Müslüman âlemine barış, birlik ve kardeşlik çağrısında bulunan yazar Adnan Oktar’ın Avrupa’nın birçok ülkesinde yayınlanan “Yaratılış Atlası” isimli eserinin büyük faydalara vesile olduğu Avrupa’da yepyeni bir bakış açısı filizlendi.
Müslümanların farklı inanç ve düşüncedeki insanlara adalet, merhamet, şefkat ve hoşgörüyle yaklaşmaları ve bunu Allah’ın bir emri olarak gönülden yerine getirmeleri, etkisini Avrupa’da tüm açıklığıyla göstermeye başladı.
‘Avrupa İslamı’ düşüncesini savunanlar, Avrupa’da yaşayan, çağdaş yaşam ve demokratik değerleri özümsemiş Müslümanların tüm İslam dünyası için örnek olabileceğini, bunun kültürler arası diyalog için de büyük önem taşıdığını düşünüyorlar.
Bu düşünce, Avrupa ve İslam konusunda birçok önde gelen araştırmacının yaşadığı Amerika Birleşik Devletleri’ne taşınmış durumda. ‘Avrupa’da İslam’ konusu, Amerika Birleşik Devletleri’nde giderek daha fazla sayıda kitap, makale ve araştırmaya konu oluyor.
Amerika’da, bugüne kadar Avrupa ve İslam üzerine çıkan yayınlarda üzerinde durulan ana tema, İslam dünyasının ve Batı’da yaşayan Müslümanların çağdaşlaşması ve demokratikleşmesiydi.
Amerikalı yazar Walter Mc Dougall “Avrupa 21. yüzyılda ayakta kalabilecek mi?” başlıklı makalesinde, Avrupa’nın medeniyet, kültür ve nüfus olarak İslamlaşmanın önüne geçebilmesinin mümkün olmadığı düşüncesini dile getiriyor. Ayrıca yazar, laik Türkiye’nin Avrupa için bir tehdit olmadığını, laiklik konusunda Türk Ordu’sunun önemli bir değer olduğunu vurguluyor. Amerikalı yazar Avrupalıların Türkiye’nin bu konudaki özgün niteliklerinin fark edilmediği hususuna da dikkat çekiyor.