Prof. Douglas Geivett, Allah’ın Varlığının Kanıtlarıyla İlgili Konuşuyor

Kanıtlardan bahsederken, felsefi kanıtlardan mı, yoksa bilimsel kanıtlardan mı bahsediyorsunuz?

Prof. DOUGLAS GEIVETT: Kanıtlar çeşitli formlarda olur. Bilimsel kanıtların yanı sıra duyularımızın da kanıtları var. Sahip olduğumuz çoğu algısal olan kanıtlar dahilinde dünyada yolculuk ediyoruz. Araba kullanırken çevremizi gözlemlemeliyiz. Etrafımızda nelerin olup bittiğini görmek zorundayız. Bir kavşakta, ne zaman durmamız ne zaman ilerlememiz gerektiğinin farkında olmamız gerekir. Tüm bunlar kanıt temelindedir; bunlar belirli bir ‘tür’ kanıttır. Bu gibi ampirik kanıtlar tabii ki bilimde bir rol oynamaktadır. Bu nedenle bilim insanlarının, ortaya koydukları çeşitli bilimsel kuram ve iddialara dair kanıtlara karşı çok duyarlıyızdır. Ancak, sahip olduğumuz tek kanıt bunlar değildir. Ahlaki duyarlılıklara dair de kanıtlar vardır; felsefe, sebepler ve argümanlara dair deliller vardır. Bunların yanı sıra, sezgilere de sahibiz. Ben, ahlaki olarak neyin doğru, neyin yanlış olduğu anlayabileceğimiz yollardan birinin de sezgilerimiz ve vicdanımız olduğunu düşünüyorum. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu, dünyaya bakarak ve onu ampirik olarak algılayarak öğrenemeyiz; bilim bize hayatlarımızı doğru şekilde yaşamamız hakkında hiçbir şey söyleyemez. Yani, sahip olduğumuz bilgileri dayandırmamız gereken kanıtın türü, cevabını aradığımız soruya ve bunun cevabına bağlıdır.

Çok teşekkür ederim.