"Kim Sünnetimi İhya Ederse, Beni İhya Etmiş Olur. Kim Beni İhya Ederse Cennette Benimle Beraberdir." Hz. Muhammed (sav)
Allah (cc) her topluluğa din ahlakının anlaşılması ve uygulanması için mutlaka bir elçi göndermiştir. Diğer peygamberlerde olduğu gibi Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) de kutlu bir din ve dosdoğru bir yol üzerinde gönderilmiştir. Ve Allah (cc) onu kıyamete kadar bütün insanlığa peygamber kılmıştır. Elçiye itaat etmek ona saygı ve sevgi göstermek, onun sünnetine uymak, inananlar için mutlaka yerine getirilmesi gereken bir sorumluluktur.
Yüce Allah (cc)`ın gönderdiği her elçi, Allah (cc)`ın emir ve yasaklarının tebliğini yapar, Allah (cc)`ın sözlerini iletir. Allah (cc) bu kutlu insanlara tabi olmayı emreder. Yüce Allah (cc) bir ayetinde, Kendi dinini tebliğ etmesi için gönderdiği peygamberlere itaatin, Kendisi'ne itaat etmek olduğunu şöyle bildirmektedir:
"Kim Resûl`e itaat ederse, gerçekte Allah'a itaat etmiş olur. Kim de yüz çevirirse, Biz seni onların üzerine koruyucu göndermedik." (Nisa Suresi, 80)
Ayrıca Rabbimiz, müminlere, anlaşmazlığa düştükleri konularda kendilerine yol gösterici olarak, Kuran`ı ve Peygamberimiz (sav)'in sünnetlerini almalarını emretmiştir. Yüce Allah (cc)`ın, Kuran-ı Kerim`de bu konu ile ilgili olarak bildirdiği ayet şöyledir:
"Hayır öyle değil. Rabbine andolsun. Aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem kılıp sonra senin verdiğin hükme içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça iman etmiş olmazlar." (Nisa Suresi, 65)
Gerçek sünnet, Kuran`ın hayata geçirilmesidir. Bu yüzden Kuran`ın hayata uygulanmış şekli olan Peygamberimiz (sav)`in sünneti konusunda, mümin erkek ve kadınlar için herhangi bir tevil getirme ve itaatsizlik etme hakkı yoktur. Yüce Allah (cc) başka bir ayette de şöyle buyurmaktadır:
"Allah ve Resulü, bir işe hükmettiği zaman, mümin bir kadın ve mümin bir erkek için o işte kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Kim Allah`a ve Resulüne isyan ederse, artık gerçekten o, apaçık bir sapıklıkla sapmıştır." (Ahzab Suresi, 36)
Resule İtaat Tüm Müminlere Farzdır
Allah (cc) Kuran`ın birçok ayetinde Resulullah (sav)`e itaatin tüm müminler üzerinde bir zorunluluk olduğunu bildirir. Bu yüzden Peygamber Efendimizin sünnetleri, Allah (cc)`ın koruması altındadır. Diğer bir deyişle sünnet kapsamı içerisine alınan herşey, aslında Allah (cc)`ın vahyine dayalıdır.
Bu durumda, eğer bir konuda ihtilaf başgösterirse İslam`ın iki temel kaynağı olan Kuran'a ve sünnete başvurmak müminler için bir zorunluluktur. Nitekim Allah (cc) bir ayette şöyle buyurur:
"... Aranızda bir anlaşmazlığa düşerseniz bunu Allah`a ve elçisine döndürün. Şayet Allah (cc)`a ve ahiret gününe iman ediyorsanız bu hayırlı ve sonuç bakımından daha güzeldir." (Nisa Suresi, 59)
Peygamber, vahiy yoluyla Allah (cc)`tan aldığı Kuran ayetlerini sadece insanlığa ulaştırmakla kalmaz, aynı zamanda kutlu bir görev olan Kuran`ın açıklanması görevini de yerine getirir.
Peygamber Sevgisinin Önemi
Hüküm ve hikmet sahibi olan Rabbimiz, yeryüzündeki elçisine duyulan sevginin Kendisi'ne duyulan sevgiye de bir ölçü olacağını, "De ki: Eğer Allah`ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın" (Al-i İmran Suresi, 31) ayetiyle bildirmiştir.
Bu yüzden Allah (cc)`a itaatin göstergelerinden birisi Resulullah (sav)`in sünnetine uymaktır. Hiçbir mümin Resulullah (sav)'e itaati terk edemez. Peygamber Efendimiz (sav) sünnete uyanları şu şekilde müjdelemektedirler:
"Kim, sünnetimi ihya ederse, beni ihya etmiş olur. Kim beni ihya ederse cennette benimle beraberdir." (Tirmizi)
Allah'ın Kuran-ı Kerim'de "sen büyük bir ahlak üzerindesin" dediği, Resulullah'ın (s.a.v.), söz ve davranışları insanlar için bir model teşkil etmelidir. İnsanlık, O'nu örnek almadığı takdirde güzel ahlaktan uzak kalacağı gibi, dünya ve ahiret saadetini de elde edemeyecektir. Sünnet-i senniyeyi terkedenler büyük bir sevap kaybına uğrayacaklar, hesap gününde Resullullah'ın şefaatinden de mahrum kalacaklardır. (En doğrusunu Allah (cc) bilir).
Peygamberimiz (sav) Müminlerin Velisidir
Allah (cc)'ın "… ancak O, Allah'ın Resûlü ve peygamberlerin sonuncusudur." (Ahzab Suresi, 40) ayetiyle bildirdiği gibi insanlar için son peygamber olarak gönderdiği, en son hak kitabını vahyettiği, güzel ahlakı, takvası, Allah (cc)'a olan yakınlığı ile insanlara örnek kıldığı Pegamberimiz (sav) müminlerin de velisidir. Allah (cc), "Gerçek şu ki, Biz senin üzerine 'oldukça ağır' bir söz (vahy) bırakacağız" (Müzzemmil Suresi, 5) ayetiyle son peygamber olan Hz. Muhammed (sav)'e önemli bir sorumluluk vermiştir. Kutlu Peygamberimiz (sav) ise, Allah (cc)'a olan güçlü imanı ile, Allah (cc)'ın kendisine verdiği sorumluluğu en güzeliyle yerine getirmiş, insanları Allah (cc)'ın yoluna, hidayete davet etmiş ve tüm inananların yol göstericisi ve aydınlatıcısı olmuştur.