Peygamberimiz (sa.v) kadınlardan hoşlanıyordu. Bağnazlığa ne gerek. Ne kadar bağnazlar. Peygamberimiz (sav)’in kadınlardan hoşlanması son derece güzel. Cennette Allah zaten, O’na, Peygamberimiz (sav)’e, Müslümanlara huriler verecek. Hurilerden de hoşlanacaklar. Bunda şaşacak ne var? Hurileri niye yaratıyor Allah? Hoşlanalım diye yaratıyor di mi? Hanımları niye yaratıyor? Helaliyle, onlardan hoşlanalım diye yaratıyor, beğenelim, sevelim diye yaratıyor. Bir de bunlar kadından hoşlanma deyince çok münasebetsiz bir bakış açıları var. Kadından hoşlanmanın anlamı, onu Allah’ın tecellisi olarak sevmektir. O’na hayran olmaktır. Değer vermektir. Kimi insanlar kaba şehvet olarak, çok ilkel bir bakış açısıyla yaklaşıyorlar, çünkü kalplerinde sevgi yok, muhabbet yok, merhamet yok, güzel duygular yok. Sadece kaba şehvet olduğu için, kadına olan sevgiden bahsedince akıllarına ilk gelen bu oluyor. Bu çok yanlış, bu kafayı düzeltecekler.
“Kadından hoşlanmanın anlamı, onu Allah’ın tecellisi olarak sevip hayran olmak, değer vermektir”
Kadını seviyorum dediğinde bir insan, çiçeği seviyorum dediğinde, Allah’ın tecellisini seviyordur, Allah’a olan sevgisidir o. Peygamberimiz (sav) kadınlardan hoşlanıyorum deyince, haşa kaba şehvet anlamında mıdır bu? Değil. Orada kast edilen Allah’ın tecellisi olarak onları seviyor, Allah’ın cemal ismini onlarda görüyor. Allah’ın latif ismini görüyor, Rahman ve Rahim ismini görüyor, kalbi mutmain oluyor, bir ferahlık duyuyor. Allah diyor “Size sizden eşler yarattık, karşılıklı rahatlayasınız diye” diyor. Bundan kasıt şehvet değildir. Orada ki Allah’ın tecellisi, karşılıklı Allah’ı zikretmenin verdiği huzur, huşu ve ferahlıktır. Dolayısıyla Peygamberimiz (sav)’in kadınlardan hoşlanması bu adamları dehşete düşürüyor. Halbuki müteaddit hadis var. Peygamberimiz (sav) diyor, “Ben kadınları seviyorum” diyor ve “Bana üç şey sevdirildi. Gözümün nuru namaz, güzel koku ve saliha kadınlar” diyor. Bakın “saliha, samimi kadınlar.” Kimi insanlar bu inceliği, bu güzelliği anlayamıyorlar. Bu, İslam bilgisini almamaları, Kuran’daki ruhu kavramamaları nedeniyle oluyor. (Adnan Oktar, 26 Ocak 2013, A9 TV)
