Kuran'ın emrettiği yardımlaşma ve dayanışma ruhunun her yere hakim olduğu, kalplerin manevi duygularla dolup Allah'a yakınlaştığı mübarek bir Kurban bayramına daha kavuşmuş bulunuyoruz. Umuyoruz ki İslam dininin sıcaklığını ve kardeşlik ruhunu en güzel şekilde yansıtan bu bayramda da tüm müminlerin birbirlerine sevgi ve bağlılıkları artar, daha sıkı birbirlerine kenetlenirler. Ve yine umuyoruz ki bayramın vesile olduğu bu coşkulu birliktelik her daim sürer, Müslümanların her günü bir bayram edasıyla, neşe ve sevinç içinde geçer.
Her yıl heyecanla beklenen Kurban bayramını ayrıcalıklı kılan pek çok özelliği vardır. Bunlardan biri bu mukaddes zaman diliminde müminlerin güzel ahlakının olabilecek en yüksek seviyeye ulaşması, kalplerin Allah'a yakınlaşma arzu ve iştiyakıyla dolup taşmasıdır. Bayramın sağladığı maneviyatla huzur bulan müminler şevk ve heyecan içerisinde hep birlikte Allah'ı anarlar, büyüklerini ziyaret ederek ellerini öperler, dost ve akrabalarının tek tek hatırlarını sorarlar, hastaların gönüllerini alarak onları mutlu ederler. Dillerinde sürekli Allah'ın zikri vardır. Hep birlikte saf tutarak kıldıkları namazlar ve ettikleri dualar gönüllerinin Allah aşkıyla coşmasına neden olur. Tüm bunlar Allah'ın beğendiği, hoşnut olduğu davranışlardır. Dolayısıyla müminlerin yüzleri her zaman olduğu gibi bayramda da huzurla, umut ve mutlulukla parlar.
Müminlerin arasındaki birlik ve beraberlik duygularını daha da pekiştiren Kurban bayramı önemli bir ibadetin uygulanması için fırsat oluşturur. Bu ibadet, Kuran'da önemli bir yeri olan infak ibadetidir. Müminler kestikleri kurbanların etlerini dinimizin getirdiği yardımlaşma ahlakı gereği özenle ihtiyaç sahiplerine ulaştırır ve yoksulları sevindirirler.
Hiç kuşku yok ibadetler müminleri Allah'a yaklaştıran yollardır. Mümin aşkla bağlı olduğu Rabbine yakınlaşmak için canı gönülden ibadet eder. İbadetini büyük bir coşkuyla yerine getirirken aşkla sevdiği Yaratıcısının hoşnutluğunu arar, tüm kalbiyle O'nun rızasını, sevgisini ister. İbadeti samimi kılan da budur zaten; yalnızca Allah'ın rızasını arayarak gönülden yapılması. Kurban ibadetini Allah Katında geçerli kılan da, ibadetin Allah'ın hoşnutluğunu arayarak, samimi ve candan duygularla yerine getirilmesidir. Allah bu durumu bir ayetinde şöyle bildirmektedir:
Onların etleri ve kanları kesin olarak Allah'a ulaşmaz, ancak O'na sizden takva ulaşır. İşte böyle, onlara sizin için boyun eğdirmiştir; O'nun size hidayet vermesine karşılık Allah'ı tekbir etmeniz için. Güzellikte bulunanlara müjde ver. (Hac Suresi, 37)
Bu bayramda da İslam dünyasının dört bir köşesinde kurbanlarını kesen ve bu vesileyle Rablerinin rızasını arayan bütün kardeşlerimizden Allah razı olsun.
Bayram gününde biraraya gelerek birbirimiz için güzel temennilerde bulunurken acımasız kuşatmalar altında olan din kardeşlerimizi, fitne ve belalarla sarsılan mazlum Ortadoğu halklarını, Filistin'de, Suriye'de, Irak'ta, Afganistan'da, Patani'de, Keşmir'de, Doğu Türkistan'da, Moro'da, Kırım'da ve dünyanın daha pek çok yerinde zulüm ve baskı altında yaşayan Müslümanları aklımızdan çıkarmıyoruz elbet. Zira milyonlarca kardeşimiz zulüm altında hayatta kalma mücadelesi verirken hiçbir şey yokmuş gibi davranmamız mümkün değil. Bu bayramda da onları unutmuyor, biraraya geldiğimizde onlar için dua ediyoruz ve kardeşlerimiz için tek kurtuluş yolunu, yani bir an önce birlik olmamız gerektiğini konuşuyoruz. Hiç kuşku yok ayrılıklara son verip el ele verdiğimiz takdirde Doğu Türkistan'dan Keşmir'e, Burma'dan Sudan'a, dünyanın pek çok bölgesinde din kardeşlerimiz zulümden kurtulup gün yüzü görecek, böylelikle tüm İslam aleminin her günü bayram sevinci içinde geçecek, bayramın vesile olduğu barış ve kardeşlik ruhu hayatımızın her anına hakim olacaktır.
Gerçek şu ki Müslümanların bir olması, birlik olup sevgi ve hasretle kucaklaşması İslam alemi için en aciliyetli ihtiyaçtır. Milyonlarca masum, biz Müslümanlardan uzanacak yardım elini beklemektedir. Kendimizi onların yerine koymamız, içinde bulundukları durumu anlamamız ve bu durumu düzeltmek için elimizden gelenin en fazlasını yapmamız gerekmektedir. Aksi takdirde akan her damla kandan, şehit olan, yaralanıp sakat kalan her mazlumdan sorumlu olacağımızı düşünerek davranmamız şarttır.
İslam dünyasının birlik olma vakti çoktan gelmiş bulunmaktadır. Yeryüzünde bozgunculuğun son bulması için bütün dünya Müslümanlarının el ele vermesi gerekmektedir.
Duamız o ki tüm Müslümanlar bu Kurban bayramında kavga ve çatışmaları, ayrılık ve dargınlıkları bir kenara bırakıp biraraya gelsin, hep birlikte zulüm ve baskı altındaki kardeşlerini kurtarmanın yollarını arasın, İslam aleminin üzerinde çöken karanlık kaybolup gitsin, Asr-ı Saadet döneminde olduğu gibi aydınlık, huzurlu ve güvenli bir dönem başlasın.
Savaş ve katliamlarda hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah rahmet etsin, tüm İslam aleminin Kurban bayramı mübarek olsun. Bu kutlu bayram tüm İslam dünyası ve bütün insanlık için hayırlara vesile olsun.
Adnan Oktar'ın New Straits Times'da yayınlanan makalesi:
http://www.nst.com.my/news/2015/09/prayers-oppressed-brethren-during-aidiladha