Darwinistler halkı aldatmak için ortaya sansasyonel bir iddia atarlar, bunun sahte olduğu anlaşılınca ise, bundan hiç bahsetmeyip başka aldatmaca arayışına girerler. İşte Darwinistlerin kendi ağızlarından, sansasyonları ve sahtekarlık itirafları
Piltdown adamı:
Ne demişlerdi:
Ünlü Amerikalı paleoantropolog H. F. Osborn da 1935'te British Museum'u ziyaretinde, "doğa sürprizlerle dolu; bu, insanlığın tarih öncesi devirleri hakkında önemli bir buluş" diyordu. (Stephen Jay Gould, "Smith Woodward's Folly", New Scientist, 5 Nisan 1979, s. 44.)
Ne oldu:
Sahtekarlığı ortaya çıkaran ekipten Le Gros Clark "dişler üzerinde yıpranma izlenimini vermek için, yapay olarak oynanmış olduğu o kadar açık ki, nasıl olur da bu izler dikkatten kaçmış olabilir?" (Stephen Jay Gould, "Smith Woodward's Folly", New Scientist, 5 Nisan 1979, s. 44.)
F. Clark Howell “1953 yılında keşfedilen Piltdown Adamı, insan kafatası ve maymun çenesinden oluşan bir yaratıktan başka birşey değildi. Bu bilerek tezgahlanan bir aldatmacaydı. Ne çenenin maymuna ait olduğunu, ne de kafatasının insana ait olduğunu kabul etmediler. Bunun yerine, bu parçaların maymun ve insan arasındaki döneme ait bulgular olduğunu açıkladılar. 500.000 yıl öncesine ait olduğunu söyleyerek, buna bir isim koydular (Eoanthropus Dawsoni veya Dawn adamı) ve bu konu üzerine yaklaşık 500 adet kitap yazdılar. Paleontologlar bu buluşla elli beş yıl boyunca boş yere oyalanıp durdular.” (Howell, F. Clark, Early Man, NY: Time Life Books,1973. s.24-25)
Nebraska adamı:
Ne demişlerdi:
“Nebraska Adamı - Batı dünyasının Maymunu” (The New York Times, Sept. 17, sect. 7, p. 1, 1924)
Ne oldu:
Nebraska maymunu dişinin yaban domuzuna ait olduğu kanıtlandı. (The New York Times, Feb. 20, p. 1)
Coelacanth:
Ne demişlerdi:
Akciğerleri ve ayakları oluşmakta olan, denizden karaya çıkmak üzere olan bir ara form demişlerdi.
Ne oldu:
“Latimeria'nın (Coelacanth) bulunmasıyla birlikte, balıklardan amfibiyenlere geçişi hakkında doğrudan bilgilerin elde edileceği ümit edilmişti... Ama Latimeria'nın anatomisi ve fizyolojisi üzerinde yapılan incelemeler, bu ilişki varsayımının sadece bir temenniden ibaret olduğunu ve Coelacanth'ın bir "kayıp bağlantı" olarak gösterilmesinin bir dayanağının olmadığını ortaya koydu.
Lucy:
Ne demişlerdi:
California Üniversitesi’nden Darwinist Berhane Asfaw: “Evrim’in zincirini bulduk, zamanda devamlılık!”
“Bir form diğerine evrimleşti. Bu, zamanda bir yerde evrimin delili”
Ne oldu:
Science et Vie de Mayıs 1999 sayısında Lucy'i kapak yapmıştır. "Adieu Lucy" (Elveda Lucy) başlıklı makalede: “Yeni bir teori Australopithecus cinsinin insan soyunun kökeni olmadığını söylüyor” denmektedir.
Albert W. Mehlert (Evrimci ve paleoantropoloji araştırmacısı): “Yukarıda verilen kanıt, Lucy'nin pigme bir şempanzeden başka bir şey olmadığını ve aynı şekilde yürüdüğünü (bazı durumlarda beceriksizce dik duruyor, ama çoğunlukla dört ayak üstünde duruyor) gösteriyor. Maymundan insana olduğu iddia edilen dönüşüm için kanıtlar kesinlikle inandırıcı değil.”
İda:
Ne demişlerdi:
Science Daily: “olağandışı”.
Sky News: “dünyanın sekizinci harikası”
Darwinist David Attenborough: “bu canlı bize diğer memelilerle olan bağlantımızı gösterecek”, “kayıp olduğu söylenen halka, artık kayıp değil”.
Ne oldu:
Pittsburgh Carnegie Müzesi’nden Darwinist Christopher Beard
“Saçmalık”
Duke Üniversitesi’nden Darwinist Elwyn Simons:
“Bu saçma ve çok tehlikeli. İda... HİÇBİR ŞEKİLDE KAYIP HALKA DEĞİL. EVRİM İÇİN BİR AÇMAZ TEŞKİL EDİYOR.”
Haeckel’in embriyo çizimleri:
Ne demişlerdi:
Haeckel: Hızlı evrimi sırasında, bir birey, atalarının uzun ve yavaş paleontolojik gelişimlerinden evrimleşerek, biçim olarak en önemli değişiklikleri tekrar eder.
Ne oldu:
Haeckel’in kendi sahtekarlığını itiraf edişi: “Bu yaptığım sahtekarlık itirafından sonra kendimi ayıplanmış ve kınanmış olarak görmem gerekir. Fakat benim avuntum şudur ki; suçlu durumda yanyana bulunduğumuz yüzlerce arkadaş, birçok güvenilir gözlemci ve ünlü biyolog vardır ki, onların çıkardıkları en iyi biyoloji kitaplarında, tezlerinde ve dergilerinde benim derecemde yapılmış sahtekarlıklar, kesin olmayan bilgiler, az çok tahrif edilmiş, şematize edilip yeniden düzenlenmiş şekiller bulunuyor.” (Francis Hitching, The Neck of the Giraffe: Where Darwin Went Wrong, New York: Ticknor and Fields 1982, s.204)
At serisi:
Ne demişlerdi:
Darwinist Bruce J. McFadden: Equidae ailesinin dallara ayrılan aile ağacını destekleyen fosil delilleri gösteriyor ki at fosilleri evrimi anlamada faydalı olmuştur.
Ne oldu:
Evrimci Boyce Rensberger: Yaklaşık 50 milyon yıl önce yaşamış dört tırnaklı, tilki büyüklüğündeki canlılardan bugünün daha büyük tek tırnaklı atına bir dizi kademeli değişim olduğunu öne süren ünlü atın evrimi örneğinin geçersiz olduğu uzun zamandır bilinmektedir. Kademeli değişim yerine, her türün fosilleri bütünüyle farklı olarak ortaya çıkmakta, değişmeden kalmakta, sonra da soyu tükenmektedir. Ara formlar bilinmemektedir.
Evrimci paleontolog Dr. Colin Patterson (İngiliz Doğa Tarihi Müzesi Yöneticilerinden): Hayatın doğası hakkında her biri birbirinden hayali bir sürü kötü hikaye vardır. Bunun en iyi örneği ise, belki elli yıl önce hazırlanmış olan ve hala (İngiliz Doğa Tarihi Müzesi'nde) alt katta duran atın evrimi sergisidir. Atın evrimi, birbirini izleyen yüzlerce bilimsel kaynak tarafından büyük bir gerçek gibi sunulmuştur. Ancak şimdi, bu tip iddiaları ortaya atan kişilerin yaptıkları tahminlerin, yalnızca spekülasyon olduklarını düşünüyorum.
Archaeopteryx:
Ne demişlerdi:
Pat Shipman: [Archaeopteryx] Dünyanın en güzel fosili olmanın ötesinde, o bir ikon- evrimsel sürecin güçlü bir sembolü haline gelmiş, geçmişin kutsal bir emaneti. (Jonathan Wells, Icons of Evolution)
Ne oldu:
Science: Archaeopteryx muhtemelen ilk kuşlarla ilgili olarak tüylerin ve uçuşun en eski kökeni ile ilgili pek bir şey söyleyemez, çünkü Archaeopteryx, modern anlamda, bir kuştur. (Hank Hanegraaff, Fatal Flaws "What Evolutionists Don't Want You To Know", W Publishing Group, 2003 s. 19)
Sanayi devrimi kelebekleri
Ne demişlerdi:
Michael E. N. Majerus: “İş başında evrim’in en ünlü örneği...
Ne oldu:
The Daily Telegraph gazetesinde 1999 yılında yayınlanan bir makale: “Evrim uzmanları, Charles Darwin'in teorisi hakkındaki en gözde örneklerinin, yani biberli kelebeklerin yükseliş ve çöküşünün, bir dizi bilim sahtekarlığına dayandığını sessizce itiraf ediyorlar.”
Homo Florensis (Flores Adamı – Hobbit):
Ne demişlerdi:
BBC: Avustralyalı bilim adamlarının Liang Bua bölgesinde gerçekleştirdikleri kazı çalışmalarında çıkartılan kemikler, arkeoloji tarihinde yeni bir dönem açıyor. Yerin 6 metre altında bulunan diş, kuyruk sokumu ve kafatası üzerinde yapılan incelemede, canlının insandan farksız olarak dik yürüdüğü saptandı. Yeni canlının adı, iskeletin bulunduğu Flores Adası’yla birleştirilerek Homo floresiensis olarak belirlendi.
Ne oldu:
Ancak bu kalıntılıran Homo Sapiens’in deforma olmuş bireylerine ait olduğu ortaya çıkmıştır.
Neandertaller:
Ne demişlerdi:
Neandertallerin daha ilkel bir insan ırkı olduğunu iddia etmişlerdi.
Ne oldu:
Erik Trinkaus: “Neandertal kalıntıları ve modern insan kemikleri arasında yapılan ayrıntılı karşılaştırmalar göstermektedir ki, Neandertallerin anatomisinde, ya da hareket, alet kullanımı, zeka seviyesi veya konuşma kabiliyeti gibi özelliklerinde modern insanlardan aşağı sayılabilecek hiçbir şey yoktur.” (Erik Trinkaus, "Hard Times Among the Neanderthals", Natural History, cilt 87, Aralık 1978, s. 10; R.L. Holloway, "The Neanderthal Brain: What Was Primitive", American Journal of Physical Anthropology Supplement, cilt 12, 1991, s. 94)
“Neandertallerin Kuzey Avrupa’da yaşadığını gösterdiği düşünülen en önemli kanıt, artık devrilmiş durumda. Tarih öncesini yeniden yazmamız gerekiyor.” (Tony Paterson, “Neanderthal Man ‘never walked in northern Europe”, 22 Ağustos 2004)
Dino-kuş (Archeaoraptor)
Ne demişlerdi:
National Geographic yazarı Christopher P. Sloan: "insanların memeli olduğunu nasıl kendimizden emin şekilde söyleyebiliyorsak, artık kuşların theropod (dinozor) olduğunu da aynı şekilde söyleyebiliriz"
Ne oldu:
Alan Feduccia: Archæoraptor buz dağının yalnızca ucu. Orada sahte fosillerden çok var ve tüm alanın üzerinde karanlık bir gölge yapıyor. Fosil gösterimlerine gittiğinizde hangisinin sahte olduğunu hangisinin sahte olmadığını söylemek zor. Çin'in kuzeydoğusunda Liaoning Eyaleti'nde en son, tüylü oldukları iddia edilen dinozorların bulunduğu tortulların yakınında bir sahte fosil fabrikası olduğunu duydum. Nature gibi dergiler türlerin doğruluğunu araştırmayı istemiyor ve türler hemen Çin'e geri gönderiliyor, bu yüzden kimse onları inceleyemiyor... Tüm bu malzemelerin doğruluğunu kanıtlamanın bir yolu yok. (Discover, Şubat 2003)
Hurda DNA
Ne demişlerdi:
Prof. Beyazıt Çırakoğlu: "bu DNA dizilerinin insanın evrimsel ilgili, artık kullanılmayan hurda DNA dizileri oldukları düşünülüyor".
Ne oldu:
Washington Üniversitesi'nden evrimci bilim adamı Evan Eichler "Hurda DNA deyimi bizim bilgisizliğimizin yansımasından başka birşey değil"