Sokak olayları, hükümetin düşmesi, Kırım sorunu, alevlenen iç savaş, yardım kamyonları, düşen uçaklar ve son yaşananlar Ukrayna sorununu içinden çıkılması zor bir duruma getirdi. Sorun şimdi de ambargo kararları ile çok sayıda ülkeyi ilgilendiren uluslararası bir boyuta taşındı.
Ukrayna’da çatışan grupların arkasında iki taraf var: Bir taraf ABD ve AB, diğer taraf ise Rusya. AB ülkeleri ve ABD ekonomik yaptırımlarla Rusya’yı sıkıştırmak istiyor. Bu nedenle ABD ve birçok AB ülkesi Rusya ile ticarete ciddi kısıtlamalar getirdi.
Bu yaptırım hamlesine Rusya beklenmeyen bir tepki verdi. Kendisine yaptırım uygulayan bütün ülkelerden gıda ürünleri ve hammadde ithalatını durdurma ve kısıtlama kararı aldı.
Rusya, 2013’de ülkenin toplam ithalatının 43 milyar dolara yakın kısmını oluşturan gıda ithalatını yeniden şekillendirdi. Rus hükümeti ülkede olası bir kıtlığı önlemek ve gıda ürünlerinde fiyat artışlarına engel olmak için çeşitli önlemler alıyor. Bu planlama çok önemli, çünkü Rusya şu an gıda ithalatının yarıya yakınını ABD, AB, Kanada, Avustralya ve Japonya’dan yapıyor.
Putin gıda ithalatında işbirliği yapacağı yeni ülkeleri de belirledi: Türkiye, Arjantin, Çin, Şili, Ekvator ve Brezilya gibi gelişmekte olan ülkeler Rusya’nın yeni partnerleri. Ancak Avrupa Birliği de boş durmuyor. Rusya’nın bu ülkelerle ticaretini çeşitli hamlelerle engellemeye çalışıyor.
Putin’in Avrupa’dan yapılan gıda ithalatına getirdiği kısıtlamalar Avrupalı çiftçilere büyük zarar veriyor. Avrupa’nın Rusya’ya yapmış olduğu yıllık 16 milyar Euro’luk ihracat bir anda kesildi.
Zaten ekonomisi krizde olan Avrupa, şimdi Rusya’nın yaptırımları nedeniyle ağır bir darbe alan çiftçisi için bir çözüm arıyor. Örneğin ekonomisi batık olan Yunanistan Rusya’ya tarım ürünleri ihraç ederken, şimdi bu ürünleri ambarlarda çürüyor. Polonya’da, Avusturya’da, Finlandiya’da, Norveç’te, Almanya’da da durum çiftçiler için hiç iç açıcı değil.
Rusya’nın uyguladığı yaptırımlar nedeniyle işleri bozulan Avrupalı üreticiler kendi hükümetlerine ve AB yönetimine yoğun baskı yapıyorlar. Talepleri ise Rusya’ya gıda ihracatı kapısının yeniden açılması. Hatta zarar gören üreticiler ve çiftçiler AB’ye zararlarının karşılanması için tazminat davası açacaklarını belirtiyorlar.
Rusya’nın uyguladığı ambargo ABD’den çok AB’yi zorluyor. ABD iş ticarete geldi mi Rusya’ya o kadar da katı davranmıyor. Soğuk savaş zamanı bile iki ülke arasındaki buğday ticaretinin devam ettiği unutulmamalı.
Ukrayna’daki olaylar tüm dünyayı olumsuz etkiledi. Bozulan ticaret, oluşan savaş ortamı, gerilen ilişkiler, değişen sınırlar sorunların daha da büyüdüğünün en büyük delili. Ukrayna sorunu güçlü bir kasırga gibi önüne gelen her şeye zarar veriyor. Sorunun tüm tarafları bundan son derece rahatsız. Halkların fakirleşmesine ve birçok soruna sebep olan bu olayda akılcı bir çözüme ihtiyaç var. Hem havayı sakinleştirecek ve hem de bu ülkelerin güneşli günlere geri dönmesini sağlayacak kalıcı bir çözüme!
Putin, Obama ve Merkel’in tarafları olduğu bu denklemde liderlerin mağdur olan ülkelerin halklarının refahı için itidalli ve akılcı davranmaları gerekiyor. Değişen ve küreselleşen dünya ekonomisinde artık bir ülkede çıkan olay birçok ülkeyi etkiliyor, bu nedenle de artık sorunların ortak akıl ve vicdanla çözülmesi gerekiyor. Çünkü aksi durumlarda bütün ülke halkları bundan olumsuz etkileniyor.
Avrupa enerji ihtiyacını karşılamak için ne kadar Rusya’ya muhtaçsa; Rusya da enerjisini satmak için Avrupa’ya muhtaç. Birçok yönden birbirlerine bağımlılar. Bu ülkeler bir an önce çıkar çatışmalarını ve sonuçsuz güç savaşlarını bir kenara bırakmalı.
Ukrayna’daki yaşananlar nedeniyle Dünya devlerinin birbiriyle mücadelesini sertleştirmesinin önüne geçmek tüm dünyanın ortak sorumluluğu.
Dünyaya barışın ve kardeşliğin egemen olması için bir istişare grubu oluşturulmalı ve ortak akılla hareket edilmeli. Olaylara müdahil olan ülkeler de bazı konularda fedakârlık yapmayı kabullenmeli. AB, ABD ve Rusya aralarında kavga edeceklerine, bütün imkânlarını ezilen, katledilen ve açlıktan ölen insanları korumak, hayat standartlarının iyileştirilmesi için harcamalı. Ancak bu ortak akıl ve vicdan ile dünyada özlenen barış ve kardeşlik ruhu oluşturulabilir.
Adnan Oktar'ın The Bosnia Times & MBC Times'da yayınlanan makalesi:
http://thebosniatimes.com/analiza-uragan-ukrajinske-krize-nece-zaustaviti-sankcije-rusiji/