Allah bir ayetinde, seçtiği ve kalplerine iman verdiği kullarına hiçbir güçlük yüklemediğini ve İslam'ın, Hz. İbrahim (a.s.)'ın dini gibi kolay olduğunu bildirmektedir.
Allah, ‘Hadi’dir, yani hidayet verendir. Rabbimiz dilediği kulunu seçer ve onu doğruya yöneltir.
Allah'ın insanlar için, yaratılışlarına en uygun olarak seçtiği din İslam dinidir ve Kuran’da tarif edilen ahlak da insan fıtratına en uygun yaşam şeklidir. Allah kullarının nefsini, ruhunu, yaşadıklarının ne kadarına güç yetirebileceğini en iyi bilendir ve insanlar için en kolay olanı indirmiştir.
Din ahlakı, insanların üzerindeki tüm külfeti, kısıtlayıcı ve sınırlayıcı, insanlara zorluk getiren ağırlıkları kaldırır. İnsanın sadece sonsuz merhametli, şefkatli, bağışlayıcı, salih kulları için her şeyi hayırla yaratan, tüm gücün sahibi olan Allah'ın kendisi için belirlediği kadere teslim olmasını, her şeyde sadece O'nun rızasını arayarak O'na yönelmesini bildirir.
Evrendeki her varlığın ve gerçekleşen her olayın sahibi olan Allah'a güvenip dayanmak ve O'nu dost edinmek, bir insanın hayatındaki tüm korkuların, endişelerin, sıkıntıların ve zorlukların da sonu demektir. Kuran ahlakını yaşayan bir insan için dinin getirdiği en önemli kolaylık ve güzelliklerden biri budur. Bunun dışında Allah, tüm emir ve hükümlerini insanların fıtratlarına en uygun şekilde bildirmiştir ve hiçbirinde bir zorluk bulunmamaktadır.
Din kolaydır, çünkü dinin özü güzel ahlaklı olmaktır. İnsan ruhu güzel ahlaktan zevk alır. Bütün insanlar dürüstlükten, samimiyetten, şefkatten, merhametten, güzel sözden ve alçakgönüllülükten hoşlanır.
Din ahlakından uzak bir yaşam, insanları büyük sıkıntılarla, zorluk ve kısıtlamalarla karşı karşıya getirir. Kuran ahlakının insanlara sunduğu yaşam ise rahat, huzurlu ve güven doludur. Kuran, toplumun ve insanların kişi üzerinde kurduğu ağır baskıları, katı kuralları ve anlamsız prensipleri ortadan kaldırır ve insanların huzur içinde yaşamalarını sağlar.
Yüce Allah, iman eden kullarının işlerini kolaylaştıracağını, “Ve seni kolay olan için başarılı kılacağız.” (A’la Suresi, 8) ayetiyle haber vermektedir.