KONU: Bangladeş’te 2 yılı aşkın bir süredir tutuklu bulunan, Cemaat-i İslamiyye Partisi Genel Başkanı 91 yaşındaki Gulam Azam 26 Mart 2013’te Bangladeş Hükümeti tarafından idam edilecektir. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 3. ve 9. maddeleri alenen çiğnenmektedir. Uluslararası kamuoyunun en önemli sesi olan BM’nin bu duruma ciddi ve somut bir tepki vermesini ve de söz konusu idama engel olmasını Sayın Komisyonunuzdan talep etmekteyiz.
BANGLADEŞ HÜKÜMETİNİN TAVRI İNSAFSIZCA VE İNSANLIK DIŞIDIR
Bangladeş Hükümeti’nin zor ve baskıya dayalı keyfi uygulamaları gün geçtikçe dozunu artırmaktadır. İnsanlar sadece başka bir siyasi görüşü savunuyorlar diye tutuklanmakta ve uzun süre hapiste tutulmaktadır. Geçtiğimiz günlerde, Gulam Azam’a verilen idam cezasını protesto etmek isteyen 2500’ün üzerinde iktidar muhalifi hiçbir suçları yokken gözaltına alınmıştır. Buna karşılık Bangladeş Hükümeti’ne yaptığının yanlış olduğu konusunda ciddi bir tepki koyan hiçbir uluslararası kuruluş olmamıştır.
Dünya kamuoyunun büyük çoğunluğu Bangladeş’te olan bitene ses çıkarmamaktadır. Bangladeş’te eziyet gören binlerce insan kendi başının çaresine bakmak durumunda bırakılmıştır. Karşılarında silahlı kolluk kuvvetleri olan bu masum insanların tek yapabildikleri gösteri yürüyüşleridir. Bu protesto gösterilerinde de insanlar ciddi şekilde dövülmektedirler ve içlerinden pek çoğu da sebepsiz yere tutuklanmaktadır. Gözaltında ise işkenceye maruz bırakılmaktadırlar.
Cemaat-i İslamiye’nin lideri olan 91 yaşındaki Gulam Azam, 2,5 yıla yakın bir zamandır tutukludur. Bu yaşta bir insanın son derece zor şartlar altında, hapishane koşullarında kalmaya mahkûm edilmesi insafsızcadır ve insanlık dışıdır. Ancak Bangladeş Hükümeti bundan daha da ileri giderek Azam’ı ölüme mahkûm etmiştir ve 26 Mart’ta, yani Bangladeş’in kurtuluş gününde kendisini idam edecektir. Bu kabul edilemez bir durumdur.
Yaşanan bu vakıa, Sayın Komisyonunuz tarafından 1948 yılında hazırlanan ve üye ülkeler tarafından kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin “Yaşamak, hürriyet ve kişi emniyeti her ferdin hakkıdır” hükmünü düzenleyen 3. maddesine alenen aykırıdır. Ayrıca 9. maddede geçen “ Hiç kimse keyfi olarak tutuklanmaz, alıkonulamaz veya sürülemez” ilkesi de yine açıkça çiğnenmektedir. Bangladeş Halk Cumhuriyeti, 17.09.1974 tarihinde Birleşmiş Milletler’e üye olmuştur ve böylelikle de alınan tüm geçmiş ve gelecek kararları kabul etmiştir. Dolayısıyla Bangladeş Hükümeti’nin İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne uyması BM’lerce talep edilmeli ve de gidişat sıkı bir şekilde takip edilmelidir.
Uluslararası Af Örgütü ve de İnsan Hakları İzleme Örgütü 2005 senesinde Bangladeş güvenlik kuvvetlerini orantısız güç kullanımı ve gözaltında işkence suçlarının işlenmesi sebebiyle kınamıştır. Uluslararası Şeffaflık Örgütü de Bangladeş’i en çok bozulmaya uğrayan ülkeler sırasında en başa koymuştur. Ancak o tarihten bu yana Bangladeş’te iyiye doğru bir gidişat olmamıştır. Bu ülke adeta kapalı bir kutudur ve de insan haklarının gözetilip gözetilmediğini gözlemleyecek uluslararası bir yapı da ülkede bulunmamaktadır. Örneğin, tüm dünyada insan haklarına aykırılık durumlarını tespit eden ve bu konuda kapsamlı çalışmalar yapan Uluslararası Af Örgütü’nün temsilciliği Bangladeş’te yoktur. Kısacası, bu ülkede olan bitenler dünyanın gözünden uzakta kalmaktadır. Ancak sizlerin de takdir edeceği gibi, bu durum, söz konusu ülkede insanlık suçu işlenmesine müsaade edilmesi anlamına katiyen gelemez.
SAYIN KOMİSYONUNUZ DURUMA ACİLEN MÜDAHALE ETMELİDİR
Gözlerden ırak, denetimden uzak, keyfi bir şekilde verilen söz konusu idam cezasının yerine getirilmemesi için Sayın Komisyonunuzun tüm yolları denemesini ve bu insanlık suçuna müsaade etmemesini talep etmekteyiz. Gerekli duyarlılığı gösterip hemen harekete geçeceğinize yürekten inanıyoruz.
Saygılarımızla,