Allah bu ayette, ilk anda olumsuz gibi görünen olaylarda dahi bir hayır olduğunu haber vermektedir. Güçlü bir imana sahip, Allah'ın gücünü gereği gibi takdir edebilen ve O'na yakın olan müminler, Allah’ın kendileri için yarattığı her olayda tevekküllü davranır ve her şeyde mutlaka hayır olduğuna inanırlar. Allah’a tam teslim olan ve Allah’ın kendileri için yarattığı kadere razı olan müminler bu önemli sırrı bildikleri için, karşılaştıkları olaylarda hayır ve güzellik ararlar. Zorluk veya aksilik gibi görünen hiçbir olaya üzülmezler.
Allah, herkes için ayrı ayrı yarattığı kaderde insanlara çok önemli hatırlatmalar yapar. Bunları akıl ve hikmet gözüyle değerlendiren insanlar için ortada eksiklikler, unutkanlıklar, terslikler değil; Allah Katından bir ders, uyarı vardır. Bu uyarıları fark etmek ve hata yapmaktan sakınmak Allah’ın izniyle insanı sonsuz kurtuluşa eriştirebilir.
Ayrıca yaşanan bu olumsuz olaylar, insana aczini ve muhtaçlığını hatırlatan, Allah'a olan yakınlığını artıran sebeplerdir. Bu yüzden bu olumsuzluklara, insana Allah’ı hatırlatan hayırlar olarak bakmak gerekir. Bu aslında insan için çok büyük bir nimet ve şükür vesilesi; ahireti için de çok önemli bir hayır ve güzellik demektir.
İnsanın günlük hayatının her anında gerçekleşen olaylarda hayır ve güzellik araması gerekir. İnsan her zaman her olayın ardındaki hayır ve hikmeti göremeyebilir. Ancak, kişi böyle bir durumda göremese bile mutlaka bir hayır olduğunu bilmeli ve Allah'ın kendisine olayların ardında gizlenen hayır ve hikmetleri göstermesi için dua etmelidir.
Her olayda Allah'ın yarattığı hayır ve hikmetleri görmeye çalışmak ve ona göre bir tavır içinde olmak, müminlere dünyada ve ahirette büyük bir kazanç sağlar. Bu sırrı bilen müminler için Allah’ın izniyle dünyada ve ahirette korku ve hüzün olmaz.