Şüphesiz, Kitap Ehlinden, Allah'a; size indirilene ve kendilerine indirilene -Allah'a derin saygı gösterenler olarak- inananlar vardır. Onlar Allah'ın ayetlerine karşılık olarak az bir değeri satın almazlar. İşte bunların Rableri Katında ecirleri vardır. Şüphesiz Allah, hesabı çok çabuk görendir. (Al-i İmran Suresi, 199)
Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüp çıkarmayanlara İYİLİK YAPMANIZDAN ve onlara adaletli davranmanızdan sizi SAKINDIRMAZ. (Mümtehine Suresi 8)
Gerçek şu ki, iman edenlerle YAHUDİLER, sabiîler ve HRISTİYANLARdan Allah'a, ahiret gününe inanan ve salih amellerde bulunanlar; onlar için KORKU YOKTUR, onlar MAHZUN DA OLMAYACAKLARDIR. (Maide Suresi, 69)
Ey iman edenler, Yahudi ve Hristiyanları dostlar (veliler) edinmeyin; onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden onları kim dost edinirse, kuşkusuz onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna hidayet vermez. (Maide Suresi, 51)
“Yahudi ve Hristiyanları işlerinizin başına getirmeyin. Kuran, Ehli Kitap’ı Müslümanlarla, Allah’ın birliği etrafında entegrasyona çağırmakta ve Allah’a inananlar dairesini genişletmek istemektedir. Bu, bir uluslararası dayanışma ve evrensel değerlerde beraberliktir. Ancak Kuran, Ehli Kitap’ın, gönül dostu (veli) edinilmeyeceğini söylemektedir.” (Kuran’daki İslam, Yaşar Nuri Öztürk, s. 474)
Onların hepsi bir değildir. Kitap Ehli'nden bir topluluk vardır ki, gece vaktinde ayakta durup Allah'ın ayetlerini okuyarak secdeye kapanırlar. Bunlar, Allah'a ve ahiret gününe iman eder, maruf olanı emreder, münker olandan sakındırır ve hayırlarda yarışırlar. İşte bunlar salih olanlardandır. Onlar hayırdan her ne yaparlarsa, elbette ondan yoksun bırakılmazlar. Allah, muttakileri bilendir. (Al-i İmran Suresi, 113-115)