Ntvmsnbc.com haber portalında 26 Ekim 2007 Cuma günü yayımlanan bir haber, bilimdışı Darwinizm propagandasına bir yenisini ekledi. "El ve ayağın kökeni balık yüzgecine dayanıyor" başlıklı haberde, balık ve kara canlılarında paylaşılan bir gene dayanılarak evrim masalları üretildi.
Ntvmsnbc.com haber portalında 26 Ekim 2007 Cuma günü yayımlanan bir haber, bilimdışı Darwinizm propagandasına bir yenisini ekledi. "El ve ayağın kökeni balık yüzgecine dayanıyor" başlıklı haberde, balık ve kara canlılarında paylaşılan bir gene dayanılarak evrim masalları üretildi. Canlılar arasında paylaşılan genleri evrim ürünü olarak lanse etme taktiğine dayalı bu bilimdışı propaganda, balıkların sudan karaya çıkıp zamanla kara omurgalılarına ve insana(!) dönüştüğü hikayesini desteklemede kullanıldı. Aşağıda Ntvmsnbc.com"un söz konusu bilim dışı iddiası cevaplanmaktadır.
Ntvmsnbc.com haberine konu olan çalışma, Journal of Experimental Zoology isimli bilimsel dergide yayımlanan bir araştırmadan meydana gelmektedir. Söz konusu çalışmada, Zerina Johanson isimli bilim adamı ve ekibi, Neoceradotus olarak bilinen akciğerli balığın genleri üzerinde incelemelerde bulunmuş, balığın yüzgecinin gelişiminde rol oynayan proteinlere odaklanmışlardır. (Proteinler, hücrenin yapıtaşları olup DNA"da kodlanmış genetik plana göre üretilen moleküllerdir.)
Amerika"daki Doğa Tarihi Müzesi"nde paleontolog olarak görev yapan Johanson, çalışmayla ilgili yorumlarında, inceledikleri proteinlerin, kara canlılarında el, ayak ve kanatların gelişiminde rol oynayan proteinlerle benzerlik gösterdiğini ifade etmekte, bu durumun, kara omurgalılarının balıklardan evrimleştiği iddiasını desteklediğini öne sürmektedir.
Burada ortak yapıları evrim kanıtı olarak öne sürmenin yanlışlığı biraz düşünüldüğünde kolayca ortaya çıkmaktadır. Bir amaç doğrultusunda üretilmiş, plan içeren teknolojik yapılar, örneğin bilgisayarlar, bu konuda aydınlatıcı bir model oluşturmaktadırlar. Bilindiği gibi değişik marka bilgisayarlar, hard disk, işlemci, monitör gibi çeşitli ortak parçalar içerirler. Bu parçalar hem işlev hem de yapı olarak benzerlikler sergilemektedir. Örneğin birbirlerinden farklı iki markaya ait bilgisayarların monitörleri, ebat ve bazı diğer özellikler bakımından küçük farklılıklar içerse de temelde aynı prensiplere dayalı olarak çalışmakta, benzer teknoloji ve yapıları esas almaktadırlar. Bu da son derece doğal bir durumdur, çünkü mühendisler, onları ortak bir amaç doğrultusunda tasarlamışlar ve bu iş için gerekli benzer yapıları bir araya getirerek onları üretmişlerdir.
Dikkat edilirse, söz konusu çalışmada elde edilen sonuçlar da bu durumla benzerlik göstermektedir. Gerek akciğerli balığın yüzgeci, gerekse kara omurgalılarının el, ayak ve kanatları; hareket için kullanılan organlardır ve gelişimleri sürecinde benzer proteinleri üretmeleri son derece doğaldır.
Bu proteinleri üreten genlerle, bu genlerin ilgili olduğu organların farklı canlılarda benzer olmasına bakılarak çalışmanın evrim teorisini desteklediğini öne sürmek, kesinlikle bilimsel olmayan bir tutumdur. Bilindiği gibi evrim teorisi, canlılardaki benzerliklerin hiçbir plan ve amaç olmaksızın, doğanın kendi içindeki süreçlerin ve kör tesadüflerin etkisiyle zaman içinde geliştiğini varsaymaktadır. Benzerlikler, tesadüfi gelişime hiçbir zaman kanıt oluşturmamaktadırlar. Farklı bilgisayar markalarında paylaşılan ortak yapılara bakılarak bu bilgisayarların tesadüfen ortaya çıktığını iddia etmenin akla aykırı olduğu gibi, canlılarda paylaşılan benzerliklerin de amaçsız ve bilinçsiz bir süreçte kendiliğinden ortaya çıktığını öne sürmek aynı şekilde akla aykırıdır.
Bir insan, bilgisayarların benzerliklerine bakarak bunların, sahip oldukları tüm donanım ve yazılımlarla kendiliklerinden oluştuğunu, hiçbir bilinçli müdahele olmaksızın kum, demir tozu ve kömür gibi doğal malzemelerin zamanla birbirine karışmasıyla ortaya çıktığını iddia edecek olursa, bu insanın akıl sağlığından şüphe edileceği açıktır. Aslında Ntvmsnbc.com"da bilimsel bir görünümde propagandası yapılan evrimci düşünce bundan çok farklı bir senaryo savunmamaktadır. Açıktır ki, tesadüf ve doğa olayları, doğal malzemeleri birbirine karıştırarak bilgisayar ortaya çıkarmayacağı gibi, son derece kompleks biyolojik sistemlerle donanmış balıklar meydana getiremez, bunları karaya çıkarıp kurbağa, timsah, kaplan, baykuş ve insan gibi canlılara dönüştüremez.
Dolayısıyla Ntvmsnbc.com"un "El ve ayağın kökeni balık yüzgecine dayanıyor" propagandası geçersizdir. Bu iddia, hiçbir bilimsel delille desteklenmemiş akla tamamen aykırı bir senaryonun, materyalist önyargılar yüzünden benimsenip halka bilimsel bir görünümde sunulduğu bir masaldan ibarettir.
Ntvmsnbc.com"un okurlarından gizlediği gerçek: Neoceradotus yaşayan fosildir ve evrimi yalanlamaktadır
Ntvmsnbc.com, Neoceradotus balığıyla ilgili bu çalışmayı haber verirken taraflı davranmış, balığın evrimi kesin olarak yalanlayan çok önemli bir özelliğini okurlarından gizlemiştir. Neoceradotus fosil kayıtlarında 100 milyon yıl kadar tarihi olan bir balıktır ve canlının en eski fosil örnekleriyle günümüzdeki örnekleri arasında anatomik olarak farklılık bulunmamaktadır. Bir diğer deyişle, Neoceradotus bir yaşayan fosildir ve milyonlarca yıl boyunca hiçbir değişim geçirmemiştir. Bu değişmezliğin gösterdiği gibi, bu balık soyunun değişim geçirip günümüz kara omurgalılarına dönüştüğünü düşünmek için de hiçbir bilimsel kanıt bulunmamaktadır.
Ntvmsnbc.com sadece, bir dünya görüşü olarak benimsediği Darwinizm"in masallarını, onları en baştan kabul etmiş olarak birtakım bilimsel terimler eşliğinde ve bu son araştırmayı kullanmak suretiyle yaygınlaştırmaya çalışmaktadır. Ntvmsnbc.com"a bu bilimdışı tutumuna son vermesini, canlılardaki ortak yapıların evrim kanıtı oluşturmadığını kabullenmesini tavsiye ediyoruz.