Darwin’in Rottweiler’ı olarak tanınan, uzun yıllardan beri Darwin’in en büyük destekçilerinden biri olarak dünya çapında yıkıma uğramış bir teoriyi, evrim teorisini ayakta tutmaya çalışan Oxford Üniversitesi zooloji bölümünden Richard Dawkins akıllandı!
Darwin’in Rottweiler’ı olarak tanınan, uzun yıllardan beri Darwin’in en büyük destekçilerinden biri olarak dünya çapında yıkıma uğramış bir teoriyi, evrim teorisini ayakta tutmaya çalışan Oxford Üniversitesi zooloji bölümünden Richard Dawkin’de oldukça olumlu gelişmeler var!
Dawkins bu önemli açıklamasıyla, daha henüz tam anlamıyla akıllanmamış olsa da, akıllanma safhasında olduğunu, canlıların tesadüfen meydana gelemeyeceğini kabul etmekle bir aşama kaydetmiş olduğunu, dolayısıyla iyiye doğru bir gelişme gösterdiğini tüm dünyaya göstermiş bulunmaktadır.
Dawkins, son dönemlerde tüm yazılarında, yaptığı tüm söyleşilerde, tüm röportajlarında tek bir şeyi dile getirir oldu: Canlılık tesadüfen oluşamaz!
Richard Dawkins’in konuyla ilgili çeşitli yayın organlarına yapmış olduğu açıklamalar şu şekildedir:
Darwinizm gerçekten tesadüfleri anlatan bir teori olsaydı işe yaramayacağı, ezici, ses getirici ve kesin biçimde açıktır. (http://www.saidwhat.co.uk/quotes/favourite/richard_dawkins/it_is_grindingly_creakingly_crashingly_obvious_23429)
Bu durum söz konusu donanımların tesadüflerle biraraya gelmiş olamayacağını göstermektedir ve elbette mantıklı hiçbir bilim adamı bunun böyle olabileceğini söylememiştir. (http://richarddawkins.net/mainPage.php?bodyPage=article_body.php&id=170)
Rastgele mutasyonların zürafanın boynu ve elbette diğer her şeyin evrimi için iyi bir açıklama OLMADIĞINI çok doğru söylediniz. (http://www.simonyi.ox.ac.uk/dawkins/FAQs.shtml)
19. asırda evrim teorisi ilk ortaya atıldığından beri Charles Darwin’in yegane çıkış noktası olan “tesadüfler”, Darwin’in en ateşli temsilcisi tarafından artık yalanlanmaktadır. Darwinistlerin tüm canlılık için tek açıklamaları, iki yüzyıldan fazla zamandır edindikleri “sahte ilah” bir anda reddedilmektedir. Darwinistlerin asla vazgeçemedikleri “tesadüf putu” artık açıkça terk edilmiştir.
Peki bu önemli ve büyük değişimin sebebi nedir?
Bu büyük değişimin sebebi,
• Darwinistlerin Darwinizm’in yenilmiş olduğunu açıkça ve tüm delilleriyle görmüş olmalarıdır.
• Değil tek bir hücrenin, işlevsel tek bir proteinin bile laboratuvarda oluşturulamayacak kadar kompleks ve üstün olduğunu anlamış olmalarıdır.
• Canlı organizmalara ait hiçbir şeyin kesin olarak tesadüfen meydana gelemeyeceğini artık reddedemeyecek bir konuma gelmeleridir.
• Genetik, biyoloji, mikrobiyoloji bilimlerinin canlıların indirgenemez komplekslikte olduğunu ilan etmesi karşısında çaresiz kalmalarıdır.
• Paleontoloji biliminin, işlevsiz, garip, ucube varlıkların yaşamadığını, milyonlarca yıl boyunca yaşamış olan tüm canlıların mükemmel görünümlü, tam ve kusursuz canlılar olduğunu 100 milyondan fazla fosil ile ilan etmesi sonucunda, bunu kabullenmeye mecbur kalmalarıdır.
• Fosil kayıtlarında tek bir ara fosil bile olmaması karşısında izah ve iddialarını değiştirmek zorunda kalmalarıdır.
• Allah’ın üstün ve kusursuz yaratmasını açıkça görmeleri, fakat bunu resmen kabul etmek yerine ifade değiştirmeleridir.
Şu anda 200 yıldır tüm dünyayı aldatan bu sahte teorinin en sadık takipçilerinin artık Darwin’in temel iddialarını reddediyor olmaları, Darwinizm’in temelden, geri dönüşü olmayacak şekilde çöküşünün en açık, en kesin ve en görünür kanıtıdır. Dünyanın artık bu yalana inanmadığını gören Darwin destekçileri, tesadüf iddiasıyla, değil güçlü ve akıllı beyinleri, çocukları bile aldatamayacaklarını fark etmiş bulunmaktadırlar. Darwinizm’in dünya çapındaki yıkılışının etkilerini görmek ve Darwinistlerin de Darwinizm’i terk etmeye başladığını izlemek kuşkusuz ki sevindiricidir.
Tesadüfe “doğal seleksiyon” gibi isimler koymak Darwinistler için bir çözüm değildir. Doğal seleksiyonda bilinçli bir seçilim durumu söz konusu değildir. Tesadüf yerine doğal seleksiyon gibi kör bir mekanizmayı sahte ilah edinmek, “tesadüf değil ama şans” demekten farklı bir şey değildir. Doğal seleksiyon denen kör sürecin bilinçli, şuurlu ve akılcı dizaynlar, organlar, yapılar, canlılar meydana getirmesi imkansızdır. Doğal seleksiyonun yoktan bir organ meydana getirdiği veya bir organı bir başkasına dönüştürdüğü hiçbir şekilde gözlemlenememiştir, bunun biyolojik açıklaması yapılamamıştır. Yapılması da kuşkusuz mümkün değildir. Doğal seleksiyon isimli sahte mekanizma hiçbir zaman bir türü bir başka türe dönüştüremez. Örneğin bir geyik sürüsünde hızlı koşan geyikler kaplanlardan kaçıp hayatta kalabilirler ama bu yolla hiçbir zaman zürafalara dönüşmeyeceklerdir. Doğal seleksiyonda akıl yoktur, bilinç yoktur, olayları tasarlayan, organları dizayn eden, doğruyu yanlıştan ayırt eden hayali bir güç yoktur. Doğal seleksiyon rastgele gerçekleşir ve geliştirici bir gücü de olmadığı için, “tesadüf yoktur ama doğal seleksiyon vardır” iddialarıyla ortaya çıkmak insanları başka bir yalanla aldatmaya kalkışmaktan başka bir şey değildir. (Detaylı bilgi için bkz. http://www.dogalseleksiyon.com/) |