Osmanlı'dan Sonra Meydana Gelen "Otorite Boşluğu"
ucgen

Osmanlı'dan Sonra Meydana Gelen "Otorite Boşluğu"

1708

Osmanlı Devleti`nin ulaşmış olduğu siyasi sınırlar içerisinde bugün onlarca bağımsız devlet bulunmaktadır ve bunların her birinde Osmanlı Medeniyeti`nin izlerini taşıyan yüzlerce eser ve güçlü bir kültürel miras yer almaktadır.

Üç kıtaya yayılmış olan Osmanlı Devleti, 20. yüzyılda birtakım dış müdahalelerle siyasi olarak ortadan kaldırılmıştır. Ancak ne var ki Osmanlı`nın tarihten silinmesiyle oluşan ``otorite boşluğu``, üzerinden geçen bir asırlık zamana rağmen, henüz herhangi bir güç tarafından doldurulabilmiş değildir.

Osmanlı`nın derin izini silmek ve bu bölgede hakimiyet sağlamak için yıllar boyunca gizli, açık pek çok çetin mücadeleler verilmiştir. Ne var ki, bu coğrafyaya yabancı olan unsurların, eski Osmanlı topraklarında geçmişteki huzuru ve barışı sağlamaları, güçlü bir çekim merkezi oluşturmaları hiçbir dönem mümkün olmamıştır.

Osmanlı İmparatorluğu`nun siyaset sahnesinden silinmesiyle birlikte başlayan karmaşa ve kaos, yaklaşık bir asırdan bu yana devam etmektedir. Bu geniş coğrafyada yaşayan insanlar uzun yıllardır savaşların ve çatışmaların altında ezilmektedir. Bölge halkları iki Dünya Savaşı görmüştür. Zorluk yıllarında açlık, göç ve salgın hastalıklarla karşı karşıya kalmıştır. Bu halkların büyük çoğunluğu savaşların ardından gelen yönetimlerin baskıcı ve şiddet içeren idareleri altında ezilmişlerdir. Soğuk Savaş döneminin sona ermesiyle birlikte başlayan etnik çatışmalar ise çok daha büyük ve şiddetli acılara sebep vermiştir. 1990`ların başından itibaren Balkanlar ve Kafkasya`da başta kadınlar, çocuklar ve yaşlılar olmak üzere masum halk, savaşların ve sıcak çatışmaların baskısı altında ezilmektedir. Ortadoğu`da ise çatışmalar ve zulüm 50 yıldan fazla bir zamandır, hiç kesintiye uğramadan devam etmektedir. İşte bunun için, Osmanlı`dan sonra meydana gelen söz konusu bu ``otorite boşluğu``nu bir an önce doldurmak ve böylelikle yaşanan karmaşaya bir son vermek gerekmektedir.

Bu ``otorite boşluğu``nun doldurulmasında, Türkiye`nin öncülük görevini üstleneceği Türk-İslam Birliği`nin kurulması çok önemlidir. Ancak bu şekilde, Türk-İslam Dünyası, özlemini çektiği barış, sevgi ve kardeşlik ortamını, eskiden olduğu gibi yeniden yaşayabilecektir.

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo
İNDİRMELER