Türk İslam Birliği, Azerbaycan ve Türkiye devletlerinin ve halklarının gönülden istedikleri ve heyecanla bekledikleri bir birlikteliktir. Azerbaycan ve Türkiye’nin iki devlet tek millet olarak birleşmesi bu birliğin hem temelini oluşturacak hem de güzel bir örnek teşkil edecektir. Bu birlik içinde, iki devlet de üniter yapılarını koruyacaklar, aynı Osmanlı İmparatorluğu döneminde olduğu gibi, Türkiye ve Azerbaycan arasında sevgi, saygı, içtenlik, samimiyet, hoşgörü ve karşılıksız yardımlaşmaya dayalı sosyal bir birlik söz konusu olacaktır. Hem Türkiye hem de Azerbaycan için istediğimiz model, her iki tarafın da milliyetçi, mukaddesatçı ve maneviyatçı yapılarını muhafaza etmeleri, hatta daha da güçlendirmeleridir. Diğer yandan hem Azerbaycan hem de Türkiye arasında gereksiz yere devam eden; sınır kapıları, pasaport ve vize uygulamaları gibi her türlü bürokratik engel ortadan kaldırılacak iki devletin halkları diledikleri gibi iki ülke toprakları arasında seyahat edebileceklerdir. Azeri kardeşlerimizle aramızdaki manevi, ticari, askeri ve sosyal birliktelik ve yakınlık daha da güçlenecektir. Azerbaycan ile Türkiye arasında baştan beri olması gereken yegane model de zaten budur.
Türk İslam Birliği bir an önce kurulmadığı takdirde Türk İslam aleminin büyük sıkıntılar yaşayacağı açıktır. Birliğin kurulması, hem Türkiye, hem Azerbaycan hem de diğer Müslüman Türk devletleri için çok önemlidir. Bu sevgi birliğinin, dostluk ve kardeşlik birliğinin çok süratli bir şekilde yapılandırılması son derece elzemdir. Türk İslam Birliği oluştuğunda Türk İslam ülkelerinin herhangi birinde bir ekonomik kriz baş gösterse ortak bir kararla bu sorun hemen halledilebilecek, gereken her türlü maddi manevi yardım diğer Müslümanlarca anında sağlanacaktır. Yine devletlerden birine bir terör eylemi yapılsa aynı şekilde el birlik olup maddi ve manevi yönden o devlet koruma altına alınacak ortak askeri ve istihbarat çalışmaları ile bu şeytani eylemin tekrarlanması engellenecektir. Aynı, bir elin parmakları gibi hareket edecek olan Müslüman Türk devletleri, bir devletin tek başına üstesinden gelemeyeceği birçok konuyu birlik ve beraberlik içinde şevkle, çok kısa süre içinde çözüme ulaştıracaktır. Son derece gerekli olan bu birliğin bu güne kadar Türkiye ve Azerbaycan arasında çeşitli nedenlerle kurulamamış olmasında mutlaka çok fazla hayır ve hikmet vardır. Ancak İstanbul’la Konya’nın ya da Bakü ile Gence’nin birbirlerinden ayrılmasını nasıl normal karşılamıyorsak bu iki devletin birlik içinde olmamasını, arada bürokratik sınırlamalar olmasını da normal karşılamamamız gerekir. Azeriler bizim dostumuz, büyük bir muhabbet ve sevgiyle yakınlık duyduğumuz yiğit kardeşlerimizdir. Bu güzel buluşmanın gerçekleşmesi; Azeri kardeşlerimizi bir an önce bağrımıza basmak, huzur içinde içiçe yaşamak, aradaki suni resmiyeti ortadan kaldırmak için kendimize en fazla bir yıl süre tanımamız ve bu birliği aylar, hatta günler içinde oluşturmak için gayret göstermemiz gerekmektedir.
Avrupa Birliği bünyesinde dini, dili, kültürü, gelenek görenekleri tamamen farklı olan devletlerden bir birlik oluşurken başta Azerbaycan olmak üzere tarihi kökleri, kültürleri aynı olan dini, dili, ırkı bir olan Müslüman ve Türk devletlerinin bu zamana kadar biraraya gelip güçlü bir Türk İslam Birliği kuramamış olması son derece mantık dışıdır. Bu birliği aşk derecesinde, kararlılık ve azimle istediğimiz ve bunun için gayret gösterdiğimiz takdirde gönüllerde oluşan bu birlik mutlaka hayata geçecek ve uygulanacaktır. Şu da çok önemlidir ki Türk İslam Birliği içinde, sadece Müslüman Türk devletleri değil, farklı dinlere ve milletlere mensup devletler de huzur ve barış ortamını bulacaklar, Türk İslam Birliği vesilesiyle tüm dünyada güven ve sevgi ortamı hakim olacaktır.
Ancak Türkiye’nin liderliğini yapacağı bu güzel birliğin çatısı altında birleşmeleri için, tarafların çok istekli, çok şevkli ve takipçi olmaları gerekmektedir. Azeri kardeşlerimizin de Türk Devletlerinin Cumhurbaşkanlarına Başbakanlıklarına, elçiliklerine ve ilgili tüm kurum ve kuruluşlarına posta ve internet yoluyla mektuplar yazarak, mesajlar göndererek Türk İslam Birliği’nin önemini ifade etmeleri, bu birliğin kurulmasını ne kadar çok istediklerini açık ve samimi bir şekilde bildirmeleri bu yolda atılacak güzel birer adım olacaktır.