MİT'in yaptığı görüşmelerin istihbaratın gereği olduğu ifade edildi
ucgen

MİT'in yaptığı görüşmelerin istihbaratın gereği olduğu ifade edildi

1955
Ne demiştiNe oldu
 

16 Eylül 2011, A9 TV

ADNAN OKTAR: MİT, Milli İstihbarat Teşkilatı bir kere çok yamandır. Milliyetçi bir kuruluştur. Türkiye’nin üniter yapısını koruyup kollamada titiz olan bir yapıdır. Dolayısıyla onlarla konuşmaları olduğunu düşünsek bile bilgi amaçlıdır. Yani nedir zorları? Ne istiyorlar? Planları ne? İstihbarat amaçlıdır. Yoksa taviz amaçlı olmaz. Öyle bir şey olmaz. MİT her yere girer. Herkesle konuşur. Herkesten bilgi toplar. Amaç vatan savunmasıdır. Onun dışında bir şey olmaz.

… bilgi toplar, devlete sunar, o ayrı mesele. Ama devletin MİT’i hiçbir zaman için komünizme boyun eğmez. Anlaşma yapmaz.  Ne anlaşma yapacak? Öyle bir şey olmaz. MİT elemanları seçmecedir hepsi. Asil, necip insanlar. Hep vatansever, hep aklı başında insanlar olur. Dolayısıyla MİT’ten öyle acayip bir insan çıkmaz, gönülleri rahat olsun. İYİ NİYETLE YAPMIŞLARDIR. İSTİHBARAT AMAÇLI YAPMIŞLARDIR. Yoksa komünistlerden onlar nefret ederler. PKK’dan nefret ederler. AMA DEVLETİN MENFAATİ İÇİN SEZDİRMEDEN BİLGİ ALMAK İSTEYEBİLİRLER.


Habertürk, 17 Eylül 2011

EMEKLİ bir istihbaratçı dünkü yazım üzerine bir mail yollamış. PKK’lılarla yapılan Oslo görüşmelerinde kullanılan dille ilgili yazıma. Aktarıyorum: “Sayın Altaylı, Oslo’da devlet adına PKK temsilcileri ile görüşen birini şahsen de tanıdığım iki kişinin kullandığı dille ilgili kamuoyunda oluşan infiali izliyorum. Açıkçası bu anlamsız bir infialdir. Orada bulunan görevliler bilerek ve yaptıkları işin bir parçası olarak Öcalan’dan ‘Sayın’ ve ‘Önderlik’ diye bahsetmişlerdir. Çünkü Öcalan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin elinde hükümlü olarak bulunmaktadır ve yüzde yüz kontrol altındadır.

Kontrol altındaki bu kişinin örgüt üzerinde hâlâ gücü olması ve örgütü yönlendirme kapasitesine sahip olması Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin lehine bir durumdur. Bu yüzden de Öcalan’ın devlet tarafından kabul görmüş ve saygın bir kişilik olarak gösterilmesi, örgüt üzerindeki gücünü korumasına neden olacaktır. Bu da terörle mücadelede ve daha da önemlisi Kürt sorununun çözümünde devletin elini güçlendiren bir koz olabilecektir. Bu nedenle bu dil bilinçli olarak kullanılmış ve Öcalan’ın örgüt üyelerine ‘Önemli’ biri olarak gösterilmiş olması bir taktiktir.

Unutmayınız ki, bu dil kamuya açık olarak değil, örgüt mensupları ile yapılan gizli bir toplantıda kullanılan dildir. Bunu da dikkate almanızı öneririm.”

PAYLAŞ
logo
logo
logo
logo
logo