum rüyanı kardeşlerine anlatma.” (Yusuf Suresi, 5)
“Mehdiyet’i zalimlere, hasutlara, kıskançlara anlatıldığında olay çıkacak demektir. Bakın ne diyor: “Rüyanı kardeşlerine anlatma.” Mehdiyet’i, ahir zamanı anlattığında, senin karşına dikilecekler anlamına geliyor. Birçok yobaz takımı, birçok ayak takımı, birçok sahtekar, üçkağıtçı Hz. Mehdi (a.s)’ın karşısına dikilecek demek ki. “Yoksa sana bir tuzak kurarlar.” (Yusuf Suresi, 5) Demek ki, tutuklanması içinde uğraşacaklar, hapse attırmak içinde uğraşacaklar, iftiralar atacaklar, tecrit etmeye çalışacaklar. Ayette ne diyor: “Yoksa sana bir tuzak kurarlar.” Sırf rüyasını anlattı diye. Kardeşleri güya Müslüman, kıskançlıktan, hasetten dolayı onun lider olmasından korktukları için, Hz. Yusuf (a.s)’a tuzak kuruyorlar. Babası önceden söylüyor; “oğlum sakın rüyanı söyleme” diyor. Yani ‘gelecekte olacak bir olayı söyleme’ diyor, ‘başına bela olurlar’ diyor. “Çünkü şeytan, insan için apaçık bir düşmandır.” Yani şeytan, deccal insan için apaçık bir düşmandır. ‘Deccalin emrine girerler’ diyor. Nasıl, ‘yetmişbin sarıklı deccalin emrine girip, Hz. Mehdi (a.s)’a savaş açacaklarsa’ ayet ona bakıyor.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
Hz. Mehdi (a.s.)’a Karşı da, Hz. Yusuf (a.s.)’a Olduğu Gibi Kıskançlık Duyulacaktır
Onlar da şöyle demişti: “Yusuf ve kardeşi babamıza bizden daha sevgilidir;” (Yusuf Suresi, 8)
- “Bakın Hz. Yusuf (a.s)’ın özelliği ne? Sevgi dolu olması ve çok sevilmesi. O devrin münafıklarının ve muhaliflerin gıcık oldukları konu ne? Hz. Yusuf (a.s)’ın çok sevilmesi, Hz. Yusuf (a.s)’ın da etrafındakileri çok sevmesi. Ve öldürmeye karar veriyor o devrin yobazları. Kıskandıkları konu sevgi. Temelinde sevgi.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli röportajından)
- “O devrin Mehdisini kardeşleri sezdiği için, daha Mehdi (a.s) zuhur etmemiş ama kardeşleri seziyor, haset ediyorlar, hasetlerinden diyorlar ki: “Babamıza bizden daha sevgilidir.” (Yusuf Suresi, 8) ‘Daha çok sevilen, daha dikkat çeken biri olduğu’ diyorlar. Ağırlarına gidiyor bu, enaniyetlerine ağır geliyor, haset ediyorlar. “Oysaki biz, birbirini pekiştiren (tutan) bir topluluğuz.” O devrin Müslümanları cahil kişiler bunlar ama bunlar ekip olmuşlar, birbirini pekiştiren bir topluluk. Ahir zamanda da İstanbul’da çıkacak yobazın da dayandığı bir topluluğu olacak. Hatta o topluluğu Peygamberimiz (s.a.v.) açıklıyor; “Yetmişbin sarıklı, deccale tabi olacaklar” diyor. Hz. Mehdi (a.s)’a karşı var güçleriyle mücadele verecekler. “Biz birbirini pekiştiren (tutan) bir topluluğuz. Gerçekte babamız, açıkça bir şaşkınlık içindedir.” Mesela Şeyh Nazım Hocamız; “Hz. Mehdi (a.s) çıktı” diyorsa, diyor ki adam: “Bakın şaşkınlık içinde” diyor haşa. Mahmud Hocamız için; “yok öyle demek istemedi” diyor. Daha da üstüne gidersen, “rahatsızlandı” diyecekler. Mesela Mahmud Hocamız dese ki: “Hayır Hz. Mehdi (a.s) hayattadır” dese, Allahualem “rahatsızlandı” derler. Zaten diyenler var, başladılar demeye. Ondan çekindiği için, Mahmud Hocamız, eliyle bu işareti yapıyor. Bakın o devrin düşüncesine, o devrin Mehdisi’ne karşı alınan azgınca ve delice verilen karara bakın.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
- “Bakın mesela kıskançlık var Hz. Yusuf (a.s.)’a karşı. Hz. Mehdi (a.s.)’a karşı da kıskançlık olacaktır ve bu kıskançlık ve hasetten dolayı da Hz. Mehdi (a.s.)’a karşı bir çok Müslüman bilinen kişi tavır alıp eylem yapacaktır. Kuran buna da işaret ediyor. Bakın ayete: "Öldürün Yusuf'u veya onu bir yere atıp-bırakın ki babanızın yüzü yalnızca size (dönük) kalsın…" (Yusuf Suresi, 9) Bak sırf haset görüyorsunuz ve haset yüzünden öldürmeyi dahi göze alıyorlar." (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Döneminde Olduğu Gibi, Hz. Mehdi (a.s.) Döneminde de Bazı Müşrikler Karşı Oldukları Kişiyi Hemen Öldürmeye Kalkışacaklardır
Öldürün Yusuf'u veya onu bir yere atıp-bırakın ki babanızın yüzü yalnızca size (dönük) kalsın. (Yusuf Suresi, 9)
“Bak “Öldürün Yusuf’u” (Yusuf Suresi, 9) Müşriklerin ilk istediği budur, yobazların ilk istediği budur. Cahil cühelanın, bazı tiplerin ilk istediği budur.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Döneminde Olduğu Gibi, Hz. Mehdi (a.s.) Döneminde de Bir Kısım Bağnazlar, Yaptıkları Kötü İşlere Rağmen Kendilerini Evliya Gibi Gösteceklerdir
Ondan sonra da salih bir topluluk olursunuz.” (Yusuf Suresi, 9)
“Takva, büyük, en kaliteli topluluk olursunuz diyorlar. Yobaz takımının iddiası hep böyledir. Yani en rezil konumda dahi olsa, kendisini evliya gibi görür. Yani en şiddetli şeytanlığı yapsa bile, kendini evliya gibi görür.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
Akşamüstü babalarına ağlar vaziyette geldiler. (Yusuf Suresi, 16)
“Yobazların özelliğidir; ağlar, zırlar, ağlamanın arkasına saklanırlar. Yani kendilerini yufka yürekli gibi göstermeye kalkarlar, yapmacık bir ağlama, sahtekarca bir ağlama peşine girebilirler. “Akşamüstü babalarına ağlar vaziyette geldiler.” Onun için her ağlamaya inanmamak lazım. Aşkla Allah korkusuyla, Allah sevgisiyle ağlamak ayrıdır, bir de sahtekarca perdeleme, oyun ağlaması ayrıdır. Ağlayarak birçok insan kandırılabilir. Mesela aleyhte şahitlik yapar, buluyorlar sahtekar bir fahişeyi çıkarıyorlar hakimin huzuruna, ağlıya zırlaya konuşuyor, iftira atıyor, ağladığından dolayı inandırıcı oluyor. Bu bir oyundur. Kuran buna dikkat çekiyor.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Kıssasında, Ahir Zamana Yönelik Birçok Sır ve İşaret Bulunmaktadır
Yusuf ve kardeşlerinde soranlar için ayetler (ibretler) vardır. (Yusuf Suresi, 12)
“Yani ‘Ben onun içine bir sır ve şifre koydum’ diyor Allah. Bakın diyor ki: “Andolsun” diyor, yemin ediyor Allah, “Yusuf ve kardeşlerinde” yani bu kıssada, Hz. Yusuf (a.s)’ın konumunda, kardeşlerinin konumunda, “soranlar için ayetler (ibretler) vardır.” Yani ahir zamana yönelik çok önemli şifreler, işaretler, anlamlar, derin manalar vardır. ‘Ben bunları size aktarıyorum’ diyor Allah. ‘Siz de bunu, zamanı geldiğinde çözeceksiniz’ diyor.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Kıssasında, Mehdiyet Çağının Kova Burcu Çağı Olacağına Dikkat Çekilmektedir
Bir yolcu-kafilesi geldi, sucularını (kuyuya su almak için) gönderdiler. O da kovasını sarkıttı. "Hey müjde... Bu bir çocuk." dedi. Ve onu (kuyudan çıkarıp) 'ticaret konusu bir mal' olarak sakladılar. Oysa Allah, yapmakta olduklarını bilendi. (Yusuf Suresi, 19)
- “Sucular geldiler, kovayı sarkıttılar” diyor. Allah niye durduk yere kova desin? Niye kovadan bahsetsin? Kova burcundan olacak Hz. Mehdi (a.s). Özel bir işaret, bir anlatım. Gereksiz hiçbir detaya girmez Kuran. Mutlaka bir işaret, bir şey vardır. Mutlaka bir gerekçesi vardır. (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
- “Kuran’ı haşa bir kısım insanlar, hikaye gibi zannediyor olabilirler. Yani ne güzel bir menkıbe bu diye dinliyorlar. Halbuki bunlardaki her kelime, her cümle önemli bir olayı açıklamış oluyor. Bakın: “Bir yolcu-kafilesi geldi” bir. “Sucularını gönderdiler.” iki. “O da kovasını sarkıttı.” üç. “Hey müjde… Bu bir çocuk.”. (Yusuf Suresi, 19) Şimdi bak bir çocuktan bahsediliyor ve müjdeleniyor. “O da kovasını sarkıttı.” Mehdiyet çağı Kova Burcu’nun hakim olduğu bir çağdır. Mesela biz şimdi Kova Burcu Çağı’na girdik biliyorsunuz. Bütün dünya biliyor. Kova Burcu Çağı’ndayız. Değil mi? Bakın Kuran’da Kova Burcu’na da işareten; “O da” diyor “kovasını sarkıttı.” Evet ve bir çocuktan bahsediliyor. Bak: “Hey müjde… Bu bir çocuk.” Kova Burcu’ndan bahsediliyor ve bir çocuktan bahsediliyor.” (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) İlk Başta Nasıl Önemsenmediyse, Hz. Mehdi (a.s.) da İlk Başta Önemsenmeyecektir
Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler. (Yusuf Suresi, 20)
- “Hz. Mehdi (a.s)’ı da başlangıçta insanlar önemsemeyecekler, anlayamayacaklar. Şu anda da öyledir. Mesela Cübbeli de önemsemiyor, başka kişilere de bakıyoruz, önemsemiyorlar. Allah ne diyor Kuran’da: “Onu pek önemsemediler.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
- “Bir çocuk müjdeleniyor. “Onu pek önemsemediler.” diyor. Mesela bu da çok önemli. Mehdiyet’in bir özelliğidir. Önemsenmeyecektir Hz. Mehdi (a.s.). Bırak canım sen de diyecekler. Ne alaka falan diyecekler. Önemsenmemesi Mehdi (a.s.)’ın örtüsüdür, perdesidir. Allah onu önemsenmediği için örtecektir, kapatacaktır. Önemsenmesi tehlikeli olurdu. Önemsenmediği için korunacak inşaAllah.” (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
Hz. Yusuf (A.S.) Gibi, Hz. Mehdi (a.s.) da Derin Bir Tefsir Gücüne Sahip Olacaktır
Sözlerin yorumundan sana öğretecek… (Yusuf Suresi, 21)
“Yani mükemmel tefsir ve açıklama gücün olacak. Detayları çok mükemmel açıklayacaksın. Kendi kabiliyetiyle mi? Değil. Allah’ın yaratmasıyla.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
Hz. Mehdi (a.s.), Hz. Yusuf (a.s.)’a Hapis Yönünden Benzer
Sonra onlarda (Yusuf'un iffetine ilişkin) delilleri görmelerinin ardından, mutlaka onu belli bir vakte kadar zindana atmak (görüşü) ağır bastı. (Yusuf Suresi, 35)
“Zaten suçluyken hapis yatmak çok zordur. Haksızlığa uğrayıp yatmak ise, çok büyük bir şereftir ve nimettir. Nitekim Hz. Mehdi (a.s.) da yine iftiraya uğrayacaktır. Hz. Mehdi (a.s.) da hapis yatacaktır. Hz. Yusuf (a.s.)’a benzeyecek diyor çünkü Peygamberimiz (s.a.v.). “Ne cihetle benzer?” diyor. Zindan cihetiyle benzer. İnşaAllah. Demek ki aynı Hz. Yusuf (a.s.)’a benzer bir iftira da aynı Hz. Yusuf (a.s.)’a atıldığı gibi Hz. Mehdi (a.s.)’a atılacak. İnşaAllah. Ve haklı olduğu bilinmesine rağmen, yani Hz. Mehdi (a.s.)’ın haklı olduğu bilinmesine rağmen yine hapiste yatacak. Buna dikkat çekilmiş inşaAllah.” (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Kıssasında, Ahir Zamanda Ot Yiyen Hayvanların Hayvansal Yemlerle Besleneceğine İşaret Edilmektedir
(Zindana gidip:) "Yusuf, ey doğru (sözlü insan). Yedi besili ineği yedi zayıf (ineğin) yediği ve yedi yeşil başakla diğerleri kuru olan (rüya) konusunda bize fetva ver. (Yusuf Suresi, 46)
“Hayvanların hayvansal yemlerle, ot yiyen hayvanların, hayvansal yemlerle besleneceğine işaret ediyor. İlk defa ahir zamanda oldu bu. Hayvansal yem, yiyeceklerine ilk defa sığır eti karıştırılıyor, kemik tozu karıştırılıyor, kan karıştırılıyor, ilk defa oluyor bu. Sığırların sığır eti yediği Kuran’da belirtilmiş, sığır eti yiyeceği, ahir zamanda da bu aynısıyla oldu. Sığır yemi olarak şu an bu kullanılıyor.” (Adnan Oktar’ın 16 Kasım 2013 tarihli A9 TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Kıssasında Mehdiyet Çağındaki Ekonomik Krize Dikkat Çekilmektedir
Dedi ki: "Siz yedi yıl, önceleri (ektiğiniz) gibi ekin ekin, yediğinizin az bir kısmı dışında (kalanını) biçtiklerinizi başağında bırakın." (Yusuf Suresi, 47)
Sonra bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir, sakladığınız az bir miktar dışında, daha önce biriktirdiğinizi yiyip bitirecektir." (Yusuf Suresi, 48)
Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacak ve onda sıkıp-sağacaklar." (Yusuf Suresi, 49)
“47. ayet ve burada yine 7’ye dikkat çekiliyor. "bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir" İşte şimdi başladı şu. Ekonomik kriz başladı. 2007’de başladı, 2014'e kadar devam edecek. Kuran buna işaret ediyor. "Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacak…" diyor. 2009’da nasıl yağmurlar başladı? Bakın, 49’un 9 rakamına işaret var. Değil mi? İnşaAllah. Yağmur yağmayacak diyorlardı, bol bol yağmaya başladı." (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Kıssasında, Ahir Zamandaki İki Önemli Olaya; Yağmurların Kesilmesi ve Yağmurların Fazlalığına Dikkat Çekilmektedir
Sonra bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir, sakladığınız az bir miktar dışında, daha önce biriktirdiğinizi yiyip bitirecektir." Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacak ve onda sıkıp-sağacaklar. (Yusuf Suresi, 48-49)
“Muazzam bir yağmur bolluğu olacak diyor. Şu an bol bol yağmur yağıyor, hatta sel basıyor etrafı. Bir ara müthiş bir kuraklık olmuştu, biliyorsunuz. Küresel ısınma diye yeri göğü birbirine kattılar.” (Adnan Oktar’ın 16 Kasım 2013 tarihli A9 TV röportajından)
Allah Hz. Yusuf (a.s.)’ı Yeryüzünde Yerleşik Kıldığı Gibi, Hz. Mehdi (a.s.)’ı da Yeryüzünde Yerleşik Kılacaktır
Biz yeryüzünde Yusuf’a güç ve imkan iktidar verdik. (Yusuf Suresi, 56)
- “2017 ebcedi. Kardeşim bu kadar mutabakat normal mı? Kuran’da Yusuf Suresi’nde iktidarı anlatan, hakimiyet adına ne kadar ayet varsa hepsi Mehdiyet’in tarihine bir tane, tek olarak mutabık. Demek ki Allah Hz. Mehdi (a.s)’a da yeryüzünde güç ve imkan verecek. Zülkarneyn (a.s)’a da aynısını diyor Cenab-ı Allah. “Yeryüzünde güç ve imkan verdik” diyor, Zülkarneyn (a.s)’da. Süleyman (a.s)’da da aynısını söylüyor Cenab-ı Allah.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
- “Bakın “İşte böylece Biz yeryüzünde…” Bakın belli bir alanda demiyor, bütün dünyada, yeryüzünde. “Yusuf’a…” yani Hz. Mehdi (a.s.)’a inşaAllah, “… güç, imkan ve iktidar verdik.” diyor Allah. 2017 ve iktidar. Dünya çapında 2017.” (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
... Senin ve Yakub ailesinin üzerindeki nimetini tamamlayacaktır. (Yusuf Suresi, 6)
“Nasıl tamamlayacak Hz. İbrahim (a.s)’ın soyuna vaat edilen o güzellik, o ihtişam, her namazda kaddede okunan, tahiyyatta okunan o dua nasıl tahakkuk ediyor? Hz. İbrahim (a.s)’ın nesline, Allah’ın vaadi Tevrat’ta ve Kuran’da belirtilen vaadi nasıl tahakkuk ediyor? Hz. Mehdi (a.s)’ın dünyaya hakimiyeti ile tahakkuk ediyor. Bakın Allah ne diyor: “Yakub ailesinin üzerindeki nimeti tamamlayacaktır.” Hz. Mehdi (a.s) aynı zamanda İsrail’e de hakim olacaktır. Bütün İsrail’e, bütün Musevilere, bütün Hıristiyanlara ve bütün Müslümanlara, bütün Masonlara, Tapınak Şövalyelerine hepsine hakim olacaktır.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.)’da Olduğu Gibi, Halk Hz. Mehdi (a.s.)’ı Tanımayacak Ama Hz. Mehdi (a.s.) Onları Tanıyacaktır
(Kuraklık başlayınca) Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler, onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı. (Yusuf Suresi, 58)
“Yusuf Suresi ikinci anlamıyla doğrudan Mehdiyet’e bakan bir suredir. Kehf Suresi de öyle. Hz. Süleyman (a.s.) ile ilgili olan açıklamalar da öyle hep Mehdiyet’e işaret eden surelerdir. Yani birinci dereceden buraya bakar, Mehdiyet’e bakar. Ama birçok işari anlamı vardır. Bak mesela Yusuf Suresi’nin 58. ayetinde “Kuraklık başlayınca Yusuf’un kardeşleri gelip yanına girdiler.” Bak “onu tanımadıkları halde kendisi hemen onları tanıdı.” Mesela Mehdi (a.s.)’ın özelliğidir o. Halk onu tanımaz diyor Mehdi (a.s.)’ı ama Mehdi (a.s.) onları tanır diyor. [Ama Hüccet (Mehdi) halkı tanır, halk ise onu tanıyamaz. Tıpkı Yusuf gibi. Yusuf halkı tanıdığı halde onlar Yusuf’u inkar ederlerdi. (Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s. 162)] Bakın ayet ne diyor; “Onu tanımadıkları halde kendisi onları hemen tanıdı.” Aynısıdır hadisin birebir aynısı inşaAllah.” (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
Hz. Yusuf Kıssasında Hz Yakup (a.s.)’ın, oğullarının sunduğu delile rağmen onların yalan söylediğini anlaması gibi, Hz Mehdi (a.s.) da yalnızca delile dayanarak hüküm vermeyecektir, insanları ferasetle teşhis etme yeteğine sahip olacaktır
Ve üzerine yalandan kan (sürülmüş) olan gömleğini getirdiler. “Hayır” dedi. Nefsiniz sizi yanıltıp, (böyle) bir işe sürüklemiş. Bundan sonra (bana düşen) güzel bir sabırdır. (Yusuf Suresi, 83)
“[Hz. Yakup (a.s.)] Bakar bakmaz yalan söylediklerini anlıyor, oyun oynadıklarını anlıyor. Müslüman böyle ferasetli, basiretli ve akıllı olacak. Mesela oyuna gelmiyor. “üzerine yalandan kan (sürülmüş) olan gömleğini getirdiler.” Cahil bir insan olsa; ‘hakikaten ölmüş’ der. Halbuki Hz. Yakup (a.s) şüpheleniyor. Normalde çok güçlü bir delil getirmişler, şahitler de var, kan da var, bitmesi lazım olayın değil mi? İşte Hz. Mehdi (a.s) da açık, aleni delile rağmen, insanları gözlerinden anlayacaklar, hadiste böyle belirtiliyor: “Hz. Mehdi (a.s), delille hüküm vermez.” Kalben hüküm veriyor. Yani anlıyor, hissediyor. Bakın Hz. Yakup (a.s), aleni delili reddediyor. “Hayır” dedi. Nefsiniz, sizi yanıltıp (böyle) bir işe sürüklemiş.” ‘Sahtekarlık yapıyorsunuz’ diyor. “Bundan sonra (bana düşen) güzel bir sabırdır. Sizin bu düzüp-uydurduklarınıza karşı, (Kendisinden) yardım istenecek olan Allah’tır.” (Yusuf Suresi, 18) ‘Oyun oynadınız, tuzak kurdunuz’ diyor, inanmıyor.” (Adnan Oktar’ın 4 Nisan 2011 tarihli röportajından)
Hz. Yusuf Kıssasında, Allah’ın Rahmetinden Umut Kesilmemesine Dikkat Çekilmektedir. Hz. Mehdi Döneminde de Allah’ın Rahmeti Olan Hz. Mehdi Ve Hz. İsa (a.s.)’ın Zuhurundan, İttihad-ı İslam’dan Ümit Kesilmemesi Gerektiğine Dair İşari Mana Bulunmaktadır
Oğullarım, gidin de Yusuf ile kardeşinden (duyarlı bir araştırmayla) bir haber getirin ve Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünkü kafirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden umut kesmez. (Yusuf Suresi, 87)
“Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin.” diyor, bak yine Yusuf Suresi’nde; “Çünkü kafirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden umut kesmez.” (Yusuf Suresi, 87) Hz. Mehdi (a.s.)’ın zuhuru, İsa Mesih’in zuhuru ve İttihad-ı İslam’ı birçok insan ümit kesiyor, rahmetinden. Özellikle Yusuf Suresi’nde bu konuya dikkat çekiliyor. Mehdiyet’ten ümit kesmeyin diyor, Cenab-ı Allah.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Gibi Hz. Mehdi (A.S.)’a da Dönemindeki Cahil İnsanlar, Bağnazlar Kötü Davranıp İftiralarda Bulunacaklardır
Sizler, cahiller iken Yusuf'a ve kardeşine neler yaptığınızı biliyor musunuz? (Yusuf Suresi, 89)
“Demek ki Hz. Mehdi (a.s)’a çok eziyet edecek bağnazlar. Cahil insanlar çok iftiralarda bulunacaklar. Yalnız bırakacaklar.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
Hz. Mehdi (a.s.) Zuhur Ettiğinde Bazı Çevrelerde Hayret Uyandıracaktır
Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?" dediler. "Ben Yusuf'um" dedi. "Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Allah bize lütufda bulundu… Dediler ki: "Allah adına, hayret, Allah seni gerçekten bize karşı tercih edip-seçmiştir ve biz de gerçekten hataya düşenler idik." (Yusuf Suresi, 90-91)
- “Bak o devrin bağnazları sonradan şaşırıyorlar, Hz. Yusuf (a.s)’ı Allah niye seçti diye? "Allah seni gerçekten bize karşı tercih edip seçmiştir." Biz kendimizi düşünüyorduk diyorlar. Ama Allah seni seçti diyorlar. "Ve biz gerçekten hataya düşenler idik." Mehdi (a.s) da böyle olacak. Sonra hata yaptıklarını kabul edecekler. Mehdi (a.s)'a karşı densizlik, münasebetsizlik yaptıklarını hepsi görüp kabul edecekler. Yusuf Suresi baştan sonra Mehdiyeti anlatır. Kehf Suresi Mehdiyeti anlatır. Süleyman kıssası Mehdiyeti anlatır. Yaşanmayacak bir şeyi Kuran anlatmaz. Yani hayata geçmeyecek bir şeyi anlatmaz. Mutlaka yaşanacak, hayata geçecek şeyleri anlatır. (Adnan Oktar’ın 4 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
- “90. ayette Yusuf belli olmaya başlıyor. “Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?” dediler.” O da diyor ki, ”Ben Yusuf’um” diyor inşaAllah. “Dediler ki: “Allah adına, hayret, Allah seni gerçekten bize karşı tercih edip-seçmiştir…” Şimdi Mehdi (a.s.) için de her cemaat, her topluluk, kendi şeyhinin Hz. Mehdi (a.s.) olmasını bekliyor. Kendi toplumundan bekliyorlar. Bakın Kuran buna da işaret ediyor, “Dediler ki: “Allah adına, hayret,” müthiş bir hayret nidası. “Allah seni gerçekten bize karşı tercih edip-seçmiştir…” Yani bizi seçecekken seni seçti diyorlar, şaşırıyorlar. Yani Mehdi (a.s.) da aynısıyla karşılaşacaktır. Cemaatler, topluluklar kendi mürşitlerini, kendi ağabeylerini, kendi büyüklerini Mehdi (a.s.) olacak diye beklerlerken hiç ummadıkları bir kişi Mehdi (a.s.) olunca ne diyecekler? “Allah adına hayret, Allah seni gerçekten bize karşı tercih edip-seçmiştir ve biz de gerçekten hataya düşenler idik.” Sonra Hz. Mehdi (a.s.)’a karşı yaptıkları mücadeleden dolayı utanç duyacaklarına da Kuran işaret etmiş oluyor.” (Adnan Oktar’ın 10 Mart 2010 tarihli Kayseri TV röportajından)
Hz. Mehdi (a.s.)’ın Zuhur Ettiğinde Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in Gömleğini Giymesi, Manen Körlük İçinde Olanların Gözlerinin Açılmasına Vesile Olacaktır
Bu gömleğimle gidin de, babamın yüzüne sürün. Gözü (yine) görür hale gelir. (Yusuf Suresi, 93)
“Şimdi, burada da Mehdi (a.s.)’a bir işaret vardır. Mesela ne vardır? Peygamber (s.a.v.)’in gömleğini giyecektir Mehdi (a.s.). Değil mi? Ona bir işarettir. “…babamın yüzüne sürün. Gözü (yine) görür hale gelir. Bütün ailenizi de bana getirin.” Mehdi (a.s.)’ın üzerinde o gömleği gördün mü, bütün insanların gözü görür hale gelecek. En kör gözler açılacak, manen kör gözler, Kuran buna da işaret ediyor.” (Adnan Oktar’ın 7 Ocak 2010 tarihli Çay TV ve Kahramanmaraş Aksu TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Gibi Hz. Mehdi (a.s.)’ın da Güzel Bir Kokusu Olacaktır
Kafile (Mısır’dan) ayrılmaya başladığı zaman, babaları dedi ki: “Eğer beni bunamış saymıyorsanız, inanın Yusuf’un kokusunu (burnumda tüter) buluyorum.” (Yusuf Suresi, 94)
“Demek ki Hz. Yusuf (a.s.)’ın o güzel kokusu, birçok yerde insanlar tarafından hissedilecek. Neye bakıyor? Mehdi (a.s.)’ın da güzel bir kokusu olacağına işaret ediyor, inşaAllah.” (Adnan Oktar’ın 7 Ocak 2010 tarihli Çay TV ve Kahramanmaraş Aksu TV röportajından)
Hz. Yusuf’un gömleğini görünce Hz. Yakup (a.s.)’ın sağlık bulması gibi, Hz. Mehdi (a.s.) döneminde de insanlar şifa bulacak, ömürler uzayacaktır
Müjdeci gelip de onu (gömleği) onun yüzüne sürdüğü zaman, gözü görür olarak (sağlığına) dönüverdi. (Yusuf Suresi, 96)
“Demek ki Hz. Mehdi (a.s) zuhur ettiğinde insanların gözü görür hale gelecek, canlanacaklar. Çünkü Hz. Yakup’ta meydana gelen rahatsızlığın nedeni üzüntü ve acıdan meydana gelen rahatsızlık. Ama Yusuf (a.s)’ı gördüğünde acayip canlanıyor. Hastalığı da gidiyor, derdi de gidiyor. Hz. Mehdi (a.s) zamanında hastalıklar kalkacak diyor rivayette. Ömürler uzayacak diyor. Ona işaret ediyor inşaAllah.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Kıssasında, Yerdeki Ayetlere (Delillere) Ve İnsanların Bunlara Önem Vermeden Üzerinden Geçip Gitmesine Dikkat Çekilmiştir. Hz. Mehdi (a.s.) Döneminde, Yeraltından Çıkarılan Fosiller İle Allah’ın Varlığının Delilleri Ortaya Konacaktır
Göklerde ve yerde nice ayetler vardır ki, üzerinden geçerler de, ona sırtlarını dönüp giderler.” (Yusuf Suresi, 105)
“Bilimin delillerini görmezden gelecekler diyor Allah. Çünkü bak, “üzerinden geçerler” Fosillerin üstünden geçiyorlar değil mi? Fosilleri biz çıkarıyoruz, adamların burnunun dibine getiriyoruz. Ve onla dini dünyaya hakim ediyoruz, Allah’ın dilemesiyle. Yeraltında demek ki deliller olacak. İnsanların görmek istemediği delilleri Hz. Mehdi (a.s) ortaya çıkartıp, insanın gözü önüne getirecek. Yusuf Suresi’nde olması buna işaret.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Kıssasında, İnsanlara Kapsamlı Belaların Gelmesine ve Kıyametin Apansız Kopmasına Dikkat Çekilmektedir. Hz. Mehdi (a.s.) Döneminde de Büyük Azaplar Yaşanacağına ve Kıyamete Yakın Bir Zaman Olacağına İşaret Edilmektedir
Şimdi bunlar, kendilerine Allah'ın azabından kapsamlı bir bürümenin gelivermesinden veya onların hiç haberleri yokken kıyametin onlara apansız gelmesinden kendilerini güvende mi buldular? (Yusuf Suresi, 107)
“Şimdi bunlar, kendilerine Allah'ın azabından” belasından. “kapsamlı bir bürümenin” Büyük bir belanın. “gelivermesinden veya onların hiç haberleri yokken kıyametin onlara apansız gelmesinden kendilerini güvende mi buldular?” (Yusuf Suresi, 107) diyor. Demek ki Hz. Mehdi (a.s) devrinde kapsamlı azap ve belalar olacak. Çok büyük olaylar olacak ve kıyamette tehdit olarak hemen hazırda bekleyecek. “veya onların hiç haberleri yokken kıyametin onlara apansız gelmesinden kendilerini güvende mi buldular?” Demek ki Mehdiyet devri kıyamete çok yakın bir devir olacak. Kıyamet bir tehdit unsuru olarak her an hazırda bekleyecek. Ama bak büyük bürüme ve büyük azap ve belalarında Hz. Mehdi (a.s.) devrinde olacağını işaret ediyor.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) gibi, Hz. Mehdi (a.s.) da devletle barışık olacaktır
“Hz. Yusuf (a.s) devletle barışık, demek ki Hz. Mehdi (a.s) da devletle barışık. Hz. Yusuf (a.s) o devrin hükümetiyle barışık, Hz. Mehdi (a.s) da demek ki hükümetle barışık olacak. Bizzat o devrin hükümeti Hz. Yusuf (a.s)’I görevlendiriyor. Demek ki asrın hükümeti de Hz. Mehdi (a.s)’dan yardım isteyecek. Bunu anlıyoruz.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.) Gibi, Hz. Mehdi (a.s.) da Hapiste İnsanlara Dini Tebliğ Edecektir
Hz. Mehdi (a.s)’ın hapiste de tebliğ yapacağını anlıyoruz. Hz. Yusuf (a.s) hapiste de tebliğ yapıyor çünkü, Allah’tan bahsediyor. (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli röportajından)
Hz. Yusuf (A.S.) Gibi, Hz. Mehdi (a.s.) da Hukukun İnceliklerine Hakim Olacaktır
“Hz. Mehdi (a.s)’ın hukuku güzel kullanacağını anlıyoruz. Hz. Yusuf (a.s) hukuku güzel kullanıyor çünkü. Hukukun inceliklerini iyi biliyor. Hz. Mehdi (a.s)’ın da kendini korumak için hukuku iyi kullanacağını Kuran’ın işaretinden anlıyoruz.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli röportajından)
Hz. Yusuf (a.s.)’ın, Babası Hz. İsrail (Hz. Yakup) (a.s.) Tarafından Desteklenmesi Gibi, Hz. Mehdi (a.s.) da Kendi Döneminde İsrail Tarafından Desteklenecektir
“Hz. Mehdi (a.s)’a büyük evliyanın destek olacağı anlaşılıyor. Babası, nasıl Hz. İsrail (a.s) destekliyorsa Yusuf (a.s)’ı, aynı şekilde İsrail’in de, şu an ki İsrail’in de, Ben-i İsrail’in de Hz. Mehdi (a.s)’ı destekleyeceği anlaşılıyor. Çünkü o devirde bak İsrail (a.s) destekliyor Yusuf (a.s)’ı. Demek ki ahir zamanda da İsrail Yusuf’u destekleyecek. Yani ahir zamanın Yusuf’unu destekleyecek, Hz. Mehdi (a.s)’ı destekleyecek. Nasıl destekleyecek? Müslüman olarak destekleyecek. Çünkü ahit sandığını alıp Museviler’in önüne koyacak. Tabletleri çıkaracak. Bunu kim yapar? Moşiyah yapar, Hz. Mehdi (a.s) yapar. Moşiyah Müslüman. O zaman diyor ki Peygamberimiz (s.a.v.); “Museviler’den çok küçük bir grup dışında bütün Museviler Müslüman olacak.” Demek ki Musevilerle iç içe olacak Hz. Mehdi (a.s), bunu anlıyoruz. Açık ifade, Kuran’ın ifadesi ve hadisin ifadesi de çok açık. Museviler’in Hz. Mehdi (a.s)’a iltihak edeceğini Peygamberimiz (s.a.v.) söylüyor. Hz. Mehdi (a.s)’ın bir duasında, Allah’ı anarken, İbranice de dua edeceği söylüyor hadiste. Demek ki Museviler’in gönlünü alacak şekilde de bir üslubu olacak. İnşaAllah. Onların da dilinde konuşacak gerekirse. İnşaAllah.” (Adnan Oktar’ın 20 Mayıs 2014 tarihli A9 TV röportajından)
Sayın Adnan Oktar’ın Daha Önce Yayınlanan Makalelerinde Konu ile İlgili Yer Alan Diğer İşaretler
Hz. Yusuf (a.s.) Gibi, Hz. Mehdi (a.s.)’a da Allah Katından Özel Bir İlim ve Hikmet Verilmiştir
Kuran’da Hz. Yusuf (a.s.)’a Allah Katından özel bir ilim ve hikmet verildiği bildirilmektedir:
Böylece Rabbin seni seçkin kılacak, sözlerin yorumundan (kaynaklanan bir bilgiyi) sana öğretecek… (Yusuf Suresi, 6)
… Ona sözlerin yorumundan (olan bir bilgiyi) öğrettik… (Yusuf Suresi, 21)
Kuran’da Hz. Yusuf (a.s.) ile ilgili olarak verilen bu bilgilerden, Hz. Mehdi (a.s.)‘ın da sözlerin yorumunu iyi bileceği; özel bir ilim ve hikmet sahibi olacağı anlaşılmaktadır. Nitekim rivayetlerde de Hz. Yusuf (a.s.) gibi, Hz. Mehdi (a.s.)’ın da Allah tarafından kendisine verilmiş “özel bir güce sahip olduğu” bildirilmektedir.
Keza (N.b. Hammad) Kaab’dan tahric etti, O dedi ki: O kimsenin bilmediği gizli bir duruma kılavuzlandığı için kendisine “Mehdi” denilmiştir… ” (Ahir zaman Mehdi’sinin Alametleri, Ali Bin Hüsameddin el Muttaki, sf.77)
Büyük İslam alimlerinden Muhyiddin Arabi, eserlerinde Hz. Mehdi (a.s.)’ın dikkat çeken başlıca 9 özelliğini şu şekilde belirtmektedir:
1) Basiret sahibi olması
2) Kutsal Kitabı anlaması
3) Ayetlerin manasını bilmesi
4) Tayin edeceği kimselerin hal ve hareketlerini bilmesi
5) Öfkelendiğinde bile merhamet ve adaletten ayrılmaması
6) Varlıkların sınıflarını bilmesi
7) İşlerin girift taraflarını bilmesi
8) İnsanların ihtiyacını iyi anlaması
9) Bilhassa kendi zamanında ihtiyaç hissedilen gaibi ilimlere vukufu bulunması (bilmesi) gaibi (gizli, görünmeyen) ilimlerden haberdar olması.
Hz. Yusuf (a.s.) Gibi, Hz. Mehdi (a.s.) da Kendisinden Ümidin Kesildiği Bir Dönemde Ortaya Çıkacaktır
Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?” dediler. “Ben Yusuf’um” dedi. “Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Allah bize lütufta bulundu. Gerçek şu ki, kim sakınır ve sabrederse, şüphesiz Allah, iyilikte bulunanların karşılığını boşa çıkarmaz. (Yusuf Suresi, 90)
Kardeşleri bir düzen kurarak Hz. Yusuf (a.s.)‘ı bir kuyuya atmış, babalarına da “Hz. Yusuf (a.s.)‘ı bir kurdun yediğini” söyleyerek üzerine yalandan kan sürülmüş gömleğini getirmişlerdir. Babası bu anlatılanların bir düzen olduğunu anlamıştır. Ancak babası da, kardeşleri de uzun yıllar Hz. Yusuf (a.s.)‘dan haber alamamışlardır. Daha sonra Allah, beklemedikleri bir zamanda, Hz. Yusuf (a.s.)‘ı Mısır’ın hazinelerinin başında “güç ve iktidar” sahibi olarak karşılarına çıkarmıştır:
(Yusuf) Dedi ki: “Beni (bu) yerin (ülkenin) hazineleri üzerinde (bir yönetici) kıl. Çünkü ben, (bunları iyi) bir koruyucuyum, (yönetim işlerini de) bilenim.” İşte böylece Biz yeryüzünde Yusuf’a güç ve imkan (iktidar) verdik. Öyle ki, orada (Mısır’da) dilediği yerde konakladı. Biz kime dilersek rahmetimizi nasib ederiz ve iyilik yapanların ecrini kayba uğratmayız. (Yusuf Suresi, 55-56)
Bu ayetler, Hz. Mehdi (a.s.)‘ın da çıkışından ümidin kesildiği, insanların “Mehdi” diye bir kimsenin olmadığı iddiasında bulundukları bir dönemde ortaya çıkacağına işaret etmektedir. Yine ayetlerin işaretine göre bu dönemde Allah Hz. Mehdi (a.s.)’ı, “güç ve iktidar sahibi ve tüm inananların manevi lideri olarak” ortaya çıkaracaktır. Peygamberimiz (s.a.v.) de bu durumu hadislerinde şöyle müjdelemiştir:
İnsanların ümitsiz olduğu ve ‘Hiç Mehdi falan yokmuş’ dediği bir sırada Allah Mehdi (a.s.)‘ı gönderir… (Kitab-ul Burhan fi-Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, sf. 55)
Hz. Yusuf (a.s.) Gibi, Hz. Mehdi (a.s.)’a da Bir Kısım Kadınların Komplo Kurması ve Bir Kadının Hz. Mehdi (a.s.)’ın İffetine Yönelik İftira Atması
Evinde kalmakta olduğu kadın, ondan murad almak istedi ve kapıları sımsıkı kapatarak: “İsteklerim senin içindir, gelsene” dedi. (Yusuf) Dedi ki: “Allah’a sığınırım. Çünkü o benim Efendimdir, yerimi güzel tutmuştur. Gerçek şu ki, zalimler kurtuluşa ermez.” (Yusuf Suresi, 23)
Kapıya doğru ikisi de koştular. Kadın onun gömleğini arkadan çekip yırttı. (Tam) Kapının yanında kadının efendisiyle karşılaştılar. Kadın dedi ki: “Ailene kötülük isteyenin, zindana atılmaktan veya acı bir azaptan başka cezası ne olabilir?” (Yusuf) Dedi ki: “Onun kendisi benden murad almak istedi.” (Yusuf Suresi, 25-26)
“Sonra onlarda (Yusuf’un iffetine ilişkin) delilleri görmelerinin ardından, mutlaka onu belli bir vakte kadar zindana atmak (görüşü) ağır bastı.” (Yusuf Suresi, 35)
Kuran’da vezirin karısının, masum olduğunu bildiği halde Hz. Yusuf (a.s.)’ın iffetine yönelik iftira attığı bildirilmiştir. Vezirin karısı, bu iftirasını güçlendirebilmek için şehirdeki birtakım kadınları da kendisine yalancı şahit olarak tutmuştur. Ayetlerin işaretinden Hz. Mehdi (a.s.)’a karşı da bir grup kadının birlik olup komplo kuracakları ve ona da, “bir kadına karşı suç işlediği iddiasıyla iftira atılacağı” anlaşılmaktadır. Hz. Yusuf (a.s.) kendisine kurulan bu komplo sebebiyle, hiçbir hukuki delil olmadığı halde, hapis cezasıyla cezalandırılmış ve uzun yıllar haksız yere hapiste kalmıştır. Bu durum, Hz. Mehdi (a.s.)‘ın da, masum olduğu halde, bu tarz yalan ve uydurma bahanelerle haksız yere hapiste kalacağına işaret etmektedir.
Hz. Yusuf (a.s.) Gibi, Hz. Mehdi (a.s.) Devrindeki Yönetim de Onun Haklı ve Suçsuz Olduğundan Emin Olacak; Ama Bazı Siyasi Nedenlerle Onu Hapsetme Görüşü Ağır Basacaktır
Sonra onlarda (Yusuf’un iffetine ilişkin) delilleri görmelerinin ardından, mutlaka onu belli bir vakte kadar zindana atmak (görüşü) ağır bastı. (Yusuf Suresi, 35)
Hz. Yusuf (a.s.)‘ın masum olduğu delillerden çok açık bir şekilde anlaşılmıştır. Ancak yönetici konumundaki kimseler bu delilleri çok aleni şekilde gördükleri halde, bazı sebeplerle Hz. Yusuf (a.s.)‘a karşı kurulan düzeni kabul etmiş ve onu haksız yere suçlu bulmuşlardır. Hz. Yusuf (a.s.)’ın bu durumundan, Hz. Mehdi (a.s.)’ın da kendisini savunmak ve haklı olduğunu ispatlamak için çok güçlü deliller sunacağı, ancak bazı kişilerin bu açık delillere rağmen bazı siyasi sebeplerle onu suçlu olmadığı halde hapisle cezalandıracakları anlaşılmaktadır.
Hz. Yusuf Gibi Hz. Mehdi’nin de Gaybet (Hapis) Dönemi Olacaktır
Nitekim onu götürdükleri ve kuyunun derinliklerine atmaya topluca davrandıkları zaman, Biz ona (şöyle) vahyettik: "Andolsun, sen onlara kendileri, farkında değilken bu yaptıklarını haber vereceksin." (Yusuf Suresi, 15)
... böylece daha nice yıllar (Yusuf) zindanda kaldı. (Yusuf Suresi, 42)
Sedir-i Seyrefi der ki: İmam Ebu Abdullah Cafer-i Sadık Aleyhisselam'dan duydum ki: Şöyle buyurdu: "Bu işin sahibinde (Mehdi'de) Yusuf'a bir benzerlik vardır." Şöyle arzettim: "Sen bize bir GAYBETİ (hapsi) veya HAYRETİ bildiriyor gibisin."
Hz. Yusuf ilk olarak kuyuda, daha sonra da uzun yıllar boyunca bir zindanda hapsedilmiştir. Yusuf aleyhisselam biri kısa diğeri uzun süre, iki defa insanların gözünden kaybolmuştur. Birincide, Yusuf (a.s.) kuyuya bırakılmış, kısa bir süre sonra oradan geçen kafile onu oradan çıkarmış, ikincide ise haksız yere zindana atılmış, uzun bir müddet orada kalmıştır. Fakat sonradan masumluğu anlaşılarak, zindandan da çıkartılmıştır.
Hz. Mehdi (a.s.) de Hz. Yusuf (a.s.) gibi hayatının çeşitli dönemlerinde pek çok kez hapsedilecektir. Ancak aynı Hz. Yusuf gibi Hz. Mehdi'nin de masum olduğuna dair deliller çok açık olacaktır.
Rüyasında Onbir Yıldız, Güneş ve Ay’ın Hz. Yusuf (a.s.)’a Secde Etmeleri, İslam Dünyasının Hz. Mehdi’nin Manevi Liderliği Altında Toplanmasına İşaret Etmektedir
Hani Yusuf babasına: "Babacığım, gerçekten ben (rüyamda) ONBİR YILDIZ, GÜNEŞ’İ VE AY’I gördüm; bana secde etmektelerken gördüm" demişti. (Yusuf Suresi, 4)
(Babası) Demişti ki: "Oğlum, rüyanı kardeşlerine anlatma, yoksa sana bir tuzak kurarlar. Çünkü şeytan, insan için apaçık bir düşmandır. (Yusuf Suresi, 5)
Hz. Yusuf (a.s.), rüyasında Yıldız, Güneş ve Ay’ı kendisine secde ederlerken görmüş, ilerleyen yıllarda da Allah, Hz. Yusuf'u Mısır’a yönetici kılmıştır. Bu durum Hz. Mehdi'nin hayatına yönelik de çok önemli işaretler içermektedir. Bilindiği gibi genellikle İslam ülkelerinin bayraklarında Yıldız, Güneş ve Ay amblemleri yer almaktadır. Hz. Yusuf ile ilgili bu ayetlerin işaretinden, İslam ülkelerinin Hz. Mehdi'nin manevi liderliği altında toplanıp birlik olacakları, Hz. Mehdi'nin de bu şekilde tüm Müslümanların manevi lideri olacağı anlaşılmaktadır.
Yusuf Suresi’nde Ahir Zamandaki Ekonomik Krize de İşaretler Vardır
(Zindana gidip:) "Yusuf, ey doğru (sözlü insan)... Yedi besili ineği yedi zayıf (ineğin) yediği ve yedi yeşil başakla diğerleri kuru olan (rüya) konusunda bize fetva ver. Umarım ki insanlara da (senin söylediklerinle) dönerim, belki onlar (bunun anlamını) öğrenmiş olurlar."
Dedi ki: "Siz yedi yıl, önceleri (ektiğiniz) gibi ekin ekin, yediğinizin az bir kısmı dışında (kalanını) biçtiklerinizi başağında bırakın." (Yusuf Suresi, 46-47)
Sonra bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir, sakladığınız az bir miktar dışında, daha önce biriktirdiğinizi yiyip bitirecektir."
Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacak ve onda sıkıp-sağacaklar." (Yusuf Suresi, 48-49)
Ayetlerde, hapiste olduğu sırada Hz. Yusuf’tan, dönemin hükümdarının gördüğü bir rüyayı yorumlamasının istendiği bildirilmiştir. Hz. Yusuf bu rüyanın “uzun süreli ekonomik bir zorluğa” işaret ettiğini söylemiştir.
Peygamberimiz (sav)'in Hz. Yusuf’un hayatında Hz. Mehdi'nin hayatıyla benzerlikler olacağını bildirmiş olması, o dönemdeki gibi Hz. Mehdi'nin çıkışından önce de yeryüzünde ciddi boyutlarda bir ekonomik kriz yaşanacağına işaret etmektedir. Ayette işaret edilen ekonomik sıkıntının, günümüzde dünya çapında yaşanan büyük ekonomik kriz olması kuvvetle muhtemeldir (en doğrusunu Allah bilir).
Yine Hz. Yusuf (a.s.)’ın “kuraklığı zorlu yedi yıl” sözleriyle bahsettiği kıtlık ve ekonomik zorluk yılları, 2007 ve 2008 yıllarına işaret ediyor olabilir (en doğrusunu Allah bilir).
Hz. Yusuf (a.s.), “inek ve buğday”dan bahsedilen rüyayı yorumlamış ve o dönemde yaşanacak ekonomik zorluğa karşı, “tarıma önem verilmesinin çözüm olacağını” söylemiştir. Bilindiği gibi “inek ve buğday”, tarım ve hayvancılığın en önemli kalemleridir. Dolayısıyla Hz. Yusuf (a.s.)’ın yaptığı yorumdan, “ahir zamanda Hz. Mehdi'nin çıkışından önce yaşanacak ekonomik kriz sırasında da, tarım ve hayvancılığa önem verilmesinin çözüm olacağı” anlaşılmaktadır.
Ayetlerin işaretinden bu ekonomik krizin “blok olarak tek bir dönem” ya da “tekrarlı bir dönem” de olabileceği anlaşılmaktadır.