Araştırma Sayı 23

21627
Derginin bu sayısında yer alan İslam Birliği konusundaki makale bundan 20 veya 50 yıl öncesinde yazılmış olsaydı, o zaman bir "İslam Birliği"nden söz etmek çok daha zor olurdu. Çünkü ne dünyanın ne de İslam dünyasının durumu, böyle bir birliğin oluşması için gerekli şartları taşımıyordu. Aksine, böyle bir birliğin kurulmasına engel olabilecek pek çok şart vardı. Ancak dünya, 1980’lerden itibaren bir dizi değişim geçirdi ve bunlar bir İslam Birliği’nden söz etmeyi ve bunun kurulması için çalışmayı mümkün kıldı. Müslümanların özgürleşmesi, din dışı etkilerin azalması, dış ilişkilerde "medeniyet" kavramının etkisinin artması, İslam’ın dünya gündemindeki yükselişi, Müslümanlar arasındaki global iletişimin artması ve Batılıların yeni Osmanlı arayışları bu gelişmelerden sadece birkaçı... Derginin kapak konusu "İslam Birliği" konusuna ayrıldı. Dünyaya ışık tutacak, hem Müslümanlara hem de İslam coğrafyasında yaşayan azınlıklara güzellik sunacak, adalet ve barış getirecek o büyük İslam medeniyetinin yeniden yeşermesi tüm Müslümanların duasıdır. İslam Birliği’nin kurulması, bu güzelliklere bir vesile olacaktır. Sahte Mesihlere Dikkat! Dergideki bir başka önemli dosya ise "Sahte Mesihlerin Ortaya Çıkışı". Bilindiği gibi son yıllarda başta İslam coğrafyasında olmak üzere tüm dünyada birtakım sahte Mesihler çıkmıştır. Zaman zaman akıl sağlığı yerinde olmayan veya çeşitli çıkarlar peşinde olan kimi insanlar Hz. İsa olduklarını iddia etmişlerdir. Bazı çevrelerse bu cehalet içindeki insanların yaptıklarını kendi menfaatleri için kullanmaya çalışmış, "Hz. İsa gelecek şeklindeki yorumlar, sahte mesihlerin ortaya çıkmasına neden oluyor" şeklinde açıklamalarda bulunmuşlardır. Bu nedenle önemle vurgulamak gereker ki, sahte mesihlerin ortaya çıkışı Hz. İsa’nın gelişinin bir alametidir, müjdesidir". Hz. İsa’nın gelişi Kuran-ı Kerim’de ve Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde müjdelenmektedir. Hz. İsa ortaya çıktığında yeryüzünde annesi, babası ve hiçbir akrabası ve tanıyanı olmlayacaktır. Kuşkusuz bu sayede Hz. İsa’nın yeryüzüne yeniden gelişinde, onun Hz. İsa olduğundan şüphe edilebilecek bir durum oluşmayacaktır. Sahte mesihlik iddiasında bulunan kimselerin ise yalanları kolayca anlaşılabilecektir. Çünkü tüm çocukluğu insanlar arasında geçmiş, çok sayıda çocukluk resmine sahip, kendisini küçüklüğünden itibaren tanıyan sayısız kişiye sahip bir insanın Hz. İsa olduğunu iddia etmesi son derece mantıksızdır.
PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo
İNDİRMELER