Ramazan ayı tüm Müslümanlar için kardeşliğin, tesanütün, sevginin, merhametin, birliğin pekiştiği, samimi inananların imanlarına iman kattıkları mübarek bir aydır. İman sahibi her salih mümin Ramazan ayının sonuna ulaştığında inşaAllah Allah (cc)`ın, vicdanını güzelleştirdiğine ve nefsinin azgınlıklarından kendisini temizlediğine şahit olur. Farz kılınmış olan oruç ibadeti Müslümanlar için Allah (cc)`ın sonsuz rahmetini andıkları bir şükür vesilesidir. Yüce Rabbimiz yere, göğe ve yarattığı herşeye rahmetini yaymıştır; tüm insanları esirgeyendir, kullarını sonsuz cennet yaşamı ile ödüllendirmek için dünya hayatını bir imtihan olarak yaratmıştır. Allah (cc)`ın kullarına olan merhameti Kuran`da şöyle bildirilmiştir :
"Çünkü O, ilkin var eden, (sonra dirilterek) döndürecek olandır. O, çok bağışlayandır, çok sevendir." (Büruc Suresi, 13-14)
Allah (cc) Kuran`da kullarına Kendi rızasını kazanabilecekleri ibadet yöntemlerini bildirmiştir. Oruç da bu ibadetlerden biridir. Mübarek Ramazan ayı içerisinde tüm Müslümanlar, Rabbimiz`in rızasını kazanmak için oruç ibadetini yerine getireceklerdir. Kuran'da oruç ibadetinin müminlere farz kılındığı şöyle bildirilmiştir:
"Ramazan ayı... İnsanlar için hidayet olan ve doğru yolu ve (hak ile batılı birbirinden) ayıran apaçık belgeleri (kapsayan) Kur'an onda indirilmiştir. Öyleyse sizden kim bu aya şahid olursa artık onu tutsun. Kim hasta ya da yolculukta olursa, tutmadığı günler sayısınca diğer günlerde (tutsun). Allah, size kolaylık diler, zorluk dilemez. (Bu kolaylık) sayıyı tamamlamanız ve sizi doğru yola (hidayete) ulaştırmasına karşılık Allah'ı büyük tanımanız içindir. Umulur ki şükredersiniz. " (Bakara Suresi, 185)
Tüm ibadetler gibi oruç tutmak da Müslümanların manevi derinliğini artırır. Takva sahibi, Rabbimiz`den derin bir saygı ile korkan bir mümin, Kuran`ın tüm hükümlerini eksiksiz yerine getirir, hayatının her anında Allah (cc)`ın beğeneceği ahlakı yaşamaya gayret eder. Ramazan Ayı, takva sahiplerinin ahlaklarını daha da mükemmel hale getirmeleri için önemli bir fırsattır. Ramazan Ayı boyunca inananların, birbirlerinin Rabbimiz`e olan samimi imanlarına, sadakatlerine, sabırlarına ve içten çabalarına şahit olmaları da kardeşliklerini kuvvetlendiren bir vesile olur. Mübarek Ramazan ayında müminler ayrıca, Yüce Allah (cc)`ın yükümlü kıldığı hükümlerini yerine getirirken birbirlerine karşı olan sevgi ve merhamet duygularını da her gün daha da pekiştirirler. Sahip oldukları kardeşlik anlayışı içerisinde birbirlerine sıkıntı verecek her türlü etkiyi ortadan kaldırmaya, ferahlık, rahatlık ve huzur sağlayıcı ortamlar oluşturmaya çalışırlar. Diğer mümin kardeşlerinin de kendileri gibi Allah (cc)`ın hoşnutluğunu arayan aciz kullar olduklarını bilirler. Bundan dolayı kalplerindeki müminlere karşı duydukları kardeşlik duyguları, birlik ve beraberlik anlayışları giderek daha da güçlenir.
Ramazan Ayı`nda inananlardan zengin olanlar fakir olanları kollar, haksızlık yapmaz, haksızlığa uğrayanın hakkını korur, açıkta kalanı barındırırlar. Kendi dünyevi çıkarlarını düşünmez, ahiret için hayırlı olacak işlere yönelirler. İsraf etmez, yanlarındakiler aç iken kendilerini düşünmez, öncelikle hasta, güçsüz ve muhtaç olanların rahatını gözetirler. Sahtekar yöntemlerden, helal olmayan paradan kaçınırlar. Nefislerinin değil, vicdanlarının sesine uydukları için Kuran ahlakını yaşama konusunda sürekli olarak kendilerini geliştirirler. Samimi Allah (cc) korkuları nedeniyle Ramazan Ayı, müminler için hayırlarda yarışıp Allah (cc)`ın izniyle Allah (cc)`ın rahmetine ve cennetine biraz daha yakınlaştıkları önemli bir vesile olur.