"Pullar milyonlarca yıllık evrim süreci tarafından farklı amaçlara göre verilmiş. Yılanın renkli görünmesini sağlayarak düşmanlarına zehirli olduğu uyarısını yapacak şekilde, savunma için ve karada hareket etmek için verilmiş"
Discovery Channel"ın anlattığı bu masal tamamen hayalgücüne dayanmaktadır. Bu tür masalların dikkat çekici bir yönü, hayali evrim sürecinin "milyonlarca yıl" olduğuna vurgu yapılmasıdır. Yani uzun zamanın yeni biyolojik yapılar üretebildiği telkini verilir. Oysa canlılardaki biyolojik değişim mevcut gen havuzu içinde gerçekleşir ve sürenin uzunluğu bu durumu etkilemez. Nitekim elde yüz milyonlarca yıl hiç değişmeksizin yaşamlarını sürdürüp günümüze ulaşan türlere ait fosiller bilinmektedir. Örneğin köpekbalıklarının 400 milyon yıldır değişmediği fosil kayıtlarında açıkça bellidir. Hayali evrim sürecinin canlılara biyolojik yapılar verdiğini söylemek ise daha da büyük bir masaldır. Varsayılan bu süreç, herhangi bir şuuru ve amacı olmayan doğa olaylarına ve tesadüfe dayanır. Canlılardaki biyolojik yapılar ise son derece komplekstir. Bu kompleks yapıların tesadüfen ortaya çıkma ihtimali yoktur.
Moleküler Biyolog Harry Rubin bunu şöyle itiraf eder:
"Yaşam, bakterilerde bile, tesadüfen ortaya çıkmış olamayacak kadar komplekstir"
(Harry Rubin, "Life, Even in Bacteria, Is Too Complex to Have Occurred by Chance" in Margenau and Varghese (eds,), Cosmos, Bios, Theos, sf. 203)
Rastlantıyla açıklanamayan biyolojik yapıların kökenini hayali evrim sürecine değil, bilinçli tasarıma dayandırmak tutarlıdır. Yılandaki pulların tasarım ürünü olduğunu göstermek için tankın hareket sistemini ele almak uygun olur:
Bir tankın paletlerine bakıldığında bunların art arda sıralanan tırnaklardan meydana geldiği görülür. Bu tırnakların ise dış uçlarında dikey çıkıntılar olan bir şekle sahiptirler. Bu çıkıntılar tankın hareketi sırasında yere saplanarak çekiş etkisini artırırken tankın harcadığı enerjiyi de azaltmış olur. Tank paletlerindeki tırnakların sıra sıra dizilmesi ve bunların yeri kavrayacak şekilde üretilmiş olmasında belli bir amaca yönelik bir tasarım bulunduğu açıktır.
Bir yılanın pullarında da aynı özellikler vardır. Bir yılanın karnında art arda sıralanmış ve geometrik denebilecek bir düzende yerleşik pullar bulunur. Bu pulların hemen altında bulunan kaslar, çok sayıdaki omura tutunarak çekiş gücü sağlar ve düzenli bir kasılma-gevşeme ile yılanı ileri iter. Bu hareketin düzenli yürütülmesi ancak kompleks bir sinir sisteminin kontrolüyle mümkündür. Bu pulların alttaki kaslar ve senkronize kasılmayı yöneten sinir sistemiyle birlikte, hareket oluşturacak şekilde tasarlandığı açıktır. Tank paletini gördüğümüzde bunun bilinçli tasarım ürünü olduğunu yani bir mühendis tarafından yapıldığını anlarız. Çok daha kompleks olan pul tasarımı da aynı şekilde bilinçli tasarım, yani yaratılışın ürünüdür.
Programda ortaya konan bir başka evrim masalı da 65 milyon yıl önce yaşadığı söylenen Mososaurus isimli devasa deniz sürüngeniyle ilgilidir. National Geographic TV, bu canlının yüzgeçlerindeki kemikleri göstermekte, daha sonra bunların bir zamanlar kara canlıları olduklarını, yüzgeçlerindeki kemiklerin de ayak olarak işlev gördüğü masalını anlatmaktadır. National Geographic TV, aynı iddiayı yunuslar ve balinalar hakkında da ortaya koymaktadır. Oysa bu masalı destekleyebilecek hiçbir bilimsel bulgu yoktur. National Geographic TV"nin Darwinizm"e ne denli koyu bir destek sağladığı ve bunu her zeminde popüler masallarla süslediği bilinmektedir. National Geographic TV daha önce de balinaların evrimi masalını anlatmış biz de sitemizde bu yanılgıyı cevaplamıştık. Deniz memelilerin kökeni gerçekte evrim teorisine en önemli darbelerden birini vurmaktadır. National Geographic TV"nin Mesosaurus"la ilgili masalının geçersizliği hakkında bkz.
http://www.darwinizminsonu.com/doga_tarihi_2_13.html ve http://www.harunyahya.org/Makaleler/balina_masali.htm