23 Ocak 2003 tarihli Vatan gazetesinde, bilim kurguyla karışık evrim propagandasının bir örneği görüldü. Yazı, "Geleceğin Efendileri" başlığını taşıyordu ve önümüzdeki 200 milyon yıllık dönemde, sözde evrimle ortaya çıkacağı ileri sürülen canlı türleriyle ilgiliydi. Haberde, ürkütücü dişlere ve kanatlara sahip garip bir balık resmi veriliyor, resmin hemen altında ilginç bir senaryo aktarılıyordu:
23 Ocak 2003 tarihli Vatan gazetesinde, bilim kurguyla karışık evrim propagandasının bir örneği görüldü. Yazı, "Geleceğin Efendileri" başlığını taşıyordu ve önümüzdeki 200 milyon yıllık dönemde, sözde evrimle ortaya çıkacağı ileri sürülen canlı türleriyle ilgiliydi. Haberde, ürkütücü dişlere ve kanatlara sahip garip bir balık resmi veriliyor, resmin hemen altında ilginç bir senaryo aktarılıyordu:
"Okyanusta ‘Flish’ türünde balık ortaya çıkacak. Uçma yeteneğine sahip bu balıklar, diğer balıkları yiyerek onların neslinin son bulmasına neden olacak".
Yazıda 200 milyon yıllık hayali evrim sürecinin sonunda çoğu canlı türünün yeryüzünden silineceği ileri sürülüyor, hayatta kalacak türlerin ise değişerek başka türlere evrimleşeceği iddia ediliyordu. Habere göre ‘uzmanlar’ biraraya gelip 200 milyon yıl sonra hangi canlı türlerinin hayatta kalacağı, hangilerinin silineceği üzerinde araştırmalar yapmış ve ortaya bu garip canlılar çıkmıştı.
Gerçekte, Vatan gazetesinde bahsedilen bu araştırmalar hiçbir bilimsel anlam ifade etmemektedir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, evrim teorisinin geçersizliği modern bilim bulgularıyla defalarca ortaya konmuştur. Evrimciler tek bir hücrenin kendiliğinden nasıl meydana gelmiş olabileceğini dahi açıklayamamaktadırlar. Fosil tabakalarında yüzelli yıldır aradıkları kayıp halka da bulunamamıştır. Dahası biyokimya ve genetik bilimlerinin kanunları, evrimi kesin olarak reddetmektedir.
Üstelik doğa tarihini incelediğimizde karşımıza, Vatan gazetesinde ileri sürüldüğü gibi "farklı anatomik yapılara evrimleşen" canlılar değil, aksine aynı anatomik yapıyı yüzmilyonlarca yıl boyunca değişmeden koruyan canlılar çıkmaktadır. Bilim adamların "stasis" (durağanlık) adını verdikleri bu olgu, her canlı türünde açıkça gözlemlenebilir: 400 milyon yıl yıllık bir balık fosili (örneğni Coalecanth) ile günümüzde yaşayan örneği birbirinden farksızdır. Aynı şekilde yüzmilyonlarca yıl öncesine ait yumuşakçalar, solucanlar, böcekler, amfibiyenler, kaplumbağalar veya kuşların fosilleri, günümüzdekilerle aynı yapıdadırlar. Harvard Üniversitesi paleontologlarından ve ünlü evrimci Stephen Jay Gould, bu gerçeği şöyle kabul etmiştir:
Çoğu tür, dünya üzerinde var olduğu süre boyunca hiç bir yönsel değişim göstermez. Fosil kayıtlarında ilk ortaya çıktıkları andaki yapıları ne ise, kayıtlardan yok oldukları andaki yapıları da aynıdır. Morfolojik (şekilsel) değişim genellikle sınırlıdır ve belirli bir yönü yoktur. (1)
Dolayısıyla bundan 200 milyon yıl sonra yaşayacak olan canlıların bugünkülerden farklı olacağını düşünmemizi gerektirecek bir durum yoktur.
Vatan gazetesinde yer alan haber, aslında propaganda amacıyla hazırlanmış "The Future is Wild" (Gelecek Vahşi) isimli kitaba dayanmaktadır. Bu kitabın yazarları fanatik evrimcilerdirler ve -evrimin bilimsel geçersizliğini ortaya koyan tüm dellilere gözlerini kapayarak- bilime aykırı bu teoriyi desteklemeye devam etmektedirler. Bu garip varlıkların da bilimsel kanıtlardan değil, Darwinist propagandadan doğduğu açık bir gerçektir. Amaçları, evrim hakkında doğru bilgiye sahip olmayan kimi insanları, hayal ürünü senaryolar ile etkilemeye çalışmaktır.
Vatan gazetesindeki haberde flish isimli balığın yanısıra bir de garip kertenkelenin resmi bulunmaktadır. Evrimci bilim adamlarının bu garip canlıyı tasarlarken hayalgücünün sınırlarını zorladıkları anlaşılmaktadır. Bu ilginç kertenkelenin tuzlu suda yaşayan sineklerle besleneceği ileri sürülmektedir. "Kriptil" olarak isimlendirilmiş olan hayvanın, sinekleri yakalama şekli de ilginçtir: Boynunun etrafında bir yele gibi duran yapışkan organa yapışan sinekleri, neredeyse kendi boyu kadar uzatabildiği diliyle yakalayıp yiyeceği iddia edilmektedir.
Dikkat edilirse bu iddiaların hiçbirinin bilimsel bir dayanağı yoktur. Burada aktarılan bilgiler, yer alan çizimler tümüyle hayalidir. Üstelik bu iddialar, evrim teorisi ile de çelişmektedir. Çünkü evrim teorisinin kendi varsayımlarına göre, canlıların gelişimi rastlantısaldır ve önceden kestirilemez. Vatan gazetesinde yayınlanan resimlerin çizerleri ise, evrim teorisinin kendi varsayımlarını bile göz ardı ederek, evrim propagandası yapmaya çalışmaktadırlar. Bu Darwinistlerin "Flish" ve "Kriptil" adını verdikleri hayali varlıklar çizdikleri gibi, bir başkası da "dino-balina" veya " yasara-koyun" gibi bambaşka hayali varlıklar çizebilir. Hiç bir bilimsel değeri bulunmayan bu gülünç senaryolar, aslında evrim teorisinin propaganda malzemesinin tükendiğini bir kez daha gözler önüne sermektedir.
Vatan gazetesi ise bilimsel açıdan ‘gülünç’ karşılanması gereken bir iddiayı sayfalarına taşımış, bir bilim hurafesinin propagandasına katılmakta sakınca görmemiştir. Vatan gazetesine bilimsel konularda daha gerçekçi ve objektif haberler yayınlaması çağırısında bulunuyoruz.
1 S.J. Gould, "Evolution"s Erratic Pace", Natural History, vol. 86, May 1977
