Çay TV, 11 Mart 2009 Adnan Oktar: Fakir insanlarımız, bizim canlarımız, güzel insanlarımız, bazen görüyoruz; mesela az küçük kuru bir ekmek yiyorlar, bir sıkıntı içindeler. Artık kemikleri çıkmış, bu bizim milli utancımız olur. Hepimiz sorumluyuz böyle insanlardan. Bu bizim için zor bir şey değil, insanların hep kilo sorunu var dikkat ederseniz; fazla yemek yemekten rahatsız olan milyonlarca insanımız var. Bu insanların işte fazla yemekten rahatsız olan insanlarımız o fazla yemeği o kardeşlerimize verirlerse, hem onlar daha sağlıklı olur, bir deri bir kemik olmazlar, onlarda normal bir vücuda sahip olmuş olurlar. Yani rejim yapmalarına gerek kalmaz. Bu bir yönden, ama bu her şeyin üstünde bu Allah rızası için yapılır. Onun için bir marketler zinciri yapılsın demiştim, Allah’a çok şükür birçok ilde bu oluştu. Mesela evimizde bulgur var, 10 kilo bulgur aldık. Götürelim 1 kilo bulguru, orada bulgurun bulunduğu bölüme koyalım. Mesela 10 tane ekmeğimiz var, bir tane ekmeğimizi götürüp oraya koyalım. Fakir insanlarımız da, kardeşlerimiz de oraya geldiklerinde devletten, muhtardan bir yazı alsın. Bu insane muhtaçtır, ihtiyacı vardı diye. Gizli, imzalı, mühürlü. Marketten içeri girince, HATTA KREDİ KARTI GİBİ DE BİR KART VERİLİR, makineden çeker, istediklerini alır, ihtiyacı kadarını alır, çeker gider. Biz de mutlu oluruz, o da mutlu olur. Hem biz sevap kazanırız, o da inşaAllah şükreder, Allah’a şükreder, Allah’a hamd eder, o da bir sevap kazanır. Ve bizim milletimize bir güzellik gelmiş olur, bir hoşnutluk gelmiş olur. Fazla kıyafetlerini götürsünler, fazla olan her şey olur, eşya da olur, mobilya da olabilir. Mesela 4 tane koltuğu vardır fazla geliyordur, 2 tanesini götürür, oraya bırakır. Oradan da ihtiyacı olan insanlar, kardeşimiz evine alır götürür onu ve böylece çok güzel bir yapı meydana gelir. |