Hz. Mehdi (a.s.)'nin talebeleri olan gençlerin bir kısmı gördükleri zulüm ve baskı yüzünden Deccalin fitnesine kapılan ailelerinden kopup-ayrılacaklardır
ucgen

Hz. Mehdi (a.s.)'nin talebeleri olan gençlerin bir kısmı gördükleri zulüm ve baskı yüzünden Deccalin fitnesine kapılan ailelerinden kopup-ayrılacaklardır

47307

Allah’ın insanlara bir rahmet olarak gönderdiği elçilerin davet ettikleri hak yola uyan ve bu değerli elçileri savunan, onlara destek olan, Allah’ın onlara indirdiği hak kitaplara inanan iman sahibi gençler tarihin her döneminde çevrelerindeki insanlardan, yakınlarından, özellikle de ailelerinden çok baskı görmüşlerdir. Ahir zamanda çıkması büyük bir ümitle beklenen Hz. Mehdi (a.s.)’yi sevecek, O’nun Allah Katı’ndan gönderilmiş kutlu bir şahıs olduğuna kalpten inanıp, onunla birlikte Kuran ahlakını yaşayacak olan genç talebeleri de “Yoksa sizden önce gelip-geçenlerin hali başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?” (Bakara Suresi, 214) ayeti gereği tarih boyunca Müslümanların başlarına gelen benzer imtihanlara tabi tutulacaklardır. Dolayısıyla Kuran’da anlatılan örneklerle Hz. Mehdi (a.s.)’nin cemaatindeki talebelerinin bir kısmının başlarına gelenler arasında çok büyük benzerlikler olacaktır.




BİR HADİSTE HZ. MEHDİ (A.S.)’NİN TALEBELERİNİN BİRBİRLERİNDEN BAŞKA DOSTLARININ OLMAYACAĞI, ÖYLE Kİ KAYBOLSALAR DAHİ ARANMAYACAKLARI HABER VERİLMEKTEDİR, Kİ BU DA ONLARDAN BAZILARININ İÇİNDE BULUNDUKLARI TOPLUMUN, AİLELERİNİN, AKRABALARININ KENDİLERİNE OLAN OLUMSUZ YAKLAŞIMINA İŞARET ETMEKTEDİR:


Buyurdu ki: "Onları yeryüzünün kenarlarında ara. Onların yaşantıları sadedir, evleri sırtlarındadır, eğer hazır olsalar tanınmazlar, eğer KAYBOLSALAR ARANMAZLAR, HASTA OLSALAR KİMSE ONLARIN ZİYARETİNE GELMEZ, eğer evlenmek isteseler kimse onlara gelmez. Eğer ÖLSELER CENAZELERİNE KİMSE KATILMAZ. Onlar mallarını aralarında eşit olarak paylaşırlar ve birbirlerini kabirlerinde ziyaret ederler, ayrı şehirlerde olsalar dahi istekleri hep aynıdır."

(Gaybetul Numani, sf 23)


HADİSLERDE HZ. MEHDİ (A.S.)’NİN YARDIMCILARININ HZ. MUSA (A.S.)’YA TABİ OLAN YA DA  KEHF EHLİ GİBİ AZ SAYIDAKİ GENÇLERDEN OLUŞACAĞINA DİKKAT ÇEKİLMEKTEDİR:


Hükeym bin Sa'd şöyle der: İmam Emirülmüminin Ali aleyhisselam'ın şöyle buyurduğunu duydum: "KAİM (HZ. MEHDİ (A.S.) ALEYHİSSELAM'IN ASHABI GENÇTİR ve İÇLERİNDE YAŞLI YOKTUR; Ancak gözdeki sürme veya azıktaki tuz kadardırlar. Ve azıktaki en az şey, tuzdur."

(Şeyh Muhammed b. İbrahim-i Numani, Gaybet-i Numani s .374)


Hz. Mehdi (a.s.)'nin çevresinde gençlerin olacağına işaret eden diğer hadisler ise şu şekildedir:


Hz. Mehdi (a.s.) bizden Ehl-i Beyt'ten (soyumdan) BİR GENÇTİR. İhtiyarlarınız ona yetişmeyecek, gençleriniz ise onu ümid edeceklerdir. Allah dilediğini yapacaktır.

(Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 23)



Hz. Mehdi (a.s.)’nin bayraktarı, sakalı hafif, rengi sarı, küçük BİR GENÇ OLACAKTIR.

(El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 51)



Onun (Hz. Mehdi (a.s.)’nin) bayraktarı doğudan Temimi soyuna mensup BİR GENÇ OLACAKTIR.

(El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 26)





GÖRDÜKLERİ BASKI VE ZULÜM YÜZÜNDEN İÇİNDE BULUNDUKLARI TOPLUMDAN YA DA AİLELERİNDEN AYRILAN MÜSLÜMANLARI ALLAH KURAN’DA ŞU ŞEKİLDE HABER VERMEKTEDİR:

KEHF EHLİ:



O gençler, MAĞARAYA SIĞINDIKLARI ZAMAN, demişlerdi ki: "Rabbimiz, Katından bize bir rahmet ver ve işimizden bize doğruyu kolaylaştır (bizi başarılı kıl). (Kehf Suresi, 10)

... Sakın sizi kimseye sezdirmesin. ÇÜNKÜ ONLAR ÜZERİNİZE ÇIKIP GELİRLERSE, SİZİ TAŞA TUTARLAR VEYA DİNLERİNE GERİ ÇEVİRİRLER; bu durumda ebedi olarak kurtuluş bulamazsınız." (Kehf Suresi 19-20)


HZ. MUSA (A.S.)’YA İMAN EDEN GENÇLER:


Sonunda MUSA'YA KENDİ KAVMİNİN BİR ZÜRRİYETİNDEN (GENÇLERİNDEN) BAŞKA -Firavun ve önde gelen çevresinin kendilerini belalara çarptırmaları korkusuyla- İMAN EDEN OLMADI. Çünkü Firavun, gerçekten yeryüzünde büyüklenen bir zorba ve gerçekten ölçüyü taşıranlardandı. (Yunus Suresi, 83)


BABASIYLA ARASINI AYIRAN HZ. İBRAHİM (A.S.):


(Babası) Demişti ki: "İbrahim, sen benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun? Eğer (bu tutumuna) bir son vermeyecek olursan, andolsun, SENİ TAŞA TUTARIM; UZUN BİR SÜRE BENDEN UZAKLAŞ, (BİR YERLERE) GİT."

(İbrahim:) "Selam üzerine olsun, senin için Rabbim'den bağışlanma dileyeceğim, çünkü, O, bana pek lütufkardır" dedi. "SİZDEN VE ALLAH'TAN BAŞKA TAPTIKLARINIZDAN KOPUP-AYRILIYORUM ve Rabbim'e dua ediyorum. (Meryem Suresi, 46-48)


İbrahim'in babası için bağışlanma dilemesi, yalnızca ona verdiği bir söz dolayısıyla idi. KENDİSİNE, ONUN GERÇEKTEN ALLAH'A DÜŞMAN OLDUĞU AÇIKLANINCA ONDAN UZAKLAŞTI. Doğrusu İbrahim, çok duygulu, yumuşak huyluydu. (Tevbe Suresi,114)


Hz. NUH İLE OĞLUNUN ARASININ AYRILMASI:



Nuh, Rabbine seslendi. Dedi ki: "Rabbim, şüphesiz benim oğlum ailemdendir ve Senin va'din de doğrusu haktır. Sen hakimlerin hakimisin." (Hud Suresi, 45)


Dedi ki: "EY NUH, KESİNLİKLE O SENİN AİLENDEN DEĞİLDİR. Çünkü o, salih olmayan bir iş (yapmıştır). Öyleyse hakkında bilgin olmayan şeyi Ben'den isteme. Gerçekten Ben, cahillerden olmayasın diye sana öğüt veriyorum." (Hud Suresi, 46)


HZ. NUH VE HZ. LUT’UN EŞLERİYLE ARALARININ AYRILMASI:


ALLAH, İNKAR EDENLERE, NUH'UN EŞİNİ VE LUT'UN EŞİNİ ÖRNEK VERDİ. İkisi de, kullarımızdan salih olan iki kulumuzun nikahları altındaydı; ancak onlara ihanet ettiler. Bundan dolayı, (kocaları) kendilerine Allah'tan gelen hiçbir şeyle yarar sağlamadılar.İkisine de: "Ateşe diğer girenlerle birlikte girin" denildi. (Tahrim Suresi,10)


Ayetlerden de görüldüğü üzere peygamberler ve Allah’a iman eden, Allah rızası için yaşama kararı alan müminler yalnızca dindar oldukları için ailelerinden, çevrelerinden baskı ve zulüm görüyorlarsa, onlardan yüz çevirmekte ve din ahlakını huzurla ve güven içinde yaşayacakları diğer müminlerle birlikte yaşamaktadırlar. Bu tavırlarından da Allah Kuran’da övgüyle bahsetmektedir.


PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.) DÖNEMİNDE YAŞAYAN SAHABELERİN BİR KISMI DA ALLAH’A İMAN ETTİKLERİ VE KURAN AHLAKINA UYGUN BİR HAYATI TERCİH ETTİKLERİ İÇİN AİLELERİNDEN CİDDİ BASKI GÖRMÜŞLER, HAPSEDİLMİŞLER, ŞİDDETE MARUZ KALMIŞLARDIR:


Ümmü Gülsüm Binti Ukde yedi yıl boyunca ailesinin baskısıyla Mekke müşriklerinin arasında yaşamak zorunda kalmıştı. Resulullah (sav)a biat ettiği andan itibaren diğer Müslümanlar gibi o da çeşitli işkence ve baskılara maruz kalmıştı. Din ahlakını terk etmesi için başta babası olmak üzere müşriklerden zulüm ve baskı görmüştü... Tüm zorluklara rağmen kendine imanından dolayı baskı uygulayan AİLESİNDEN AYRILIP TEK BAŞINA YAPTIĞI HİCRET YOLCULUĞU müminlere örnek olmuştur.


Mus’ab İbni Umeyr (ra), Müslüman olduğunu ailesinden ve çevresinden gizleyerek Peygamberimiz (sav)’i gizlice ziyaret etmeyi sürdürmüştür. Gizlice namaz kıldığı, ailesi tarafından öğrenildiğinde ise kendi akrabaları tarafından yakalanıp hapsedilmiş ve Habeşistan’a hicret imkanı çıkınca ilk kafile ile birlikte din ahlakını daha rahat bir şekilde yaşayabilmek için AİLESİNDEN KAÇIP HABEŞİSTAN’A HİCRET ETMİŞTİR.

Hz. Seleme de Allah’a iman ettiği için ailesi tarafından uzun bir zaman işkence görmüş bir sahabedir. Hz. Seleme ile kardeşi Haris iman ederek Peygamberimiz (sav)’e tabi olsalar da diğer üç kardeşleri Ebû Cehil, Âs ve Hâlid Allah’ın bildirdiği din ahlakından yüz çevirmiş ve iman eden kardeşlerine düşman olmuşlardır. Hz. Seleme, uzun müddet en yakınları tarafından işkenceye tâbi tutulmuştur. Kardeşleri Hz. Seleme’nin din ahlakından vazgeçmesi için her türlü yola başvurdukları için Hz. Seleme sonunda CAN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMAK VE İSLAM AHLAKINI ENGELLENMEDEN YAŞAYABİLMEK İÇİN HABEŞİSTAN’A HİCRET ETMİŞTİR.





DECCAL’İN FİTNESİNİN EN YÜKSEK DERECEYE ULAŞACAĞI AHİR ZAMANDA HZ. MEHDİ (A.S.)’NİN YANINDA OLACAK GENÇLERİN BİR KISMINI AİLELERİNİN VE ÇEVRELERİNİN DECCAL’İN YOLUNA ÇAĞIRACAKLARI PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN HADİSLERİNDE AÇIKÇA GÖRÜLMEKTEDİR.


Hz. Mehdi (a.s.)’nin bu zorlamaya maruz kalan bir kısım talebelerinin Kuran’da örnek verilmiş olan diğer müminlerin tavırlarına benzer şekilde davranacakları açıktır:


(Deccal) Bir bedeviye şöyle demesi de onun fitnesindendir. ‘Şayet sana babanı ve anneni diriltirsem benim, senin Rabbin olduğuma şahitlik eder misin?’ Bedevi “evet” der. İki şeytan annesi ve babası suretinde gelip derler ki ‘EY EVLADIM ONA TABİ OL. MUHAKKAK O SENİN RABBİN’DİR’.

(Tirmizi)


ALLAH KURAN’DA ANNE, BABA, KARDEŞ, EVLAT DAHİ OLSA, KİŞİYİ ALLAH YOLUNDAN ENGELLEMEYE ÇALIŞANLARI VELİ EDİNMEMEYİ VE ONLARDAN YÜZ ÇEVİRMEYİ EMRETMEKTEDİR:



Biz insana, anne ve babasına (karşı) güzelliği (ilke edinmesini) tavsiye ettik. Eğer onlar, HAKKINDA BİLGİN OLMAYAN ŞEYLE BANA ORTAK KOŞMAN İÇİN SANA KARŞI ÇABA HARCAYACAK OLURLARSA, BU DURUMDA, ONLARA İTAAT ETME. Dönüşünüz Banadır. Artık yaptıklarınızı size haber vereceğim. (Ankebut Suresi, 8)


Ey iman edenler, eğer İMANA KARŞI İNKARI SEVİP-TERCİH EDİYORLARSA, BABALARINIZI VE KARDEŞLERİNİZİ VELİLER EDİNMEYİN. Sizden kim onları veli edinirse, işte bunlar zulmeden kimselerdir. (Tevbe Suresi, 23)


Ey iman edenler, gerçek şu ki, SİZİN EŞLERİNİZDEN VE ÇOCUKLARINIZDAN BİR KISMI SİZLER İÇİN (BİRER) DÜŞMANDIRLAR. Şu halde onlardan sakının. (Teğabün Suresi, 14)


Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavim (topluluk) bulamazsın ki, Allah'a ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; BUNLAR, İSTER BABALARI, İSTER ÇOCUKLARI, İSTER KARDEŞLERİ, İSTERSE KENDİ AŞİRETLERİ (SOYLARI) OLSUN. (Mücadele Suresi, 22)


Bütün bu ayetlerden ve hadislerden açıkça anlaşıldığı üzere, HZ. MEHDİ (A.S.) DÖNEMİNDE YAŞAYAN VE BU DEĞERLİ HİDAYET ÖNDERİNE TABİ OLAN GENÇLERİN BİR KISMI Deccal’in etkisi altındaki ailelerinden geçmiştekilerin başlarına gelenlere benzer tepkiler görecekler ve onlara karşı Allah’ın Kuran’da bildirdiği “KOPUP AYRILMA” yolunu seçeceklerdir.
PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo